Fenerbahçe - Galatasaray Kadınlar Basketbol Süper Ligi Play Of müsabakası için Ülker Arena’nın yavrusu Metro Enerji salonuna geçtiğim de, kabullendim harbiden. Fenerbahçe tesis anlamında herkesi sollamış gitmiş. Açık ara gitmiş. Tıpkı yarı final müsabakasında vuku bulan, elim sonuç gibi.

Aslında ‘elim sonuç’ tabiri, Galatasaraylı sporculara haksızlık olur. Mücadele ettiler. Ellerinden geleni yapmaya çalıştılar ama potadan dönen hiçbir topu, kazanmayı da başaramadılar! Neden ? Çünkü aradaki fizik farkı öyle böyle değil! Mükemmel donanımlı V 12 otomobille, Zastava’nın yarışması izlendi sanki!

Galatasaray set oyunu kurmadı, topu acele kullandı, savunmada ne taktik ne de maktik faul yapmadı. Şut yüzdesi mükemmel Işıl için, bir defa dışında set ve oyun imkanı hazırlamadı. Stoker , Hartley, Veremeyenka gibi yabancılar karşısında Galatasaray ithal oyuncuları;Made in China merdiven altı imalatı oyuncaklardan farksızdı! Altyapı ürünü Aslaniçeler de olmasa Sarı Kırmızılı’larda, külliyen yandı bitti keten helva. Malını mülkünü, kazanılan milyonlarca dövizi ziyan etmiş, kulübü batırmış ve sessiz kalmış ; ama İbrasızlık peşinde koşanlar, önce şubelerde yaşanan dramatik sorunlara baksınlar ! Yazıktır, ayıptır, günahtır Galatasaray’ın namus hamili camiasına.

Çocuk imam efendiye soruyor ‘hocam babam Cuma günü öldü, cennete gider di mi?’ İmam soruyor ‘içki içer miydi?’ ‘İçerdi ama cuma günü öldü!’ ‘Peki kumar oynar mıydı?’ ‘Oynardı ama cuma günü öldü!’ ‘Kaçak et keser miydi, kaçak et?’ ‘Keserdi ama cuma günü öldü!’ ‘Yalan söyler, haram yer miydi’ ‘Hepsini yapardı ama cuma günü öldü!’

Hoca sakalını sıvalıyor ve cevap veriyor ‘ Cuma günü bişey yapmazlar ama öteki günler iflahını bellerler!’

Önceki gece maçı izlerken anımsadım, mevta olan adamın halini.... Cuma günü yine oynayacak ya Fenerbahçe ve Galatasaray yarı finali ! Çarşamba iflahın kesilmesi, Cuma yüzü suyu hürmetine tekrarlanmaz inşallah... Tekbiiiiir...

Bitez Galatasaraylı ‘lar 1905 Derneği açılış töreni için gittiğim Bodrum’da birkaç gün geçirdim. Mevsim güzellikleri, yaşam renkleri sadece gözlere değil gönüllere, hatta sağlık ve beslenme mükemmelliğine de etki ediyor bu eşsiz yörede. Hakem sanatı değil, yaşam ve yemek gurmesi Erman Toroğlu ; “Bitez Çökelek Kahvaltı evi ve Restaurant” ta ağırladı bizleri.

Yeşilin tüm tonları ve tabii zenginliğin içinde, “gezen tavuklar” dikkatimi çekti! Olmadık yerlerden adeta kedi çevikliğinde çıkıyor, köşe bucak dolaşıyor ve yumurtalarını en doğal haliyle armağan ediyorlar. Zorlamayla çıkartılmamış, sağlıklı ameliye, vakitli hamule, ömre ömür katan mis gibi yumurtalar. Lezzet şahikası ürünler ve ödediğinizin karşılığını çatır çatır alıp “helal” etme memnuniyeti yani.

Galatasaray’ı izlerken ; ‘çözülmesi şart meselenin çaresi için, tavukların hareketliliğinden esinlenmem mümkün mü acaba?’ diye düşündüm ! Evet Aslanların sıkıntısı “gezen tavuk “ yokluğu problemiydi sanki ! Yani tavuklar gezmedikçe ; horoz ne kadar uğraşsa, sağlıklı - doğal ve lezzetli yumurta üretim imkanı olmuyor. Beklenen ürünü elde edemeyen müşteriler ve tabii patron bunalıma giriyor!

