‘’Aslan'ın işi zor‘’
Elmas’ın yaşadığım "En travmatik 10 dakikaydı" söylemi içimi acıttı. Acıttı da hâl ve gidiş; travmatik 90 dakikaların da, peş peşe yaşanacağının işareti! Kasımpaşa yenilgisi ardından, 3 maçlık kritik periyodun birincisi Trabzonspor. Sonra Alanyaspor ve ardından Kayserispor! İmparator döneminde de, aynı 3’lük seride topu topu 1 puan alan Galatasaray, şu an sadece Terim maskeleri eşliğinde, acaba ne yapar?
Akut defans defoları
Fırtına’nın aklıma gelenleri ön bölgede Nwakaeme, Visca, Cornelius gibi enteresan futbolcular. Ya Aslan şaft balansı bozuk, istavroz bilyası dağılmış kamyondan beter savunmasıyla, gole yakın starlara karşı Çipe’yi ve kalesini koruyabilir mi? Zor! Galatasaray akut defans defolarını gidermekte müthiş sıkıntı yaşıyor. Av ustası Avcı kullanacağı hücum formatına Bakasetas’ı da katarak; ziyadesiyle şans bulur mu diye bekleniyor.
Torrent ne katabilir?
Torrent Galatasaray’ın hızlı ama aynı hızla pozisyonları ziyan etmekte mahir, pas özürlü hücum hattına ne katabilir? Travmatik 90 dakikada Trabzonspor’un savunmadaki eksik oyuncuları ve monte edilenlerin zafiyetleri; Torrent adına sayı bulabilir umudu baki. Baki ama Galatasaray’ın averaj ve puan bakiyesiyle; konsantrasyon ve fizik güç değerleri de feci! Travmatik 90 dakikalar; kimilerine yine maskeleri yırttırıp, kimininkinin de düşürecek gibi gözüküyor sanki! Bu oyunda galiba lider Trabzonspor favori. Sezon başından itibaren izlenen performans değerleri ve kurgu aklından belli.
‘’Aslan'ın işi zor‘’
Elmas’ın yaşadığım "En travmatik 10 dakikaydı" söylemi içimi acıttı. Acıttı da hâl ve gidiş; travmatik 90 dakikaların da, peş peşe yaşanacağının işareti! Kasımpaşa yenilgisi ardından, 3 maçlık kritik periyodun birincisi Trabzonspor. Sonra Alanyaspor ve ardından Kayserispor! İmparator döneminde de, aynı 3’lük seride topu topu 1 puan alan Galatasaray, şu an sadece Terim maskeleri eşliğinde, acaba ne yapar?
Akut defans defoları
Fırtına’nın aklıma gelenleri ön bölgede Nwakaeme, Visca, Cornelius gibi enteresan futbolcular. Ya Aslan şaft balansı bozuk, istavroz bilyası dağılmış kamyondan beter savunmasıyla, gole yakın starlara karşı Çipe’yi ve kalesini koruyabilir mi? Zor! Galatasaray akut defans defolarını gidermekte müthiş sıkıntı yaşıyor. Av ustası Avcı kullanacağı hücum formatına Bakasetas’ı da katarak; ziyadesiyle şans bulur mu diye bekleniyor.
Torrent ne katabilir?
Torrent Galatasaray’ın hızlı ama aynı hızla pozisyonları ziyan etmekte mahir, pas özürlü hücum hattına ne katabilir? Travmatik 90 dakikada Trabzonspor’un savunmadaki eksik oyuncuları ve monte edilenlerin zafiyetleri; Torrent adına sayı bulabilir umudu baki. Baki ama Galatasaray’ın averaj ve puan bakiyesiyle; konsantrasyon ve fizik güç değerleri de feci! Travmatik 90 dakikalar; kimilerine yine maskeleri yırttırıp, kimininkinin de düşürecek gibi gözüküyor sanki! Bu oyunda galiba lider Trabzonspor favori. Sezon başından itibaren izlenen performans değerleri ve kurgu aklından belli.
