Arama

Popüler aramalar

‘’Nice mutlu yıllara!‘’

Bir hüzzam makamıyla süslü yılı daha geride bıraktık, gönül penceresi Galatasaray istikametinde bakanlarla bir arada! Fatih Terim’in yuvasına dönüşüyle, ışıltılı gelecekle ilgili umutlar pekişti tabii. Nice mutlu yıllara inşallah... Hele hele Sinyor’un; disiplin suçu işlemedikleri sürece, futbolcuların performans nedeniyle kadro dışı bırakılmaması gereğini yönetime iletmesi, kulüp menfaatleri adına olmazsa olmaz bir gereklilikti. Florya’da sotaya yatmış menacerlere de, ‘dur’ işareti!

Terim’le piyasa hareketlendi

Öyle ya Terim’in komutayı ele alması ve araya devre arasının girmesi, kaypak transfer piyasasını hareketlendirdi. Hele hele futbolcu bezirganlarının ağızlarını bir sulandırdı, bir sulandırdı ki, aman da aman! Terim ‘eldeki mevcut sütten ne çıkarabilir, kulübümü fuzuli masraftan nasıl kurtarabilirim’ diye düşünüp, tüm futbolcuları kazanma yolunda araştırma yaparken, bu suni piyasa oluşumu neden? Terim Çalhanoğlu’nu getirecek, Cengiz’i yıldız edecek. Başka? Hakan kesin kampa yetiştirilecek! Kaan Ayhan Aslan’a yakın. Sonra Asamoah zaten hep 1 numara ama Aziz Behich, Santon, Filipe Luis de, gündemde. Henüz 36 yaşındaki Evra yedekte! Carole dönmek üzere. Carrasso listenin başında! Vagner Love Terim’in gözünde. Başka? İmparatorun gözü, deplasman fetihlerinde...

Sokağa atılacak para yok

Nigel de Jong affediliyor, zaten hangi nedenle hapsedilmişti? Bilinmiyor! Donk var Latovleci var. Linnes sağda solda var! Bu arkadaşlar tabii, Antalya kampında da, var. Ve bu yapının üzerine bina edilmeye çalışılan, yukarıda sözünü ettiğim 11 aday var. E bir de oynayanlar var! Milyonlarca euro armağan edilip, yedek kulübesine dahi uğramayalar var. Kendilerini uçuk sözleşmelerle garantiye almış tabii senatörleri var. Var oğlu var! Ama şimdi, Fatih Terim var. İmparator’un Florya’da çadır kurmuş mekancılar ve ayakçılarının mandepsi girişimlerine, gelmeyeceğinden eminim. Galatasaray’ın sokağa atılacak fuzuli parasının kalmadığından da, yıllardır emindim. Riva ve Florya hatta Ada’nın bile...

Gelecek için umutlandırdı

Uzun sözün kısası, leşçiler artık başka kapıya marş marş. İmparatorun ve ekibinin dönüşü en fazla, maddi manevi kulüp sağlıklı geleceği için umutlandırdı beni. Galatasaray’a ne kaptırdın? Kilosu kadar milyonluk Euro kaptın! Devri sonuna, Fatih Terim armadasıyla gelinmiştir... İlan ediyorum! Kulüp parasıyla altın vites kolu kaplama, rezidanslarda popçu & topçularla hoplama yıllarına, artık başka kapılarda e mi?

02 Ocak 2018, Salı 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Şenpiliç & Yarka‘’

Pınar Karşıyaka basketbol dünyamızda kazandığı kupalar, başarılar ve engin basketbol kültürüyle, ‘yarka’ konumunda. Ya Sakarya ? Henüz bu sezon katıldığı elit ligde, disiplin ve direnciyle harbiden ‘şenpiliç’ statüsünde ! Sezon başından itibaren, ne yapacakları merakla beklenen, hatta zaman zaman dudak bükülen Selçuk Ernak’ın şenpiliçleri kazandıkları 8 galibiyetle, ligin tadı ve enfes lezzeti oldu.

