Arama

Popüler aramalar

‘’Başakşehir hep pusuda‘’

Hürriyet-Kelebek eki Başak burcu falına baktım dün, “Planlar ne kadar cazip görünürse görünsün, sahip olduğunuz şeyleri korumanız gerekiyor. Hızlı para kazanma yollarını aramak yerine, istikrarlı ilerlemesiniz” diyordu yani! Başakşehir’in Fatih Terim külliyesindeki 90 dakikasıyla müsemma bir tahmindi! Hava şartlarının (!) başaklar mümbitliği adına muazzam şekilde uygun gittiği sezonda, hasat zamanına az kala ürününün tarlada kalma tehlikesi beliren Başakşehir’in, 5-6 yüz kişiye sessiz, bezgin ve gergin hitabı, zamansız hasat hüzünlü resmiydi sanki. Şampiyonlar Ligi’ne katılma ve hızlı para kazanma şanslarını doğru kullanırlarsa, istikrarla arzuladıkları yere, varabilirler mi? Belki!

Özkahya damgası

Hücum anlayışında başarılı, savunmada arızalı Başakşehir ve Adanaspor’un keyifli oyununda, Doka 12’de 1-0 öne geçirdi ev sahibini. E tabii hücumsal zenginlikler sunumuna başlayan Adanaspor, Cem’in şahane golüyle beraberliği sağladı 30’da: 1-1. Özkahya ile ‘bu nasıl hasat be kahya?’ Sürtüşmesine giren Doka 36’da kırmızıyla noktalandı ve harman alanı dışına postalandı. Sonra Emre Belözoğlu da kulübede “sarı” marifetiyle mimlendi ve sinirsel cızırtılı sistemik parazitler, Özkahya tarafından kısmen de olsa dengelendi! 44’te Magaye bir anda Başakşehir kalesiyle karşı karşıya kaldı ve Ufuk marifetli ayaklarını devreye sokup tehlikeyi önledi...

Napoleoni atınca

85’te Adanaspor kafayla bir gol atmıştı ama Özkahya ‘futbola mugayir aleni ihlal var’ diyerek saymadı. Sonra 90’da Napoleoni 2-1 sağlayınca, şampiyonluk meselesi ‘Beşiktaş’ın kendi göbeğini kendisinin kesmesi şartı’ platformuna taşındı.

28 Mayıs 2017, Pazar 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Tommiks olmaz mı Tommiks?‘’

Galatasaray Futbol Direktörü Avrupa’da cenkte hergün! E tabii cenk ortamından sağlam adam çıkarabilmek kolay iş mi? Huzur aleminden 7 milyon Euro’ya çıkarılan Serdar Aziz ve Ahmet Çalık’ın durumu ortada. Zaten bir tarafın kalbinde, öteki tarafın da cebinde delik, hele hele bir de örtülü ödenek meselesi varsa, o alışverişten hayır gelir mi? Gomiks defolu çıkınca Tommiks, Teksas, hatta Kinova dahi geldi aklıma! İlk 2 kahraman Saray’da sefaya sıcak bakarken, Kinova “derisi yüzülmedik bir kulağımın arkası kaldı onu da, sizin medyanıza teslim etmem” dedi ve transfere sözde taraftar olmadığını söyledi. Sonra “neyin ne olacağını, menacerim bilir” dedi. Zor (!) gibi gözüküyor olsa da, Kinova dahi Florya’da olabilir yani!

Geçmişini merak ediyorum

Mektepli Cenk Ergün’ün futbol bilgisini, yetisini, geçmişini ve o koltukta ne diye ısrarla oturtulduğunu merak ediyorum doğrusu! Peki neden? Bunca senedir bomba transferlerden başka hiçbir marifetini görmedim de o yüzden. Lisansı badem olan Alman bombası... Belki de yeryüzünde ilk defa bonservisinin iki katı maaş alacak olan ve Çin’e neredeyse bedavaya kaptırılan Podolski işi! Başka kulüplere kiraya verilen ama ücreti de Galatasaray tarafından ödenen onca futbolcu meselesi. Bir Sabri bulmak için 10 Sarbi (!) alınması ve milyonlarca Euro’nun heba olması. Donk ve bir dolu benzeri bombanın asla dank etmemesi! Serdar Aziz’le menacerinin 7 sülalesi de dahil olmak üzere ihya edilmesi! Hele hele Cavanda’da tarihi karavana rezilliği! Selçuk’un sadece çocukları değil, torunlarının da “GSSGK” Galatasaray Sosyal Güvenlik Kapsamı garantisine dahil edilmesi ve daha bir kakaya yaramayan niceleri Florya’ya dühul ettirilirken mektepli futbol uleması Cenk Ergün neredeydi ve gözü neye bakıyordu? Anlatsın da, bilelim!

