Trabzonspor için Şenol Güneş ile sahaya çıktığı ilk maçın Beşiktaş ile olması şans mı şanssızlık mıydı Karadeniz ekibi adına bu sorunun cevabını sahada mücadele eden oyuncular verecekti. Ama sizin maç hesabınızı oyuncuların performansı tutturur ya da alt üst edebilir. Dün gece Visca öyle bir kırmızı kart gördü ki ne tecrübesine ne de duruşuna yakışmadı. 80 dakika sahada bir kişi eksik oynamak kolay değildi ama Okay’ın nefes kesen kafa golü Beşiktaş’ın kimyasını bozdu ve Siyah-Beyazlılar uzun süre maç ritmini yakalayamadı. Beşiktaş’ı hayata döndüren sezona müthiş giriş yapan Gedson oldu. Attığı golle ilk yarının da skorunu tayin etti. İkinci yarı tek kale bir maç izledik, Beşiktaş müthiş baskı kurdu ama Trabzonspor duvarını aşmakta zorlandı, aştıklarında da karşılarında kalesinde devleşen Uğurcan vardı..

Çok istemenin baskısı

Gio hoca, tüm hücum silahlarını sahaya sürerek 3 puanı çok istedi, savunmayı azaltırken forvetleri çoğalttı ama bir türlü istediği galibiyet golünü bulamadı. Normal şartlarda maç öncesi Şenol Güneş ile ilk maçına çıkan Trabzonspor karşısında deplasmanda alınan bir puan normal sayılırdı. Ama dün gece Beşiktaş için bir fırsattı rakibinin eksik kalması ama bunu değerlendirmek için biraz da baskı altında kaldılar gibi geldi bana göre. Her şeye rağmen centilmence bir mücadele izledik. Bu sonuç Beşiktaş adına buruk bir skor. Trabzonspor için de 10 kişi ile evinde de olsa beraberliğin iyi bir sonuç olduğunu söyleyebilirim. Tabi ki gecenin kahramanı Uğurcan Çakır’dı tecrübesini, kalitesini, herşeyini bu maçta gösterdi ve Trabzonspor’un aldığı bir puanın baş aktörüydü.

Milli maç arası bitti, transfer bitti ve lige merhaba dedik. Son iki sezonun şampiyonunun çalkantılı, sükseli bir transfer sürecinden sonra Rizespor karşısında nasıl bir futbol oynayacağı merak ediliyordu. Gözler sahaya çıkan 11’de, yeni isimlerde ve en başta da yeni transfer Osimhen’in üzerindeydi… Maç adeta golle başladı, çalışılmış bir duran top organizasyonu. Sara nefis kesti ve Sanchez kafa ile ağları havalandırdı. Dün gece şunu gördük ki bu sezon Sarı-Kırmızılı ekibin en büyük kozlarından biri hava topları olacak. Çünkü Osimhen ile birlikte stoperlerin de desteğiyle ve Sara gibi klas bir ayaktan çıkan toplarla bol bol gol bulacak gibi Galatasaray.

Farka giden yol

Nitekim ikinci Galatasaray golü de yine böyle bir yapımdan geldi. Rizespor savunmasını çaresiz bırakan Osimhen yükseldi ve dokundu, tamamlayan bu defa diğer stoper Abdülkerim’di. Aslında iki stoper golüyle 2-0 öne geçmek rakiplerine göre Galatasaray’ın artılarından biri olarak not düşmeliyiz. Dakikalar 35’i gösterirken Rizespor’un rakip kalede tek bir pozisyon bile bulamamasıyla Okan Buruk’un öğrencilerinin savunmayı da iyi yaptıklarını söyleyebiliriz. Ancak 2-0 önde olmasına rağmen kapanan rakibi sadece duran toplarla geçmesi bir formülün geçerli olması demekti.