Allen ve Banıc takviyesiyle güç kazanan, Beşiktaş’ı yenen Karşıyaka, Sakarya deplasmanına iddialı geldi. Geldi de umduğuyla değil, bulduğuyla yetindi! Deneyimli yarka karşısında baştan sona hakimiyeti ele alan şenpiliçler ; horoz Fall’ın ürettiği 25 sayı ve yüksek ivmesine uyum sağlayan civ civ statüsünden henüz çıkmış gençlerle zafere kanatlandı gitti 90-78

Jones - Haris - Metecan - Boothe - Fall beşlisiyle başlayan Ernak oyun gustosuna gerektikçe kattığı Mehmet - Jankovic - Ersin Dağlı - Can gibi taze canlarla bana gemi kaptanları işlevini anımsattı. Hani derler ya ‘kaptanın kaptanlığı fırtınada belli olur’ işte zaman zaman beliren Pınar Karşıyaka direniş ve tehlike anlarından, teknesini akılcı hamlelerle selamete taşıdı ve hedefe vardı.
Karşıyaka son periyotta maça tam ortak olmak üzereyken, Nenad Markovic öyle bir teknik faul aldıki, bu hale gemiyi göz göre göre karaya oturtmak denmez de, ne denir ki? Şenpiliçlerle aradaki farkı 5 sayıya kadar indiren ve müthiş direnç örnekleyen yarka, kaptanın bir gereksiz gerginliği sonucu müsabakayı orada bitirdi ! Hakemlerin iyi niyetli ve doğru yönettiği oyunda, başka da dikkat çeken bir vaka da, yoktu zaten.

Selçuk Ernak, cast ekibi, sporcuları ; Sakaryalı basketbolseverler ve maddi manevi özveri içindeki yöneticilerine, şahane bir yeni yıl hediyesiyle galibiyeti armağan etti...
Sağlık, mutluluk, başarılarla yeni yıllara, nice güzelliklere inşallah...

30 Aralık 2017, Cumartesi 23:00
YAZININ DEVAMI

‘’Gol düellosu Osmanlı'nın‘’

Osmanlıspor 14, Akhisarspor 19 puanıyla; futbolumuza musallat tıbbi adı, “Hipogonodizm” halk arasındaki tanımıyla da testosteron tehlikesiyle karşı karşıya.

Testosteron azalınca ne oluyor ? Puan arzusunda kifayetsizlik, isteksizlik. Kas gücü ve kütlesi kaybı. Konsantrasyon zafiyeti, kolay sinirlenme, yerleşik depresyon gibi futbol performansını olumsuz etkileyen ne varsa sinsi sinsi beliriyor! Göz göre göre bitiş yani .

Eksikleri olduğu terennüm edilen fakat sahada 11’er kişi olarak mücadele eden (Ömer’in ihracı 63’te oldu ve Tele Mobilya 10 kişi kaldı” 2 ekip bol gollü, hatalarla dolu bir 90 dakika sundu. Direklerden dönen 4-5 topta çabası ! 27’de Musa 1-0’ı penaltıyla sağladı. 36’da Soner, Olcan emeğiyle pozisyona girdi ve ilk devreyi 1-1’e bağladı. Stoperler dalgınlığında ceza kesen Aminu 2-1. Anıl’ın el bahtsızlığından doğan penaltıda yine Soner 2-2’yi sağladı. Ömer iki sarıdan bir kırmızıya kurban olurken 68’de yine Aminu direkten dönen topta işi 3-2’ye bağladı. 79’da Muğdat ve Numan arasındaki testosteron yoğunluğu kaynaklı bunalım fazla uzamadı, insülin direnci tetiklenmeden önlendi yani ! Osmanlı 17 olurken Akhisar 19’da kaldı ve lig molası zamanı geldi. Yukarıda kısaca söz ettiğim sorunlar konusunda şifaya kavuşabilmek için, performans arızası yaşayan kulüplerimizin, teknik direktörlerde kabahat aramaması ; mutlaka üroandroloji uzmanına görünmesi şart. Mutlak tedavi de şart ! Osmanlıspor 3-2 Tele Mobilya Akhisar...

26 Aralık 2017, Salı 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Galatasaray klasiği‘’

Kim ne derse desin, düşünürse düşünsün! Fatih Terim, ulusal ve uluslararası futbol repertuarının, eşsiz Galatasaray klasiğidir . Grande üstat, Sarı Kırmızılı atkısıyla ASY Arena’da sahne aldığı anda; sevenleri ustayı büyük sevgi ve hasretle bağrına bastı. Göztepe’nin savunma ve hücum aksiyonlarını mükemmel uygulamasını sağlayan fizik kalitesi, futbol değerleri ve Tamer Tuna başarısı da, ortada değil mi zaten? Bu halde konuğun 8’de kazandığı penaltı ve 9’da Jahovic’le gelen golü dahi, Aslanlar’ın saha ve tribün duruşunu, bozamadı. Çünkü yeni yılda sistemin başında başarıları ve kupalarıyla maruf, engin deneyimli güvenilir yapı, elde de yetenekli sporcular vardı.