Torpilliyi de konuşalım!

Sonra scout olarak Florya’da istihdam edilen ama “benim cumartesi ve pazar tatil günüm arkadaş” diyerek, maçları izlemeye gelmeyen torpiliyi de konuşacağız tabii... Bir de düşmez kalkmaz bir Allah, düşmez Ali kardeş! TFF enteresan ilişkilerini ve biz kulüplerimize desteğinizi beklerken, ne işlerle uğraştığınızı da paylaşacağız inşallah... Berhudar olasınız sayın menacer & komisyoncular, Tommiks, Teksas, Zagor ve Kinova... Hurraaaa...

24 Mayıs 2017, Çarşamba 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Şampiyon Sivasspor‘’

Eğer TFF sezon başında; son haftamız zirvede “Champione carnavale” dipte de, "Alev almış baruthane" diye tanımlasa ancak bu kadar “cuk” otururdu dün yaşanan 90 dakikaların tanımı.

Sivas sahasındaki “zirvenin kralı kim olacak?” gecesinde Malatyaspor beraberliğin dahi yeteceği mahmurluğu içinde Yiğidolar da mutlaka kazanma azmindeydi. Henüz 11. Dakikada gecenin asist ve olumlu pas starı Leandrinho topu Burhan’a uzattı, Eşer eşeleyip gevelemedi ve gecenin Kral’ı Emre Kılınç’a asist yaptı 1-0. 45'te Eşer’den bir pas daha ve pozisyonlara abone Emre vurdu, Hakan şahane çıkarıyor aynı dakikada Galip vuruyor yine olmuyor ve sabırla tekeden süt çıkarma azmindeki Yiğidolar Leandrinho’nun topuk asistinde Emre'nin harikulade vuruşuyla 1 dakika içindeki 3 pozisyondan 2 golünü kazanıyor. Emre Kılınç’tan şov Devre 2-0 Sivasspor önde. 48’de Leandrinho asisti ve yine Emre 3-0 plakayla müsemma dakikada Leandrinho diyagonalden muazzam süsledi ve “4you” dedi. Sivasspor’u ve Malatyaspor’u kutluyor, yeni hanelerinde mutluluklar diliyorum...

21 Mayıs 2017, Pazar 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Sinemalarda bu hafta!‘’

Sevgili izleyenlerim; futbol perdemizde bu hafta da, birbirinden ilginç gösteriler var! Aksiyon, heyecan, çekişme, yalandolan, komedi, dram alayı bir arada yapımlar bunlar! Ama onca yatırım, bunca palavra ve masrafa, kulüplerimizin batma noktasına varmasına rağmen, bırakınız futbol Oskar’ını, maşrapasının dahi söz konusu olamayacağı gerçeği solunan bir dram.

Osmanlı’nın diriliş heyecanından, lale bahçeleri dumuruna doğru seyreden Hamzaoğlu Hamza komutasındaki Osmanlıspor, abad olma şansını nasıl kaçırdı? 18. dakikada Muhammed’in, Sabri’yi sahne dışı bırakması, ardından da topu ip gibi Muslera kalesine salması ve Galatasaray savunmasının külliyen uyuması Mehteran tarafından gole tahvil edilebilseydi, dün gecenin film senaryosu büyük ölçüde değişebilirdi. 58’de Ndiaye müthiş hazırladığı sahneyi golle süsleyebilse ya da 72’de Muslera her zamanki gibi devleşmese, geceye heyecan gelebilirdi. Olmadı.