2 Kupa peşinde olduğunu ilan eden Fatih Terim; önce Malatya daha sonra da, kalan müsabakalarda “gezen tavuk” problemini çözerse, işi de çözer. Yani ? Tavuklar dolaşıp, özgürce, sağlıklı yumurtlayacakları alanlar bulacak, ekip duraganlıktan kurtulacak ! Sürpriz ve sağlıklı üretimleri de, hiç kimsenin beklemediği anlarda da, sunacak. Çift sarılı yumurta, iki kupa için sezaryene baş vurmamak, doğal ürün teknikleri icat etmek şart yani... Di mi ? Hadi...

Kayseri’den mantılı, pastırmalı şahane puan ziyafeti çekip gelen Ankaragücü ile 9 haftadır, 9 doğuran Konyaspor arasındaki mücadelede 3 puan ortada kaldı, birer puan paylaşıldı! Kayseri lezzetli mutfağındaki, ‘at kaşığı bitirirsin’ modunda kalmış ev sahibi ve kaşık havası çalan ama sessiz kalan konuk çekişmesi, birlik ve beraberlik içinde sessiz sedasız bitti. E birine 35, ötekine de 36 puan göstergesi, böylesi futbol kıtlığında hiç fena değildi. Dakika 10’da Konya gözüktü, Ankaragücü Pazdan etkinliğiyle sıkıntıyı giderdi. 26’da Fofana’nın az farkla dışarı giden vuruşu var, 36’da bir Konya karavanası daha var. 45’te Fofana atağı, ev sahibini değil ama Djedje’yi sakata çıkardı. Ankaragücü Serkan’ı anımsadığında dakika 16’ydı! 40’ta ihtiyari durak faslında, bir daha yokladılar sonra!

Altay renk kattı

İkinci yarı Kaplan ‘ihtiyar babamın çamur, çökekte koşturduğu kramponlarla siz kupkuru çayırda yürüyemiyorsunuz’ mu, dedi ne? Etkin başladı Sarı-Lacivertliler. 51’de Orgill’li iki mutlak tehlikeyi Serkan, diğerini direk önledi. 52 ve 54’te Sacho girişimleri, Sekan tarafından bertaraf edildi. 56’da Ömer Ali girişimi dikkat çekti. Sonra 65’te forvetlerin yaşatamadığı heyecanı, Altay yaşattı. Önce kaptanlık bandını taktı, sonra 90 dakikaya renk kattı. Ama topu kendi filelerine takamadı! Gençliktir olur böyle şeyler. Acemi damattan gelin korkmuş kaçmış!’ derler! Neyse usta İlhan girdi sonra. 78’de parıltılı, 83’te flu vuruşlar denedi olmadı. 84’te Orgill, savrukgillerden bir demet daha sundu ve 90 dakika bitti. Hayırlısı...

Alanyaspor-Bursaspor’un 90 kritik dakikasında, akılda kalan; yatıp kalkmayan profillerdi. Serili vaziyette kalma oranımız, üst düzey liglerle karşılaştırılmalı ve sonuç dikkate alınmalı! Bu denli ayılıp, bayılma ne denli bir garabet acaba? Evet özellikle Bursaspor yoğun bakım kapısında ama diri kalmak şart değil mi usta? Yatan katsayısı yüksek oyunda, Muhammed Şengezer çok yattı kalktı. Mükemmel kurtarışlar yaptı. 72’de Cisse vuruşuna, ne denli uzasa çare olamazdı: 1-0. Golün hikayesinde baştan sona Cisse var. Ceza alanından çıkardı, taşıdı, iletti ve tekrar buluşunca attı. Yani futbolun içinde, mükemmel gollerin olabileceğini anımsattı.