‘’Ligin dibine doğru‘’
Bonservisleri için talep edileceği iddia edilen döviz cinsi rakamların; KDV'si dahi etmeyecek adamlarla lig sahnesine çıkmak zorunda kalan, İspanyol teknik adam ne yapsın? 'Endülüste raks' güftesine sarılsın! 'Futbolun sihirli şarkısı yüzlerce dildedir. Domenec taktiğiyle Galatasaray futbol yapısı, Ebced nota ritmindeydi!' Safiyüddin sistemi nota yazılımı ile Endülüslü müzikologların ürettiği bestelerle, Galatasaraylı futbologların sahneye sürdüğü sözde star (!) futbolcuların benzer tarafları öylesine fazla ki! Netice zaten skorbord tabelasında ayan beyan belli Galatasaray 1-3 Kasımpaşa.
Sevgili dinleyenlerim, sormak isterim 'Donk ve Umut Bozok golleri atarken, karşılarında olmaları gereken savunmacılar nerede? Nelsson ve Marcao şişirile şişirile patlatıldı da, Galatasaray tepe takla olup, ağır hasar gördükten sonra mı anlaşıldı? Yoksa anlaşılamayacak mı! Taylan ve Berkan'ın yokluğunda orta sahava devşirmeleri dizmeyi akıl edenler; Dimyata giderken evdeki pirinçten oldular arkadaş! Boşa çıkan yok, rakibi marke eden akıl yok... Yok oğlu yok bir Galatasaray ve çaresizce protesto eden tribünler.
Eeeey tribünler sahadaki kadroyu kim, hangi akılla oluşturdu? İmparator Fatih Terim değil midir sahadaki oluşmuş ayıplı takım, aleni rezilliğin müsebbibi? Bu arada Arda kadim hocasının yanında mükemmel yetişmiş valla. Helal olsun! Şevk akşamında Endülüs 1 defa Kırmızı, 3 defa Kasımpaşa ve sevginin, aşkın, Florya'daki transfer defolarının sihirli şarkısı... Avrupa Aslan'ının ligin dibine doğru fena halde batışı macerası.
‘’Ağlar aç kaldı!‘’
Sorabilirsiniz tabii ‘bunca gölün atıldığı oyunda, ağlar nasıl olur da aç kalır?’ Eğer Galatasaray sezon boyu vermediği gol fırsatlarını; Hatay’da verir ve ev sahibi pozisyonları gole tahvil edemezse, yediği bunca gole rağmen ağlar aç kaldı!’ tarifi dahi hafif kalır! Attığı 2 sayı da, zerre faydasız çene suyu çorba kıvamında sayılır. Domenec adına; ilk 90 dakika iyi başlamış gibiydi oysa. Saba, Kamara, Diouf pozisyona girip atamayınca, 22’de Emre 1-0’a taşıyor . Ardından da eksik olmasın Aanholt kazanılan penaltıyı Abdullah’a teslim ediyor! Golde var olan Emre, kaçan penaltı ardından oluşan atakta; olası Hatayspor golünü de, son adam olarak önlüyor! Where is the Boey? Fransız’ın savunma defolarıyla ilgili çok lisan-ı Türkçe ikazda bulundum anlamadı, mecburen İngilizceye döndüm. Yine anlamadı! Demek ki sıkıntı büyük. Aanholt başka türlü mü peki ? O da Fransız’ın Made in Holland versiyonu tabii! Ömer Erdoğan müsabaka öncesi Galatasaray ‘ın şifresini açık ve net vermişti. ‘Göbeği kalabalık tutup, kanat akınlarına izin veren bir taktik anlayışı var Torrent’in’ diye.
Hiçbir işe yaramadı
İki bek tamamen savunma aksiyonları özürlü olup, arkaları bomboş kaldığında; bu zaafları şakır şakır kullandı Hatayspor futbolcuları. En az 11-12 yüzde yüz kaçan- kaçırılan- keçileri kaçırtan pozisyon var ev sahibi lehine. Adamları kaçırmamak için savunma dizilişi Aytaç ile tanzim ve takviye edildi de, hiçbir işe yaramadı. Sezon başından beri harcanan milyonlarca Euro transfer hovardalıkları da!
‘’Fatih Terim ne yapsın?‘’
'Bu transferleri de bu yönetim yaptı' demiş Dizdar. Katiyen katılmam! Fatih Terim'in izni olmadan; bırakın futbolcuyu, çay servisi yapacak eleman dahi giremez Florya'ya. Yüzde 100 gönül koymadığını da Aytaç, Oğulcan, Emre, Yunus ve daha niceleri akıbetine uğratır zaten geçen zamanda!