Galatasaray bildiğiniz gibi

Galatasaray mı? Hep bildiğiniz gibi ! 2, bilemediniz 3 star günündeyse skor mutlaka bulunuyor fakat sıradan senaryo ve filmler artık tat vermediği gibi seyirci de toplamıyor! Sınırlı maliyetteki başarılı rejisör Riekerink’in gönderilmesi, oldukça pahalıya mal oldu yani! Sabri dakika 24’te uzun bir taç kullandı ceza sahasına doğru, Osmanlı savunması torpido yemiş kalyon gibi dağıldı ve seken topu Sneijder ağlara “tık” diye taktı: 1-0. Sinan Gümüş 35’te Sadabat’ta tura çıktı ve Topkapı’da çaktı: 2-0.

Sonra bu çocuk iyi oynarken acaba ne diye oyundan alındı, çözebilen var mı? Orta saha, Made in China piller gibi göçmüş ama Tudor farkında değil! 72’de Musa Çağıran’la orta alanını güçlendiren Hamzaoğlu Muslera’nın yine firavunluk yapmasına tanık oldu ve yüzde 100 gol kaçtı Osmanlı adına. Rodrigues de Karcemarskas’a topu teslim etti 90’da ve perde... Açık konuşalım bay Tudor ‘ceketin 2 beden küçük ama Galatasaray da sana 5 beden büyük...’

20 Mayıs 2017, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Okeye dönmek!‘’

Şampiyonluk heyecanı, Şampiyonlar Ligi ihtimali bitmiş, Türkiye Kupası’nı çoktan kaybetmiş Galatasaray’ın dünkü oyununun okeye dönmekten zerre farkı yok. Gaziantepspor’un nereye dönmek üzere olduğunu söylememin de, şu an itibarıyla hiç kimseye yararı yok! Zaten sahada örneklenen temposuz ve heyecansız futbol gustosuyla da tahmin edilen, hatta bilinen hal ve gidişin şekli de, aleni değil mi? Türk futbolunda en acil durum, kulüp kasalarına giren paraların nereye ne şekilde boca edildiğinin tespit edilmesi gereği.

Cebellezi vukuatlarının doğru anlamda tespiti yani! Kulüpler çatır çatır batıyor, bir kısım menajer, sözde yönetici ve fırıldak semiriyor. Futbolumuzda yaşanan 90 dakikalarının esas özeti budur! moda’dan Belma, Bostancı’dan Selma 31. Dakikadaki Josue golüne kadar yan pas arka pas, hava gaz! Oyalan, mayalan, dolana molana! Sanki çomarı dolaştıran Moda’dan Belma, Bostancı’dan Selma turda!

Şut yok, araştırma yok, aksiyon yok. Şak şak & fuzuliyat çok. Golü yiyen Gaziantepspor titretip kendine dönemese de, yerel araştırmalara başladı ve tempo ve heyecan kısmen yükseldi. Hüseyin Göçek kardeşim mi? Rodajdaki seyrine devam etti! Neden? 49’daki Sneijder vuruşunda çıkan kola, otomotiv sektöründe “motoru kucağa almak” denilir ve acil rektefe gerektirir. Bu gerçeği de, Göçek’in babası çok iyi bilir! Futbol aleminde de böylesi arızaya “penaltı” denir. Aziz hocam bu gerçeği, senin de çok çok iyi bilmen gerekir!

Tudor’a nefes aldırdı

Sonra Olkan 53’te korner attı, Tiang Muslera kalesine bilmem kaçıncı kafayı çakıp golü attı 1-1. Zero şeker kolalı içeçek gibi sıfır enerji ve heyecansız oyalanan Gaziantepspor, gol sonrası çoştu da çoştu! Pozisyon üzerine pozisyon ve seyreden Sarı-Kırmızılı orta sahadaki organizasyon! İleride de zaten Podolski izinli, Sinan’da altın vuruşu bekleyen çaresiz gibi! Selçuk evciye çıkmış dönmemiş yerine “little Özbek” mi oynuyor acaba ne? E bu durum muvacehesinde Sneijder’in duran top ustalığına sığınmayacaklar da, konteynıra mı sığınacaklar yani! Usta Hollandalı da 80’de kendine duyulan güveni ve beklentileri boşa çıkarartmadı, Tudor’u da nefes aldırdı. Bildiğiniz gibi vuruş ve gol çok gerçekten nefisti 1-2 Okeye döndüler ve çanakta kalan ıvır zıvırla yetindiler yani