İstatistik hakimiyeti

Zaten ilk yarı istatistiklerine bakarsak mutlak bir ev sahibi hakimiyeti gözüküyor. İkinci yarıda ilk golün asistini yapan Sara skoru 3-0’a yükseltince bir anlamda Sarı-Kırmızılı ekibin oldukça rahatladığını gördük Dün gece Rams Park’ta Galatasaray taraftarının endişelerini gideren, mutlu eden bir oyun sergiledi. Tabi ki maç öncesi yeniler ne yapacak sorusunu n cevabını özellikle Gabriel Sara olumlu futboluyla 3 gole katkısıyla vermiş oldu. Bir de uzun yıllardır tartışılan sol bek sorunu çözüldü gibi bana göre. İsmail Jakobs dengeli futbolu temiz sol ayağıyla göze batan oyunculardandı. Sonuçta zor gibi gözüken gece Galatasaray adına farklı bir skor ve etkili bir futbolla taraftarın alkışlarıyla bitti… Rizespor lige çok iyi başlasa da devamını getiremedi ve üst üste aldığı yenilgilerle biraz tadı kaçmış. Oysa İlhan Palut takımları genelde dinamik ve savaşçı olur. Dün gece hücumda olmayan savunmayı da yapamayan kırılgan bir Rizespor izledik. Özellikle 3 büyüklere karşı aldığı farklı yenilgiler bir klasik haline geldi…

Abdullah Avcı ile hafta içi yollarını ayıran Trabzonspor, Süper Lig’deki ikinci maçında Eyüpspor’a konuk oldu. İhsan Derelioğlu yönetimindeki Bordo-Mavili ekip, 4-2-3-1 düzeninde sahaya yayılırken ilerde tek forvet Enis Destan ile gol aradı. Süper Lig’in yeni ekibi Eyüpspor’da, Arda Turan yönetiminde ilk 3 maçta topladığı 7 puanla moraller yerindeydi. İlk yarısı çok durgun ve çok kontrollü oyunun hakim olduğu bir maç izledik. Karşılaşmanın ilk dakikalarında Ahmed Kutucu’nun bulunduğu sol kanattan etkili gözüken Eyüspor’un hücumları kısa sürdü ve Trabzonspor oyunda dengeyi kurdu. Genelde orta alan mücadelesi şeklinde geçen ilk 45 dakikada iki taraf da gol bölgelerine girmede yetersiz kaldı. Açıkçası kalecilere fazla iş düşmezken, futbol adına ekran başındakiler de tribündekiler de temposuz futbol karşısında sanırım uyumuşlardır...

YENİLMEME DÜŞÜNCESİ

İkinci yarıda futbol adına sadece çaba vardı ama üretkenlik, gol pozisyonu adına fazla bir şey göremedik. Aslında iki teknik adam da bu karşılaşmada yenilmemeyi ön plana alan bir taktik üzerine kafa yormuşlar. Ve bu taktik tuttu. Yani ne şiş yandı, ne de kebap... Öyle bir maçtı. Bana göre bu maçı en çok hangi oyuncu istedi derseniz Cihan Çanak derim. Belçika’dan transfer edilen genç isim oyundan çıkana kadar sahada elinden geleni yaptı... Özetle dün gece ne kalecilerin ne de golcülerin gecesiydi... 90 dakika bir orta alan mücadelesinden sonra çıkan skor, bu futbolun hakkıydı.

Adana deplasmanına favori gitse de kafalarda soru işaretleri de vardı Galatasaray cephesinde. Şampiyonlar Ligi’ne veda edilmesinin camiada ve futbol kamuoyunda olumsuz yankıları takıma bu maçta yansıyabilirdi. Ancak öyle bir ilk yarı geçti ki Sarı-Kırmızılı ekip rakibin fahiş hatalarıyla farka koştu. Ev sahibi ekibin transfer yasaklı olması, ekonomik sıkıntıları modunu fazlasıyla düşürmüş. Oysa şimdiye kadar oynadığı 3 maçtaki futbolla Galatasaray’ı zorlar diye düşünmüştüm maç öncesi. Üstelik Okan Buruk’ın savunmada Jelert ve genç Metehan’a ilk 11’de yer vermesi rakip için bir avantaj olabilir miydi diye düşündüm. Ama Metehan ilk lig maçında ilk golün asistini yaparak iyi bir giriş yaptı Sarı-Kırmızılı formayla. İlk yarıda Galatasaray adına tek talihsizlik Icardi’nin sakatlanıp çıkmasıydı...

