‘’Güvenli liman Halil Umut Meler‘’
Meler, MHK’nın güvenli limanı gibi. Başarılı ya da başarısız olması fark etmiyor, sürekli zorluk derecesi yüksek maçlarda sahaya sürülüyor. MHK, derbide kendisi açısından en az sorun oluşturacak ismi atamış. MHK, bu hafta diğer maçlar için yaptığı atamalarında aşırı özensiz davranmış. Çok riskli atamalar yapmışlar. Performansı vasatı aşamayan isimlere görevler dağıtılmış. Zor bir hafta bizi bekliyor.
Beşiktaş'ın Fenerbahçe'yi pazar akşamı Vodafone Park'ta ağırlayacağı mücadeleyi yönetecek olan Halil Umut Meler, sürpriz bir atama değil. İsmini tahmin etmekte zorlanmamıştık. MHK’lar genellikle, derbiye düşündüğü ismi önceden planlar ve o hakeme sorun yaşamasın diye bir önceki hafta maç vermezlerdi. Meler, geçtiğimiz hafta Sivasspor-Karagümrük gibi MHK açısından çok önem arz etmeyecek bir maçta görevliydi. Buradan iki sonuç çıkartılabilir... İlki: MHK bu derbiye Meler’i düşünmüyordu, son anda kararını değiştirdi.
Her derbiye aday...
İkincisi: MHK’nın eli o kadar sıkıştı ki maçlara yeterli performans düzeyinde hakem bulamıyor ve tek bir hakemi bile kenarda tutacak lüksü kalmadı. Bana bu ikinci seçenek daha yakın geliyor. Meler, kariyerinde kısa sürede ciddi mesafe kaydetti. Şampiyonlar Ligi’nde düdük çalma başarısı gösterdi. Türkiye’de her derbiye aday olmaya başladı. Daha tecrübeli olan isimlere nazaran bagajı daha boş... Son zamanlarda Meler, MHK’nın güvenli limanı gibi. Başarılı ya da başarısız olması fark etmiyor, sürekli zorluk derecesi yüksek maçlarda sahaya sürülüyor.
Daha az tartışılacak...
Hakemlerin ağır eleştiri konusu olduğu şu dönemde, atamayı hatalı bulmak mümkün görünmüyor. MHK, kendisi açısından en az sorun oluşturacak ismi atamış. Çünkü performansı daha yüksek olan ve ismi açıklandığında daha az tartışılacak başka bir isim şu an için ellerinde yok!
‘’Fener'in penaltısı Serdar'ın sarısı...‘’
Dün akşam oynanan maç hakem ekibi açısından çok zor geçti. Oyun geniş alanda oynandı. Hakemler hem çok efor harcadılar hem de kritik kararlar vermek zorunda kaldılar. Maçın gidişatını etkileyen 2 önemli karar vardı. 61. dakikada Serdar Aziz ile Lima’nın kafa topu mücadelesinde, Lima ellerini ve kollarını kural dışı kullanarak Serdar Aziz’in kafasına bastırıyor. Serdar Aziz kafaya yükselemiyor. Bence bu pozisyonda Fenerbahçe lehine bir penaltı kararı verilmeliydi. 66. dakikada Gençlerbirliği’nin golünde ofsayt beklentisi vardı ancak Riva’da VAR’ın çizdiği çizgilere göre pozisyonda ofsayt olmadığını gördük. Çok kritik bir pozisyondu. İnsan gözünün fark edemeyeceği kadar ince bir pozisyondu. Bu çizgiler tüm dünyada kullanılıyor ve bu çizgilere inanmaktan başka çaremiz yok. 90+5. dakikada ise bu kez Serdar Aziz koluyla Lima’ya benzer müdahalede bulunuyor. Burada hakem pozisyonu değerlendirse, Serdar Aziz ikinci sarı kartla oyundan atılmalıydı.