Herkesi üzdü

Gomis önce çok değerli ve düzgün hüman, üstelik yeteneklerini de zerre esirgemeyen, egodan uzak bir güzel adam. Rodrigues’le dar alanda yine muhteşem işler yaptılar ve 19’da 1-1’i buldular. Rodrigues’in sakatlanıp çıkması sağlığı adına herkesi üzdü. Yasin’in buz gibi kendini içeri atmasına rağmen örneklediği performans, özveri de kederi hafifletti. Ya 53’te attığı gol, tribünleri bayram yerine çevirdi! Maicon son birkaç 90 dakikanın hüzzam makamında kalanıydı. Penaltıya neden olduğunda da, sanırım Şopen’in funeral mar∫ını dinlemeyi arzuladı. Oysa artık idarenin ba∫ında neleri, kimleri ve türlü problem makinalarını kazanan bir usta vardı.

Samba güzelliği...

Semeresi de yine Gomis kaynaklı bir serbest vuru∫la alındı. 70’te Maicon topu zaviyeye bir attı, samba güzelliğine, harbiden lambada estetiği kattı! 3-1. Güzel ve şık bir futbol gustosu inşallah olacak Galatasaraylı, güveniniz yeter üstada...

25 Aralık 2017, Pazartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Elektro şok!‘’

Galatasaray baştan sona önde götürdüğü ve nasılsa kazanırız temposunda sürdürdüğü oyunda, mükemmel coaching ustalığına kurban olup, son anda öyle bir tepe takla gitti ki... Aman da aman, yoksa ‘elektro şok’ dedikleri acaba bu mu yani? Selçuk Ernak ve gencecik sporcularının, oyun disiplini ve kazanma arzularına ‘helal olsun’ demekten kendimi alamıyorum.

İlk yarıda Ernak’ın kurduğu tuzağı ben sezdim fakat Galatasaray cenahı nasıl çözemedi hayret ettim! Preldzic ve Ege’nin çoşkulu oyunlarına izin veren Sakarya BB koçu, bir ara farkın ev sahibi adına 14-15 sayılara varmasına rağmen, kendi oyun planından asla vaz geçmedi ve son topta öne, bir geçti pir geçti! Ve final sahnesinde Gladyatör Metecan ile Spartaküs Fall sahnede ve şahaneydi...

Uzun oyuncu problemi yaşadığından ve kenarda kurgulanan setlerin, başarıyla parkede uygulanıp bol şut pozisyonu üretilmesine rağmen, sayıya çevrilememesinden şikayetçi oldu Erman Kunter. Acil oyuncu transferinin çare olabileceğinden söz etti. Bu arada Sarı-Kırmızılı ekibi son anda geçen misafir kadronun ekonomik değeriyle, Galatasaray basketbolcuları arasındaki tantanalı farkı acaba aklına getirdi mi ?

Jones sayılarını 20’ye bağladı ve performansıyla yine alkış aldı. Metecan bilindik performansıyla oyunu canlandırıp, rakip direncini cansız bırakmakta pek usta maşallah. Fall ve Haris 10’ar sayıyla büyük sevince katkı yaparken, Nathan, Can, Jankovic ve Mehmet kritik sayıları Tufan ve Ersin’de bu haftaya mahsus dualarıyla, mutlu sonu sağladı 75-77’lik skorla Yeşil Siyahlı armada bir zorlu deplasmanı daha aştı.

Kutluyorum...

24 Aralık 2017, Pazar 00:50
YAZININ DEVAMI

‘’Beni bırakmayın!‘’

Dursun Özbek’in 53 dakika konuşup, Galatasaray’ın aciliyetleriyle ilgili tek kelime etmediği seslenişinden, ortaya çıkan net sonuç şu: ‘Beni bırakmayın!’

Galatasaray Başkanı mevcut siyaset fotoğrafı benzeri vaatlerde bulundu ve çözümün yegane adresi olarak, yine kendi profilini işaret etti!

Mevcut malın mülkün paklanması, kasanın deli transferlerle boşalması! Henüz devre arası gelmeden beklentilerin patlaması, Özbek’in 3 yıl daha şans istemesini sağladı.
Gelecek 3 yıllık program, geçmiş 2 buçuk yıl hüsranlarının teminatıdır!

Başarısızlığı ört bas etmenin ve koltukta kalmanın yolları tüm projelerine vakıf profil, 5 yıl sürecek başarısızlıklarda kayyum yolu tehlikesine de işaret etti ve ‘birlik olalım’ dedi.
Galatasaray kongre profili, yine trans halinde uyur gezer halde seçim sandığına gidip felakete gidişe ‘devam’ mı diyecek! Yoksa umuda doğru bir aydınlık rota mı çizecek?