Halı sahaya döndü

Fark artınca Adana Demirspor’un da oyun disiplininden iyice kopması ve sayısız pozisyon vermesi maçın kalitesini oldukça düşürdü... Neyseki maça hareket lazımdı Halil Umut Meler VAR’dan devreye girip bir penaltı yarattı. Gerçekten Türkiye’de dünyanın en kötü VAR sistemi uygulanıyor. Şimdiye kadar çağrılan orta hakemler VAR’a karşı gelemiyor çok ilginç. Muslera penaltıyı kurtardıktan sonra deyim yerindeyse bir halı saha maçı izledik Adana’da. Düşündürücü olan kısa sürede Süper Lig’de müthiş ses getiren Adana Demirspor’un yaşadığı düşüş… Galatasaray eleştiri oklarıyla gittiği Adana deplasmanında çok rahat bir galibiyetle milli maç arasına girdi. Skor ve oyun kimseyi aldatmasın bir an evvel ihtiyaç olan transferler yapılmalı, sanırım bu konuda açıklamalar peşpeşe gelir. Bu kadar kolay geçen maçta Galatasaray’ın savunmada yaptığı basit hatalar konusunda Okan Buruk ne düşünüyor merak ediyorum. Başta Kerem Demirbay ve Abdülkerim olmak üzere bazı isimlerin lig performansları hiç de iyi durumda değil... Son iki sezonun şampiyonunun hem güçlü bir 11’i hem de güçlü bir kulübesi olmalı.

Trabzon’da öyle bir ilk yarı oynandı ki soyunma odasına 1-0 yenik gittiğimiz için mutlu olduk! St Gallen Avrupa’nın vasat kadrolarından birine sahip ama bizden daha iyiler. Nedeni bir oyun planları var, koordinasyon olarak hazırlar, birlikte oynama alışkanlıkları yani bir olur ezberleri var ve bunu sahada çok iyi uyguluyorlar. Dün gece ilk yarıdak İsviçre’deki maçın bütününde buldukları pozisyonun iki katını buldular. Sadece attıkları gol bile bizim savunma zaafımızı anlatıyordu. Açıkçası oyunun en azından bir tarafını iyi oynasak iyimser olabilirim. Ne hücumda ne de savunmada olmayınca ister istemez karamsarlık ağır basıyor. İkinci yarıya Avcı Cihan Çanak ve Malherio hamlesiyle başladı. Özellikle orta alanda Cihan’ın farkı hemen etkisini gösterdi genç yıldızın nefis şutunu kaleci kornere çeldi ve akabinde Enis’in nefis kafa golüyle 1-1’i ve de coşkuyu yakaladık. Trabzonspor adına dün gece şunu net gördük iyi bir tandem ve önlerinde Mendy ile Okay ikilisi vazgeçilmez isimler oldu.

Zenginlik yaratılamadı

Gördüğüm zaaf top rakipteyken özellikle kanatlardan rakibe çok geçiş vermemizdi. İkinci yarıdaki pozitif oyuna bakınca ilk yarıdaki negatif futbol bizim için bir kayıptı. Draguş ve Trezeguet ile tur için tüm ofansif hamleleri yapan Abdullah Avcı yine de rakip ceza alanında istediğimiz pozisyon zenginliğini yaratamadı son bölümde. Uzatmalara kalan karşılaşmanın kaderini penaltılar belirledi.

Şampiyonlar Ligi’ne girmek için evinde son kozunu oynayan Galatasaray’ın gerçekten işinin çok kolay olmadığını gördük. Dün gece çok net gördüğümüz bir şey vardı, oyuncu kaliten bu tarz maçlarda yetmiyor. İlk yarıda evimizde ilk ve tek net pozisyonu 35. dakikada Kerem ile bulmamız herhalde bizim adımıza bu yarının özetidir. Sahaya çıkan 11’e bakınca ofansif ama karşılığı yok. Açıkçası ilk 45 dakikanın 0-0 bitmesi bu futbolla bizim adımıza iyi bir sonuçtu. Mücadele eden tecrübeli bir kulüp olarak oyunumuz yakışmadı bize. İkinci yarı Okan Buruk’un hamleleriyle başladık ve iki yeni bek takıma monte edilirken, Barış Alper’i önde gördük. Bu oyun kurgusu tuttu ve istediğimiz baskıyı kurup çok önemli pozisyonlar bulduk. 75’te Okan Buruk, Mertens’i alarak tecrübesinden ve yaratıcı zekasından faydalanıp aradığımız golü bulmayı amaçladı.

