‘’Rekabet yarayacak‘’
Sezon başlarında ilk maçlarda sahaya çıkan ilk 11’ler, asla ve asla bir takımın ideal kadroları olmaz. Mutlaka en az 1-2 oyuncu hatta fazlası değişir. Ancak Trabzonspor transfer döneminin bitmesi ile beraber bu konunun istisnası oldu. Sezonu erken açan ve resmi maçlarını genelde aynı 11’le oynayan Bordo-Mavililer için John Obi Mikel’in kötü başlangıcı haricinde işler yolunda. Soru işareti tek nokta Daniel Sturridge’in ne zaman hazır hale geleceği ve Ünal Karaman’ın, onu nerede değerlendireceği olabilir. Ancak bana göre çabuk oyuncuları en önde oynayacak pivot bir santrforla oynatmak bazı özel durumlar haricinde en doğrusu.
Rotasyon şart...
Yani Caleb Ekuban, Abdülkadir Ömür, Anthony Nwakaeme ve Sturridge arasında büyük bir rekabet olacak. Eğer performanslar yüksek olursa çift santrforlu bir opsiyonda Sturridge’yi kullanmak da Ünal Karaman için bir seçenek. Bu rekabetin kazananı elbette Trabzonspor olacak. Ancak lig ve Avrupa beraber gidecekse Obi Mikel’i, Advijaj’i, Doğan Can’ı, Fernandes’i ve Campi’yi de bu forma rekabetine sokmak şart.
‘’Kalecilerin gecesi‘’
Fenerbahçe’nın hızlı başlangıcının sihirli oyuncuları Emre, Kruse ve Tolga’ydı. Hem topa sahip olan hem de dikine oyun için çabuk düşünen Fenerbahçeli oyuncular 15 dakikada 2 kez Uğurcan ile baş başa kaldılar. Golü ise ilk haftaların suskunları Rodriques-Kruse işbirliği ile buldular. Bu golle kendine gelen Trabzonspor şoku çabuk atlattı. Topu Sörloth ile yerden buluşturmayı başardığı bir atağın sonunu Ekuban’ın kafası ile getirirken hem skor hem de topa sahip olma konusunda dengeyi sağlamıştı. Fenerbahçe’nin pozisyon sayısının fazlalığına rağmen ilk yarıda iki taraf da öne geçebilirdi. Fenerbahçe forvetleri ile Uğurcan’ın düellosu devre başında da devam etti. Muriç ve Kruse kaleciye, Rodriques direğe takıldı. Trabzonspor bu ataklara zaman zaman karşılık verdi ancak Avrupa kupası yorgunluğu su yüzüne çıktı. Yine de Nwakaeme ve Sosa ile fırsat bulmayı başardılar. Fakat onların karşısında da Altay vardı.
Gecenin sorusu
Beraberlik kim için kazanç? Kadrosu kısıtlı Trabzonspor’un 2 gün önce neredeyse aynı kadro ile Avrupa kupası maçı oynadığı ve verdiği pozisyon sayısı düşünüldüğünde gecenin kazananı Trabzon oldu.
Maçın starı
Trabzonspor altyapısının Türk futboluna hediyesi Uğurcan sayesinde milli takım 10 sene kaleci sorunu yaşamaz. Harika refleksler, doğru yer tutma ve soğukkanlı duruşu ile maçın yıldızı, puanın kahramanıydı.
Maçın olayı
Fenerbahçe forvet hattının bitiricilik konusundaki sıkıntısı bol pozisyona rağmen kaçan 2 puanın en önemli sebebiydi.
Kısa mesaj
Altay, Fenerbahçe kalesine gittikçe daha fazla ısınıyor. Özellikle karşı karşıyalardaki başarısı ve uzun süre top gelmediği anlarda oyunda konsantre kalabilmesi dikkat çekiciydi.