‘’Faul ve kart hataları yaptı‘’
Dün akşam oynanan maçta Halis Özkahya’yı zora sokacak, maçın gidişatını etkileyecek kritik pozisyonlar yaşanmadı. Oyunun gidişatını etkileyecek önemli hakem kararları olmadı ancak Halis Özkahya maç içinde sonuca tesiri olmasa da faul ve kart hataları yaptı. İlk yarıda Henrique kart görmek için her şeyi yaptı ama görmedi. Hele bir pozisyonda Özkahya’nın kulübeyi uyarması sırasında, gelip hakemi kucaklaması ve Özkahya’nın bunu hoşgörüyle karşılaması inanılır gibi değildi. Sarı kart göstermek için başka ne gerekirdi anlayamadım. 35. dakikada Taylan’ın İlhan’a faulünde sarı kart yeterliydi. Taylan’ın kramponları rakibe dönük olsa da temas noktasında şiddet ve yoğunluk yüksek değildi. Bariz gol şansı da olmazdı. Çünkü İlhan henüz topa sahip olmadığı gibi sırtı da kaleye dönüktü.
‘’Beşiktaş'ın penaltısı verilmedi‘’
Dün akşam oynanan Başakşehir- Beşiktaş mücadelesinde hakemleri zorlayacak çok fazla sayıda pozisyon olmadı. Tek kritik an, 60. dakikada yaşandı. Başakşehir’den Rafael, ceza sahası içinde arkasında kaldığı konuk takımın golcüsü Cyle Larin’e çelme takarak düşürdü. Hakem Cüneyt Çakır, bu pozisyonda, ‘Devam’ dedi, VAR da devreye girmedi. Beşiktaş lehine penaltı verilmesi gerekenbir pozisyondu. Dün akşamoyunu Beşiktaş kazanamamış olsa bu mücadele, hakem üzerin den konuşulan bir karşılaşma olurdu.
‘’Gençleştirme, popülizm kurbanı!‘’
Dört zirve takımının maçına da 4 FIFA hakemi atanmış. MHK 30 haftada yeni bir söz söyleyemediğini ikrar etmiş, “Gençleştiriyoruz!” diye çıktıkları sezonda, sezon başı yok saydığı tecrübelilere bel bağlamış görünüyor. Liderin maçına Cüneyt Çakır atandı. Çakır’ın ligde hakem olarak görev yaptığı son maç yine bir Beşiktaş maçı. MHK’da atama prensibi falan kalmamış belli ki! Artık günü kurtarmaya bakıyorlar. Diğer yandan, Çakır, 15 günde 5. kez ligde görev alacak. MHK, Çakır’a 3 günde bir maç vermeye başladı. Arada yönettiği iki Avrupa maçını da hesaba katarsanız herhalde Çakır evine uğramıyordur.
Özkahya da farklı değil
Galatasaray maçına atanan Halis Özkahya için de durum farklı değil. 20 günde 5. kez görev alacak. Ligimizin en tecrübelilerinden. Doğruları yanlışlarından çok. Tecrübesi de işin içine girince bu maça atanmış ama bu sık frekansın fiziksel ve zihinsel yorgunluğunu da hesaba katmak lazım. Fenerbahçe maçına da bir diğer FIFA hakemi Abdulkadir Bitigen atanmış. Tecrübeli ve bu maçları daha önce fazlasıyla yönetti. Son yönettiği Fenerbahçe maçı, Fenerbahçe- Rizespor maçıydı. O maçta kazanmasına rağmen Fenerbahçeliler’in tepkisini çekmişti. Bu yönüyle atamayı eleştirmeyi doğru bulmuyorum. Her ne olursa olsun bir hakemi bir takımın maçlarından çok uzun süre uzak tutmak doğru değil. Günü gelince elbet o takımın maçına tekrar çıkmalı. Aksi halde maçlara hakem bulamazsınız.