Yönetimin eseridir

Bu tür takımlara erken gol atamadığınız zaman yüreklenir, oyundan çalar ve tahrik eder. Rakip, maalesef bunu yapıp oyunu germeyi hedefledi. Zaten bu da bir taktik olarak seçtikleri bir yoldu ve bu sinir bozukluğuyla son bölüme giren sonuca gitmek isterken panikledi ister istemez. Ve Icardi ile gole çok yaklaşmışken dönen topta yenik duruma düştük ve Şampiyonlar Ligi’ne veda ettik. Bu veda tüm eleştirilere kulak tıkayan ve kadro planlamasını yanlış yapan yönetimin eseridir.

Sezona iyi başlayan iki takım kozlarını Sivas’ta paylaştı. Maça baktığımızda ilk dikkati çeken iki teknik adamın da oyun planlarını uygulama açısından son derece kararlı olduklarıydı. Sivasspor yenilenmenin sancılarını oyun içinde çekiyor kısaca zamana ihtiyacı var. Eyüpspor ise Süper Lig’in yenisi olsa da oyuncuları bu ligin oyuncuları. Arda Turan göreve geldiğinden beri oyun anlayışından asla taviz vermiyor. Panik yapmayan bir oyun kurgusu ve çalışılmış organizasyonlar izledik konuk ekip adına. Ancak Eyüspor’un attığı tek gol bireysel bir çabanın eseriydi. Ahmet Kutucu’nun füzesi harika bir golle sonuçlandı. Sivasspor adına ilk yarıda sadece mücadele vardı ama 3.bölgede bir türlü etkili olamadılar, özellikle Manaj’ı topla buluşturmada sorun yaşayınca soyunma odasına 1-0 yenik gittiler.

Korumayı başardılar

Bülent Uygun’un sıkıntısı ilk yarıda olduğu gibi 3. bölgeye topu taşıyamamasıydı. Son bölümde Uygun’un hamlesi tuttu ama Berke’yi geçemediler. Eyüpspor risk alan Sivasspor karşısında önemli hızlı hücumlarla skoru yükseltebilecek gollük pozisyonlar bulsa da değerlendiremedi. 90 dakikayı özetlersek sahada mücadele gücü yüksek bir futbol ve oyunun başlarında attığı tek golü koruyup Sivas’tan 3 puanla dönmeyi başaran bir Eyüpspor izledik.

Trabzonspor özelinde değil bu görüşüm. Şöyle Avrupa kupasında oynadığımız maçlara bakıyorum futbolda. 2. sınıf rakiplere karşı doğru dürüst savunma bile yapamıyoruz. Oynattığı futbol, taraftar tarafından çok eleştirilen Abdullah Avcı, İsviçre’de sahaya sürdüğü 11’e bakarsak gerçekçiydi. Orta alanı Okay ve Mendy ile güçlü tutan Avcı, Balkan ağırlıklı isimleri tercih etmişti. İlk yarıya baktığımızda zaman zaman hücumlar yedik ama oyunun kontrolünü tutan ve rakip kalede etkili olduğumuz anlar oldu ancak final toplarında yeterli değildik. İkinci yarısı ilk yarıya oranla baskımızı artırırken öne geçecek gol pozisyonları yakaladık. İkinci yarısı ilk yarıya oranla baskımızı artırırken öne geçecek gol pozisyonları yakaladık.

Gücünü kabul ettirdi

90 dakikayı özetlersek Avrupa kupasında bu sezonki oynadığı maçlara bakarsak dün gece İsviçre’de etkili rakibine gücünü kabul ettiren bir Trabzonspor izledik. Özellikle Saviç-Denswill tandemini oturttuktan sonra Mendy gerçek yerinde performansıyla çok etkili oldu. Eksik olan neydi derseniz takım savunmasında iyi ama takım hücumunda aynı kalitede değildik. Bir talihsizlik olmazsa Trabzonspor, St.Gallen karşısında evinde kazanacağını ve turu geçeceğine inanıyorum.