‘’Beraberliğe razı oldular‘’
Topun rakibinde kalmasına tahammülü olmayan görüntüsü ile rakibine 3 pas yaptırmayan Beşiktaş işin hücum kısmında ise katı savunma yapan rakibine karşı anahtar oyuncu bulmakta zorlandı. Kapanan takımlara karşı en önemli detaylardan biri oyunu kenarlardan oynamaktır. Ancak Beşiktaş’ın kolu kanadı kırıktı. Kapalı savunmanın arasında kaybolan Ljajic ve 1-2 pozisyonu harcayan Güven silik kalınca iş çıkmaza girdi. Karius’u hiç zorlamayan Rize ise Beşiktaş’ın attığı kornerden yakaladığı fırsatı dikine oynadığı 3. pasın sonunda Oğulcan’ın ekstra kaliteli vuruşu ile taçlandırdı. 2. yarı Avcı’nın Douglas-N’Koudou ikilisini sürmesi ile Beşiktaş’ın kurduğu baskıyla başladı. İlk yarı işlemeyen kanatlar N’Koudou’nun adam eksiltmeleri ve Douglas’ın dikine oynama ısrarı ile Beşiktaş beraberliği Caner’in ortasında Vida ile buldu. Yüksek tempolu oyunda yorulan Beşiktaş, Rizespor’un disiplinli savunmasını geçme şansı bulamayarak beraberliğe razı oldu.
Gecenin sorusu
Beşiktaş’ta ne değişir ? Özellikle N’Koudou ve Douglas performanslarından sonra Abdullah Avcı, Lens ve Boyd üzerinden kanatlarda değişikliğe gidecektir.
Maçın starı
Sezona Beşiktaş adına en iyi başlayan oyuncuların başında Caner geliyor. Dün akşamda Beşiktaş’ın attığı golde orta kalitesi ile dikkat çekti. Bunun dışında mücadelesi ve pas kalitesi ile öne çıktı.
Maçın olayı
Sanırım Abdullah Avcı, Lens’i kazanabilmek adına bir süre daha bu oyuncuda ısrar edecek. Yoksa oyuna hiçbir katkı yapamayan Lens’i bu kadar oyunda tutmanın başka bir izahı olamaz.
Kısa Mesaj
Rizespor’un maç boyunca yaptığı savunma, yardımlaşma ve oyun disiplinindeki ciddiyeti takdiri haketti.
‘’Biçilmiş kaftan‘’
Fenerbahçe, Mevlüt Erdinç hamlesi ile 2 açıdan önemli bir iş yapmış oldu. İlki, Vedat Muriç’in yokluğunda direkt olarak oynatabileceği, yaşı ve tecrübesi itibariyle bir santrfor için en güzel dönemini yaşayan bir oyuncu aldı. Son sezonunu iyi geçirmiş olması Mevlüt Erdinç için doğru hamle dedirtiyor. İkincisi ise Rodriques ve Kruse’nin alınan galibiyetlere rağmen sezona kötü başlamış olmaları, Mevlüt Erdinç transferiyle bu pozisyonlarda kullanabileceği bir alternatif ile rekabeti artırabileceği anlamına geliyor.
Zirve yolunda avantaj
Zaman zaman çift forveti denemek adına Mevlüt’ün tamamlayıcı ve bitiricilik özellikleri de çok uygun. Son olarak Ersun Yanal’ın son şampiyonluğunda elindeki tüm forvet oyuncularından hamle ya da 11’de farketmeksizin en yüksek performansı aldığı düşünüldüğünde Mevlüt Erdinç transferi Fenerbahçe için biçilmiş kaftan. Şampiyonluk adayı her takım için forvet performansları bu kadar belirleyici iken son sezonun en başarılı forvetlerinden 2’sini takıma katmış olmak zirve yolunda Fenerbahçe’ye avantaj sağlayacaktır.
‘’İkinci yarı görüntü değişti‘’
Küçük bir rotasyonu tercih etti Ünal Karaman. Stoper tandemi ve Obi Mikel’i sürdü sahaya. Ancak kontrollü oyunu çok da beceremeyen Trabzonspor’da bu rotasyonun kahramanları Fernandes ve Obi Mikel yaptıkları bireysel hatalarla dengede giden pozisyonsuz oyunu takımları için adeta kâbusa çevirdiler. 2-0’lık skor telaş ve stresi arttırınca ilk yarının sonunda fırsatları yakalayan ve neyseki faydalanamayan AEK oldu. Bu oyunun yanlışlığından daha ilk yarı bitmeden rahatsız olan Ünal Karaman, Sörloth-Obi Mikel değişikliği ile 2. yarıya başka bir görüntü ile dönmesini sağladı Trabzonspor’un. Yusuf Sarı ve Nwakaeme pozisyonları ile hücum etmeye başladık ancak gol gelmedi. Gol gelmedikçe de tedirginlik kendini gösterdi. Yine de topu daha fazla ayağımızda tutmamız ve Nwakaeme’nin sazı eline almasıyla topun peşinde ilk yarıya göre daha çok koşmaya başlayan AEK’nın pozisyon bulmasını önledi.