Galatasaray'ın dün gece sahaya çıkan kadrosunu kurabilmek için 'şükür' mevlidi okutturacak; kim bilir kaç yönetici vardır Süper Lig platformunda? Milyonlarca Euro değerinde starlar ilk 11'de. Ya kulübe? Arda, Yedlin, Assuncao, Aytaç, Barış Alper, Oğulcan ilk anda gözüme batanlar.
Cennet Mekân Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz'in; Hakk'a yürüdüğü 40. gün mevlidi okundu dün Bezmialem Valide Sultan Camii'nde. Dualarımız kabul, ışığı çok olsun; dürüst ve hakkaniyetle emanete sahip çıkma uğruna sağlığını, ömrünü feda eden Galatasaraylı aziz insanımızın.
Sevgili Hakan Keleş'in doğum günüydü dün. Futbolcuları tek golle 3 puanı armağan etti teknik direktörlerine. Nice nice yıllara daim başarılara genç adam.
Sonsuz kredi
Fatih Terim ne yapsın? Kendisine tanınmış olan sonsuz krediyi daha da fazla ziyan, zebil etmesin! Galatasaraylı bir kısım futbolcu; doğru ve dürüst transferler olmadıklarını, devasa maaşlarını zerre hak etmediklerini sahada bağırıyor adeta! Yeterince ve olması gerektiği gibi hazırlanmadıkları, keşkülden az hallice oldukları da meydanda değil mi zaten? Yedikleri gollerden, yaşadıkları sakatlıklara ve antrenman disiplinlerine kadar her görülen vaka ayıplı ve şaibeli! Giresunspor 11'de Süleymanov ile attığı golü; telaşsız, sakin, doğru futbol uygulamaları ve disiplinle 3 puana taşıdı.
‘’Bay Terim; olmadı derim!‘’
Biliyorsun ! Biliyorsun da Galatasaray ile Terim isminin yan yana gelmesinden duyulan içsel akut rahatsızlık nedeninin daim talebin, fuzuli transferler olduğunu bilmiyorsun!
‘Saldırı’ olarak kabul ettiğin ama aslı başarısızlıkların nedenli eleştirilere, hazırlıklı olma projelerini bırak. Kulüpçe feda edilen dövizinin, girilen riskin karşılığını vermeye bak!
1996’dan itibaren Galatasaray kadro yapısı etkin adamısın. Ergun Gürsoy, Yurdaşen Karahasan‘ın oluşturduğu takımın 25 senedir kaymağını yemekten başka ne yaptın Allah aşkına? Efsane jenerasyon bitti, star transferlerinle kulüp kasası malı mülkü bitti. Canaydın ve Cengiz kanser olup yaşama veda etti. Beklenti ve bahanelerin bitmedi!
Yüzleşilmesi gereken zorlukların en önemlisi; Türk lirası maaşının, Euro bazında 3 milyon 200 bin bandına çekilmesi miydi? Allah yardımcın olsun, büyük fedakarlık valla!
Evet sorumluluk bir kişiye ait ve o kişi zaten adaletle düşünen, herkesin malumu! Gereğini yapmayacağından ve türlü bahanelerle, imparatorluğunu sürdürme gayretinde olacağından, zerre kuşkum yok Terim. Seni şimdi tanımıyorum bilirsin!
Galatasaray 1905’ten itibaren ışığını her daim yansıttı. Neredeyse ‘ışık ilk Terimle yansıdı’ diyebilecek meczuplar da var ya! Evvel Tıkanıklık 2000’de başladı ve efsane jenerasyonun futbolu bırakması, kiminin de Galatasaray ‘dan dışlanmasıyla da bitti!
Sonrası İmparatorun yaşaması, benzer kadronun yeniden kurulabilmesi amacıyla Galatasaray ‘ı tarumar eden transfer harcamalarıdır. Barındırılmayan Bülent Ünder, Lucescu, Mancini, Hamzaoğlu ve daha nice teknik adamdır!