İlk yarıda Alanya

Cenk Ahmet’in dakika 10’da sakatlanıp tribündeki hocası yanına çıktığı maçta 11-13 ve 17 ve 26’da Alanyaspor atakları izlendi. Efecan’ın pozisyonunda kaleci Muhammed, muhteşem pozisyonu değerlendiremeyen Cisse de ‘ah-vah’ ettirdi arkadaşlarına. 29 ve 32’de Yusuf mahreçli iki konuk tehlikesine Haydar ‘Dur’ dedi. İkinci yarıya da Bursaspor canlı başladı.

Muhammed’e rağmen...

46 ve 50. dakikalar arası tehlikeli Timsah atakları, 50’de ise üst üste Muhammed kurtarışları vardı. Günün kader anı 72’de Cisse golü ve 88’de Tunay’ın direkten dönen topu filelerle buluşturamamasıydı. Deve üzerinde yılana yakalanan bahtsız bedevi misali, Bursaspor kale içinde ayağına gelen fırsatı yakalayamadı. Yani? Alanya bahar havası soluyor. Bursaspor Uludağ etekleri ayazında donuyor!

Maçın adamı Cisse

Attığı gol tek başına ders olarak gösterilir... Alanya’nın yıldızı Cisse, Bursa maçında yine fark yarattı. Efecan da milli formaya layık olduğu kanıtladı.

Geçen sezonki kupa galibine, bu sezon ‘Trajedi Hisar’ demiyelim de, ne diyelim? Hele hele 87 ve 90+’da galip vaziyetteyken, 2 gol daha yiyerek hizası rakibe teslim ettiğinde! Kasımpaşa kötü günlerine 2019 sezonu ilk fethiyle son vermiş, Akhisar ’ın ümitlerini de yer ile yeksan etmiştir. Milan Lukac 90 dakika süresince, Yeşilçam ’ın en çok dayak yiyen efsane karakteri; Yusuf Çetin’e adeta taş çıkarttı. 6 ve 7. dakikalarda ‘tık-tık-tık ’ yediği kroşelerle sersemledi. 87 ve 95’te yediği goller de, nakavt!

Yumruğu vuramadılar!

Keyifli oyunda 1-0 Paşa önde başladı ama 32’de Bokila-Manu işbirliği 1-1’i getirdi. 62’de penaltı, Bokila attı 2-1’i sağladı. 50-52-54-56- 57-68-74 ’te muazzam Akhisar atakları izledim ama indirici yumruğu göremedim! 80 sonrası Denizli fişi çekti. Khalili ve Trezequet işi bitirdi: 3-2.

İki takımın da durumu ortada. Şu anda Erzurumspor, Trabzonspor’dan bir adım önde. Eğer karşılaşmadan Dadaşlar’ın lehine bir sonuç ortaya çıkarsa kimse şaşırmasın. 1 puan kesinlikle yetmez.

Erzurumspor’un hocası Hamza Hamzaoğlu; ‘kadromuzda öncelikle ruhsal kırılganlık ve yıpranmayı onarmak, elbette yek vücut olabilmeyi sağlamak amacındayız’ dedi. ‘Bu çaba sonrası takım olabilmenin mutlak başarıları da, gelecek elbette. Zor günlerde, doğru hamlelerle sıkıntıyı atlatacağız inşallah’ sözleriyle de, gelecek adına umutlu olduğunu ifade etti.

Gol yeme konusunda sıkıntısı olmayan iki ekipten Erzurumspor, daha iyi durumda gözüküyor. Dadaşlar 34, Karadeniz kaplanları 36 gol kabullenmiş!

Dadaşlar üst seviyede

Trabzonspor’un kadro kalitesi ve maddi ederi ortada. Dadaşlar’ın kadro durumu da. Fakat bugün 16’da oynanacak müsabakada, Erzurumspor adına yaşanabilecek başarılı sonuç hiç kimseyi şaşırtmasın.

Direnci, ritmi ve hırs değerleri üst düzey iki komşunun mücadelesi, futbol severleri kesinlikle tatmin edecektir fakat bence sonuç Erzurum’a gülecek.

Bu istatistiğe dikkat!

Erzurumspor, bu sezon lider Başakşehir ve 4 büyükler ile toplam 8 maça çıktı. Mavi-Beyazlılar, bu karşılaşmalarda galibiyet alamazken 5 kez sahadan beraberlikle ayrıldı.