‘’Tartışmayı önlemeliydi‘’
Dortmund atağında Haaland hem formasından çekildiği için hem de ayağına aldığı bir darbe ile yerde kaldı. Çakır, pozisyona 'Devam' dedi. Tam 1 dakika sonra Haaland bu kez topu ağlara gönderdi. Fakat golden önce Haaland rakibini iterek golü atmıştı. Doğru olarak iptal edildi. Öncesinde de gözden kaçmış olan bir penaltı vardı. Bu da göz ardı edilemezdi ve kurallara göre gol iptal edildiğine göre penaltı verilmesi gerekirdi.
VAR yardımıyla bu prosedürün işletilmesinde kurallara göre sorun görünmüyor. Ancak VAR uygulaması açısından burada çok ciddi bir sıkıntı var. Potansiyel bir penaltı beklentisini kontrol eden ve elinde güçlü emareleri olan VAR, maçın 1 dakika kadar oynanmasına ve bir golün atılmasına müsaade etmemeliydi. Protokolün kendisine verdiği yetkiyi kullanarak, oyunu ölü bir noktada durdurmalı, tartışmaların daha da büyümesini önlemeliydi.
‘’Diomande atılmalıydı‘’
Maçın 22. dakikasında sarı kartla cezalandırılan Diomande’nin, 28. dakikada bir kafa topu mücadelesinde, koluyla Sosa’nın yüzüne bir darbesi oldu. Bu net bir fauldü ve beraberinde sarı kartı da gerektirirdi. Daha önceden sarı kartı olan Konyasporlu oyuncu, bu dakikada 2. sarı kartı görerek oyundan atılmalıydı.
Penaltı yok
39. dakikada topa vurmak üzere ayağını savuran Milosevic’in ayağı Valencia’nın baldırına çarpınca yerde kaldı. Konyasporlular penaltı beklediler. Bence Valencia oyuncunun etki alanına girmemiş, ayağını savurduğu ayağın önüne doğru uzatmamıştı. Normal adım frekansında yere basmıştı. Konyasporlu oyuncu çaprazda kalan kaleye topu göndermek için ayağını daha geniş savurduğu için, Valencia’nın baldırına vurmuştu. Devam kararı doğruydu.
Skubic’e sarı gerekirdi
Pelkas’ın sakatlandığı pozisyonda Skubic rakibi görerek geliyor ancak Pelkas rakibini görmüyor. Dolayısıyla Skubic daha kontrollü davranacak taraftı. Burada Konyasporlu oyuncunun hareketinde kırmızı kartı gerektirecek bir durum yok ancak bu kontrolsüz müdahalesinin sonucunda bir sarı kart görmeliydi.
‘’Suat Arslanboğa standardını korudu‘’
Maçın hakemi Suat Arslanboğa uzatmalarla birlikte 100 dakikanın üzerinde oynanan maç süresince tutarlı bir yönetim sergiledi. Kartlarında ve faul değerlendirmelerinde maç boyunca standardını korudu. Son düdüğü çaldığında eleştirilecek ve maçın gidişatını etkileyecek bir kararı arkasında bırakmadı.
Maçın 47. dakikasında Nwakaeme ile Juanfran arasında kafa topu mücadelesinde, Nwakaeme’nin kolu rakibinin yüzüne kontrolsüz şekilde geldi ancak öncesinde ofsayt bayrağı kalktığı için hakem haklı olarak penaltı kararı vermedi. Fakat ofsayt kararına rağmen Nwakaeme kontrolsüz hareketin karşılığı olan sarı kartı görmeliydi.
Penaltı doğru
77. dakikada top önce Berkan’ın ayağından sekerek, koluna temas etti. Arslanboğa pozisyona devam dese de VAR müdahalesi sonrası penaltı kararı verdi. Her ne kadar top Berkan’ın ayağından sekse de kolları doğal konumda değildi. Ayrıca topa gelirken kollarını havaya kaldırarak risk almıştı. Verilen penaltı kararı doğruydu.