Bakacağız!

19 Aralık 2017, Salı 19:00
YAZININ DEVAMI

‘’Gerekeni yaparız!‘’

Biliyoruz Tudor 2 maçı alırsa, transferde gerekeni yaparsınız da! Gol atma konusunda, neredeyse alzheimerden farksız her rakip, Galatasaray’a bir devrede 2 gol atarsa ne yaparsınız? Kronik gol kısırlığı çekenleri tedavi uzmanı klinik misiniz, nesiniz arkadaş? Deplasmanda kazanamama konusunda akut sorun yaşayan Galatasaray, sevenlerini Malatya’da da menhus hastalığıyla yine ince hastalık etti.

Aman, aman!

İki yan top ve ağlarda 2 gol! Tudor ‘civciv çıkacak, kuş çıkacak’ savunma sistemi aklıyla, Malatya’ya 2 civciv çıkarttırdı ve Gomis’in de berhava olmasını sağladı! İlk devrede Gomis’i görebilen, bir pas atan var mıydı? Aynı paraleldeki Zihni Sinir İgorland uygulamaları mucibince, orta saha oralarda bir yerlerde dursun da; Denayer, Maicon ve Ahmet Çalık gibi savunmacıların aklı kuş gibi uçsun! Henüz 8 ve 9’da Denayer’le ekürisi Maicon az baskıya maruz kalınca öyle şeyler yaptı ki aman da aman!

Savunmada kafa yok

Afyon yutmuştan az hallice konuk önce Cissokho’dan kroşe, Pereira’dan kafa yedi 38’de 1-0. Sonra Boutaib 40’ta, Sadık 42’de atamadı ama 43’te yine Boutaib duran ve sadece bakan Galatasaray savunma demeti içinden kafayı çaktı 2-0 oldu. Kaç kere yazdım, bu savunmada kafa yok diye! İkinci yarı ev sahibi gol atamadı ama geçmiş müsabakalarda yaşadığı gibi; iyi oynadığı halde hüzzam makamında kalma faslından, 74’te Ndiaye’nin golüne rağmen kurtulmayı başardı. Finalde Tophane kavgası taktiği denemesi de yaramadı Galatasaray’a ve 2-1... Aslanlara ayaz gece, Malatya’nın hak ettiği mutluluğuyla bitti.

18 Aralık 2017, Pazartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Enteresan düdükler !‘’

Anadolu Efes - Sakarya BB müsabakasında öylesi enteresan düdükler çalındı ki mantık kriterlerine sığmadı, basketbol aklı almadı! Yeşil Siyahlı ekibin her hamlesine faul çalan, hatta bir ara salonda hasbel kader uçan eşek arısı yüzünden, Efes lehine teknik faul dahi üreten düdükler, konuğun erdem kokulu emeklerini yerle bir etti! Oysa hakem biraderlerin “ŞAZEM” diyerek, Efes’i korumasına aldığı ana kadar, Sakaryalılar 27-29 öndeydi!

Efes’in 83 sayısından 29’unu faul çizgisinden ürettiğini söylersem, sahada ne işlerin döndüğünü bırakın basketbol bilenleri, ‘eşek’ olsa çözer! Ahmet Ersan Ergüler-Fatih Arslanoğlu-Serhat Büker’den müteşekkil düdükleri, Hüsamettin Topuzoğlu üstadımız çözememiş... Hatta Takuyiddin ve Biruni gibi alimler, bu tür astrolojik çarpıklığa şahit olmadıkları için yattıkları yerden, yüce yaradanımıza dua etmiştir!

Perasovic ''Son çeyrek performansımızla maçı aldık'' demiş. Hayır draga coach, bu maçı hakemlerinizin üstün(!) performansıyla henüz ilk yarıda aldınız. Stimac ve Dunston ve topları patlayana kadar Adams, çok iyiydi fakat ana meseleyi 5+trio zaten halletti! Adams’ın dingil kırığı şüphesiyle korkulan fakat acil teşaşür ve buza yatırılıp giderilen hasarı ve düdük ishali dışında bir kaza da, yaşanmadı zaten.

Netice... Anadolu Efes her basketbolseverin sevdiği, saydığı ve gönlünde barındırdığı, bir gerçek efsanedir. Bu tür lüzumsuz hakem yandaşlık ve kıyakları sadece abesle iştigaldir nokta.

12 Aralık 2017, Salı 17:07
YAZININ DEVAMI