Ön plana kim çıkar?

Obertan, Munsy ve Norveçli Opseth, Erzurumspor adına sonuca artı değerlerde katkı yapabilecek futbolcular diye düşünüyorum. Emrah Başsan ve Eduok ise zaten çok iyi futbol değerlerini içeriyor biliyorum.

Kısa mesaj

Erzurumspor adına gelecekle ilgili kanaat ve tespitleri sahneleyecek bu zorlu 90 dakika, Trabzonspor adına aynı kritik değerleri içermez.

İyi sonuç; lig arasına kafaları sakin girmelerini, aksi hal ise tedavi reçetesi ikmali gerçeğini ihtiva eder.

Evinde kalesini kapatan konuklarına tabiri caizse “su” dahi vermeyen Alanyaspor ve karşısında Erzurumspor. Dadaşlar eksi 5’ten, artı 25’e gelince yandı tabii! O dondurucu soğuk ardından, böylesi sıcağa dayanmak zor. Görünüyor ki şu anda kazanılmış 22 puana, daha fazlasını katıp “S.O.S.” mıntıkasından kurtulabilmek, Erzurumspor için zor! Penaltı atmak kolay mı? Zannetmem. Hele hele Cisse için çok, çok çok zor! Alanyaspor golcüsü +45’te attığı gol ardından, 51 ve +90’da iki penaltıyı atamadı! Bu arada 2 gündür futbolumuz stoperlerini savunma aksiyonlarında izledikçe, ‘Karınca ezmez Şevki’yi anımsadım. Nezaket, ikram ve naiflik kulvarında, rahmetliyi harbi solladılar!

Kara şanzıman gibi!

Hakem Kalkavan 4x4 SUV quality penaltı kararlarına vardı fakat Cisse 4X2 standartlarında kaldı! Evet 4 penaltı çalınan 90 dakika, özellikle ikinci 45’te çok daha renkliydi. Dakika 9 ofsayt Cisse golü, 20 Welinton direkten dönen kafa vuruşu! Daha bir vagon ev sahibi tehlikesi, kaçan onca gol ve Cisse 1-0, 60’ta Welinton 2-0. Bu goller sonrası Alanya’yı rehavet bastı ve Dadaş sıcağa alıştı. 77’de Sunu penaltıdan 2-1’i sağladı. Sağladı da, skor orada kaldı. Alanyaspor birçok konuda aşmış. Dadaş mı ? Sanırım futbolcu seçimlerinde, kara şanzıman seçeneklerinde kalmış!

Son 8 lig maçında kazanamamış, hüsran makamına takılıp kalmış Akhisarspor dün gece ‘Varım’ dedi... Üst üste kazandığı 6 puanı, 9’a taşımak isteyen Alanyaspor da pes etti! Karşılıklı puan şehveti ‘Şelale’ iki yarışmacının, mücadeleleri birinci yarı net gol pozisyonu olamasa da alev alev meşale! Tzavellas, Zeki Yavru ve Josue bir farklı atmosfer içinde! İlk ‘45’ kısmi itiş kalkışlara rağmen birlik ve beraberlikle olaysız ve golsüz bitti.

3 şuttan 2'si gol

65’te Lukac; Baiano baskısına dayanamayıp topu kendi ağlarına havale etti 0-1! Yenilen şok gol Akhisarspor’u kendine getirdi. Önce Zeki Yavru 74’te çok şık bir şutla beraberliği sağladı: 1-1. Welinton’un gol tehlikesi hemen ardından 77’de Barbosa pasını asist değerlerine taşıyan Bilal Kısa uzun mesafeden şahane vurdu 2-1... Alanyaspor kalesine isabet eden 3 şuttan ikisinin gol olması; Haydar ve savunma defosu değil, Zeki ve Bilal’in vuruş nefasetidir. Hele hele 88’de Yavru’dan ‘Dev çıktı’ demiyeyim de ne diyeyim? Müthiş bir vuruşla skor 3 etti, dört şutla 3 puan da garantilendi. Akhisarspor’un ikinci yarı mücadelesi ve direnci kalan müsabakaların çok farklı tempoda geçeceğinin işareti mi? Bakacağız!