Fatih Terim; şahsınızın tekrar başarı yaşatmak gibi bir şansı olmadığı gibi, arkanızda önemli bir jenerasyon ve futbol mirası bırakma ihtimali de yok! Sadece Başkanınız ve yönetiminize değil, külliyen Galatasaray camiasına da sabır diliyorum. İnisiyatifin kimin riyasetinde bulunduğu konusunda da, şimdilik konuşmuyorum!
‘’Prof Bayraktar & Terim meselesi !‘’
Toplum olarak çağımız insanlarını yetiştirmekte sallandıkça; Prof Bayraktar ve Terim arasında yaşandığını duyduğum olaylara, her daim şahit olmak kaderimiz!
Öncelikle Terim’i gözden geçirelim ; iyi düşünen, işini mükemmel yapan, doğru analizler üreten, soran-soruşturan kişiliklerden asla hoşlanmayan; zaten yanında barındırmama adına her uygulamayı mübah gören yapının hamili !
Terim ile aynı platformda bulunup, aynı sularda yüzmeyi arzu ederseniz; edilgen kimliğinizi muhafaza etmekten asla vaz geçmeyeceksiniz. Aksi halde valinizi hazırlayıp, kendi istikametinize gideceksiniz!
İstanbul Tıp Fakültesi Spor Hekimliği Ana Bilim Dalı öğretim görevlisi Prof Dr Bülent Bayraktar; atletik performans departmanı, fonksiyonel anatomi, sporcu sağlığı ve performansı ile ilgili ABD ve ülkemizde eğitim, araştırma konusunda, tartışılamaz klasta hekimimizdir.
Sanırım 40 yılı aşkın süredir tanıdığım kadim dost Fatih’in ‘etken’ kimliğe tahammülü de asla mümkün değildir!
Uzun yıllardır tanıdığım Bayraktar ise, aynı zamanda dikkatli, ayrıntıcı, özverili, sabırlı, anlayışlı ve her şifaya ihtiyacı olana yardımcı özel bir kimliktir.
Günümüz modası rantçı, maddeci, spor dünyasının sağladığı uçsuz bucaksız maddi manevi serveti kovalamış; bir üstat kesinlikle değil ‘hekim’ gibi hekimdir.
Dünyada en zor iş olan; hırslarını, aklının önüne geçirmemiş örnek insanlarımızdandır.
E o zaman Florya imparatorluğunda huzur içinde; bilimsel değerlerini kanıtlaması da mümkün değildir nokta.
‘’Denizli horozu öttü!‘’
Çaresizlikler içinde kalmış, nefes alamaz hale gelmiş alt lig kulüplerine; başarıları nedenli işkence sahnesiydi, dün geceki oyun. Milyonlarca Euro transfer parası savrulduğu halde; tatmin özürlü Galatasaray ve bin bir dertle, ligin dibinden kurtulma çabasındaki; yedek kulübesi bomboş Denizlispor. Kupa turlarında başarılı olmuş alt küme kulüplerini ödülsüz(!) bırakmamaya yeminli TFF’de; vicdansızca dramı izlemekte. Horoz harbi başarılı ve uzatmalarda çektiği insafsızca çile? Yazıktır, günahtır Tekke ve ekibine. Hakkaniyet nerede?
Acı ders
Maddi manevi sıkıntı içinde yaşama tutunmuş Denizlispor; müthiş bir ders verdi Terim ve starlarına. Denizli’den 9 ve 38’de birbirinden şık, akıl dolu 2 mükemmel gol. Sonra Galatasaray'ın zenginlik göstergesi 3 gol ve 90+9’da şımarıklıklar silsilesine ders niteliğinde Yeşil-Siyah gol: 3-3. Abdülkadir 3 gol yedi ama onlarca tehlikeyi de sünger gibi çekip yok etti! Helal olsun genç adama. Avrupa Aslan'larına 'sarkopt' denilen parazitle oluşan, bir rahatsızlık musallat olmuş! Bu alemde insanın inatla savunduğu 'kusursuzum' iddiası, cezası her türde rallide en pahalı yanılgılardan biridir. 'Sarkopt' parazitiyle akut rahatsızlık başlar ve tüm camiayı sarar! Penaltılar sonucu Horoz'a teslim olup elenmek, Arslan için acı derstir.