15 Mayıs 2017, Pazartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Lider mi dediniz?‘’

Editörümüz Yasin Cam, Galatasaray’la ilgili çok önemli olduğunu düşündüğüm bir meseleyi, gündeme taşımış. “Galatasaray yeniden” kampanyası ve çığ gibi büyüyen desteğe bir lider arayışı! Doğru tespit elbette. Gazetem Fanatik’te 20 yıldır kulübün ekonomik çöküşünü ve yağma Hasan’ın böreği anlayışını bıkmadan usanmadan dile getirdim. 1996’dan itibaren tespit edip paylaştıklarımın keşke tersi olsaydı da, mahçup olsaydım! Kulübün haline üzüldüğüm kadar üzülmezdim sanırım, yaşamak zorunda kalacağım mahcubiyet nedeniyle.

Federasyondaki başarıları yeter

Lider aranıyorsa Galatasaray’a... O zaman akıllara ne diye Haluk Ulusoy gelmesin? Liglerimizde kulüp yöneticilik ve başkanlık deneyimi var mı? Var. TFF tüm yaş grupları sorumluluğunu taşıma deneyimi var mı? Tabii var. TFF Başkanlığı döneminde Avrupa Futbol Şampiyonaları ilk 4 başarıları, Kore-Japonya Dünya Futbol Şampiyonası 3.’lük diploması hamili apoleti başka hangi başkanda var? Kariyerinin sportif başarıları yanına, bir de TFF çatısı altına topladığı mükemmel sponsor yapısını katınız. Bugün o koltuklarda oturanların refah ve bolluğunda Haluk Ulusoy eşsiz katkılarını görür ‘Allah razı olsun’ demek ihtiyacını hissedersiniz. Akıl, vicdan, şükür ve iman bereketi hamiliyseniz tabii!

Tepede oturanlara sorarsanız...

Türkiye’de futbolun tepesinde kimler var? Şenol Güneş, Fatih Terim, Mustafa Denizli gibi teknik direktör elitleri değil mi? Onlardan da fikir alabilirsiniz, arzu ederseniz. Haluk Ulusoy bu teknik adamları iyi bilir, değerli hocalarımız da, TFF başkanını bilir. Rıza Çalımbay, Oğuz Çetin, Raşit Çetiner, Ünal Karaman ve daha nice değerlerin hepsi zaten Ulusoy başkanlık kriterlerinden geçti... Futbolcular da neredeyse suya “bu” dedikleri dönemden beri, gölgesinde serpilmedi mi?

İkna etmek için uğraşmaya değer

Uzun sözün kısası, bu denli eşsiz deneyimli ve başarılı bir Galatasaraylı değeri göreve ikna etmek için uğraşmaya değer, değil mi? Haluk Ulusoy’un futbola ihtiyacı yok ama futbolumuzun böylesi bir deneyim, başarı ve liderlik gustosuna çook ihtiyacı var. Galatasaray’a yeniden çağ atlatabilir.