Gecenin sorusu
Ünal Karaman’ın rotasyonu doğru muydu? Kadronun olması sebebiyle geniş bir rotasyon tercih etmedi. Oynattığı oyuncuların ilk yarı performansına çabuk müdahale etti. Çok sert bir eleştiriyi hak etmedi.
Maçın starı
İki tane çok kaliteli sol bek izledik. Hem Novak hem de maç boyunca sağ kanadımızı zorlayan Lopez maçın iyileriydi. Ancak 2. yarıdaki Nwakaeme performansı da dikkat çekiciydi.
Maçın olayı
Obi Mikel takıma katıldığı zaman tecrübesi ve kalitesi ile çok önemli bir hamle gibiydi. Fakat aldığı her dakikayı kötü değerlendirmeye devam ediyor.
Kısa mesaj
Fenerbahçe maçı için Abdülkadir Ömür’ün sakatlığı ne durumda bilemiyorum ama aynı kadro hem yorgunluk hem de rakibi ile mücadele edecek Trabzonspor’un işi hiç kolay değil.
‘’Kadıköy'ü düşünmek gerek‘’
Trabzonspor, Yeni Malatyaspor karşısında Fenerbahçe maçı öncesi alınabilecek en iyi skoru aldı. Oyuncuların kısıtlı kadroya rağmen devamlılıkları ve özverileri ile gösterdikleri performans etkileyiciydi. Ünal Karaman’ın yaptığı rotasyonlar karşılığını buldu. AEK maçında da alınan galibiyet rövanş öncesi Ünal Karaman için gönül rahatlığı ile bazı özel oyuncuları dinlendirebilmek için fırsat olacak.
Oyun kalitesini etkiler
Özellikle Pereira, Novak, Sosa, Nwakaeme ve Ekuban gibi oyuncuların Fenerbahçe maçında tam kapasite sahada olabilmeleri için bugün dinlenmeleri şart. Zaten bu oyuncuları oynatmak oyun kalitesini de olumsuz etkileyebilir. Fenerbahçe karşılaşmasını düşünerek sahaya çıkacak kontrollü ve temposuz oynayan yıldız oyuncularla oynamaktansa, forma rekabeti için fırsat kollayan, tempolu, agresif alternatifler ile rövanşa çıkmak daha mantıklı.
Trabzon deplasmanları sever
Diğer taraftan Fenerbahçe aldığı galibiyetlerle sahasında seyircisinin de etkisiyle Trabzonspor’u baskı altına almak isteyecektir. Ünal Karaman’ın Trabzonspor’u ise böyle deplasman maçları için oyuncu özelliklerine bakıldığında çok etkilenecek bir takım değil. Abdülkadir Ömür, Nwakaeme’nin adam eksiltme özelliklerini kullanabileceği boş alanlar, Sörloth’un uyum sorunu yaşamadan adaptasyonu, Sosa’nın takımını sahiplenerek oynayışı, özellikle Novak’ın hücum katkısı ve Uğurcan’ın yükselen formu ile deplasmanları çok seven bir takım görüntüsündeler.
3 puandan daha fazlası
Eğer AEK maçında yapılan rotasyon sayesinde Fenerbahçe maçına dinlenmiş bir şekilde çıkabilirlerse alınacak hiçbir skor sürpriz olmaz. Tabi Ünal Karaman’ın Avrupa Kupası’nın telafisi olmayışının da etkisi ile rotasyon yapmaması ihtimali de yok değil. İşte bu hamle bütün bu hikayeyi değiştirebilir. ‘Lig uzun, Avrupa önemli’ derse bu düşünceye de saygı duymak gerek. Ancak Fenerbahçe maçlarının Trabzonspor için ne anlama geldiğini de Ünal hocadan daha iyi kimse bilemez. Trabzon şehri için bu maçlar 3 puandan çok daha fazlası demektir.
‘’Yanal'ın hamleleri galibiyeti getirdi‘’
Önce Vedat Muriç’le direğe takılan Fenerbahçe, Deniz Türüç’ün direğe nişanladığı pozisyona hayıflanırken, Mert Günok ligimizde nadir gördüğümüz bir kaleci asisti ile Crivelli için belki de sezonun en güzel gollerinden birini atma fırsatını yaratmıştı. Fenerbahçe ilk yarıyı en az Başakşehir kadar iyi oynamasına rağmen skora ortak olamadı. 2. yarı hücuma çok oyuncuyla çıkmaya çalışan Sarı-Lacivertliler pozisyon üretmekte zorlanırken, Başakşehir pozisyonları cömertçe harcadı. Üretkenlikten uzak Rodrigues, Deniz Türüç ve Kruse sahne alamadı ama Tolga’nın ortasında sahneye çıkan Vedat Muriç ilk yarıda kaçırdığından daha zor pozisyonu gol yaptı. Sonrasında Ersun Yanal dokunuşları hissedildi. Oyuna giren Ferdi harika bir asistle pes etmeyen Fenerbahçe’ye galibiyeti getiren golü Dirar’a attırdı.
Gecenin sorusu
Galibiyetin öne çıkanları kimlerdi? Öncelikle kurtarışlarıyla Altay, Emre Belözoğlu, uzun zaman sonra oynayan Tolga, pozisyonunda oynamamasına rağmen iyi niyetiyle işini yapan Dirar, Vedat Muriç ve Ersun Yanal’dı.
Maçın starı
Pozisyonu olmayan oyunculardan aldığı performans, yaptığı oyuncu değişiklikleri ve pes etmeyen bir takım görüntüsünü sahaya yansıtmayı başardığı için maçın yıldızı bana göre Ersun Yanal oldu.
Maçın olayı
Süper Lig’in tartışmasız pas kalitesi en yüksek kalecisi Mert Günok’un yaptığı asist gecenin olayıydı. Bu konuda kendisini geliştirmiş olmasının karşılığını bu sezon birkaç asist daha yaparak alabilir.
Kısa mesaj
Altay bu performansı ile formayı Harun’a kolay kolay vermez.
‘’Pas trafiği ve coşku‘’
Devrenin sonunda Güven’le golü bulmasına rağmen çok sancılı geçti maçın ilk yarısı Beşiktaş için. Önce oynanmaya çalışan pas oyununun savunma arasına girip yöneten futbolcusu asla Medel değil. Topu atınca ya geri atan ya da pas hatası yapan iki kanat oyuncusu seyredenlere neredeyse jübile tarihini netleştirecek Quaresma’yı arattırdı. Güven ilk haftaya göre daha hareketli, Oğuzhan geri dönmeye çalışan arada sırada kaliteli işler yapsa da genelde oyundan kopuk. Uzaktan atılan şutlar haricinde pozisyon yok. Göztepe zorlayamayınca da oynanan kötü oyuna rağmen alınan skor. Ve bu skor adeta Beşiktaş takımının üstündeki baskıyı atmasını sağladı. 2. yarının başlaması ile kademe kademe arttı pas trafiği ve coşku. Caner’in orta yaparken attığı gol ile de tavan yaptı. Göztepe’nin gardını tamamen düşüren Ljajiç oldu. Ve Beşiktaş sıkıntılı geçen ilk yarıya rağmen çok net bir galibiyet alarak ilk hafta hayal kırıklığının üstünü çizmiş oldu.
Gecenin sorusu
Beşiktaş’ın ideal kadrosu sahada mıydı? Beşiktaş için ideal kadro bu 11’e en az 3 ya da 4 oyuncu eklendiğinde ortaya çıkacaktır.
Maçın starı
Caner pozisyon kısırlığı yaşanan maçta önce topu adeta Güven’e çarptırarak kilidi açtı. Sonrasında ise yaptığı orta değerini golle buldu ve Caner maçın yıldızı oldu.
Maçın olayı
Victor Ruiz sanki geçen sezon da Beşiktaş’ta oynamış gibi. Son derece rahat ve soğukkanlı. Müdahaleleri yerinde, gösterişsiz ama çok faydalı oynadı.
Kısa mesaj
Göztepe hücum hattı çok özel oyunculardan oluşmasına rağmen hiç pozisyona girememesi dikkat çekiciydi.