13 Mayıs 2017, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Zirvenin Yiğidi o!‘’

Yeni Malatyaspor’u duman eden lige tutunma devası peşindeki Bandırmaspor ve Eskişehirspor’u aşıp Süper Lige “merhaba” deme amacındaki Sivasspor mücadelesinde, kazanan ev sahibi oldu. Gekas da büyük sakatlığı sonrası sahalara döndü ve adeta Aşık Veysel’in eşsiz ezgileriyle bezeli şehrinde çifte mutluluk yaşandı... 58 puanla beraber Sivas’ın plakası da yakalandı... Hayırlı olsun. kaleci hatası...
Tribünlerin tamamen havaya girdiği ve Yiğidolar’ı adeta ateşlediği günde Emre Kılınç nadir kafa gollerine sanırım ikincisini, henüz dakika 2’de 2’ncisini ekledi. Bu gol şok gibi algılanacak olsa da, Bandırmaspor atlattı. Hatta 8’inci dakikada Emre Kılınç kendi kalesine de, topu ampul gibi asacakken gol kıl payı kaçtı. Bandırmaspor’un kırılma noktası 35’te David Deniz’in 2. sarıdan oyun dışı kalmasıdır. 36’da
Galip’in güzel mi, şansa mı, denk mi geldiğini çözemediğim vuruşunu Bandırma kalecisi hatalı yedi. İlk golde de galiba geç hareketlenmişti. Tecrübe ve inanç 58’de ‘young’ Fofana kendi kalesine doğru gelen ortaya bir çaktı, inanın en kral santrafor bile öyle şık ve öldürücü vuramaz, mutlaka bocalardı: 3-0. Samet Aybaba Yiğidolar’la birlikte deneyimi, inancı ve temposuyla Süper Lig yolunda ciddi avantaj yakalarken, erdemli spor adamı Mustafa Uğur’un umutları diğer müsabakaların sonuçlarına ve önündeki maçlara bakmaya kaldı... Hayırlısı...

08 Mayıs 2017, Pazartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Dursun durmasın !‘’

Kasımpaşa’ya da çok fena çarpılan Galatasaray, her platformda acınası hale geldi. Artık ne olursa olsun, konuşulacak konu “Dursun durmasın!” olsun. Türk sporunda tarih yazmış, şanlı Sarı-Kırmızı armadaya. 18. dakikada sapasağlam Bruma gibi bir adam hangi kapris neticesinde çıkarılır ve daha işin başında terse yatılır? Geldiğiniz günden beri, yaptığınız her icraatta sınıfta kaldınız be birader. Ekonomi tepe takla, tüm branşlar adeta kumbara, sizin zavallılığınızı çekmek zorunda mıdır bu camia? 90 dakikaya yine bir Tudor saçmalığıyla başladı ev sahibi. Hırvatski harbiden oynuyor ama sahada değil kadroyla kulübede oynuyor! Önce Sneijder’i budadı, sonra Balta’ya nacak muamelesi yaptı. Sabri, Podolski ne olduğunu anlamadı 3-5-2 sonra 3-4-3 vs vs derken ligle ilgili tüm umutlar külliyen battı. Rezil oldu Galatasaray, rezil.

Muslera yine yattı!

Bomboş tribünler buz, Rodrigues buz, Galatasaray tuz buz! 25’te Adem mükemmel bir pas attı, Castro çaprazdan golü yazdı 0-1. Adem’in karşısında acaba Havva mı olacaktı, Çalık’ın tabanına kim sigara kağıdı koymadı da, dev (!) stoper o topa cüce kaldı? Carole bilmem nereye baktı, kademe mademe kalmadı ve Muslera son zamanlarda alışıldığı gibi yattı ve ağlardaki topa baktı! Eyyyy eşsiz futbol uleması mektepli, herkes gitti ama sen kaldın, Galatasaray battıkça da boy attın, her tarafa uzayıp çarptın! Kaç tane 5 para etmez adamı milyonlarca Euro’ya aldın ve kulübüne çaktın?

Zavallı Galatasaray!

Kasımpaşa’nın örneklediği pas ve top kazanma güzelliklerine, Galatasaraylı futbolcular bakıyor ve arada bir Kara Murat gibi dalarken, Selçuk yandan yandan pas yaptı. 59’da Tolga, ‘beni annem çağırdı!’ dedi ve ikinci sarı karttan kendini eve attı! 63’te Turgut Doğan Şahin, ön direkte zor işi gol tadında becerdi, oldu mu şimdi 0-2 ve yenilen golde kim kabahatli? Sonra Castro, 81’de 3’ledi, bu golde de kabahat galiba bendeydi! 90’da Sneijder müthiş vurdu 90’a attı ama ne işe yaradı, sadece havagazı! Zavallı Galatasaray! Bu hale nasıl mı geldi ? Söylemem !

07 Mayıs 2017, Pazar 02:30
YAZININ DEVAMI