‘’İşte yeni MHK‘’
Dün itibariyle göreve başlayan kurul için, “Yeni” sıfatını kullanmak mümkün görünmüyor. Nedim Göklü haricindeki diğer üyelerin tamamı daha önce birçok kez o koltuklarda görev yapmıştı zaten... Bugün Türk hakemliğinin elde ettiği bir başarı ve kazanım varsa, bu başarıda dün görevlendirilen kurul üyelerinin katkısı ve emeği çoktur. Eğer Türk hakemliğinde bugün bir başarısızlık söz konusu ise bu başarısızlıkta, dün atanan kurul üyelerinin de bir o kadar kabahati vardır. Yeni Başkan Serdar Tatlı, hakemliğe uzun zaman önce veda etmiş kişileri tercih ederek kurulunu oluşturdu. Kurulunun yaş ortalaması 64! Kurul üyeleri ortalama 20 yıl önce hakemlikten ayrılmış isimler. Tek istisna 5 yıl önce hakemlikten ayrılan ve 51 yaşında olan Kamil Abitoğlu.
Takvim çok sıkışık
Tahmin ediyorum, Tatlı, kurul üyeleri haricinde dışarıdan profesyonel destek almak zorunda kalacak. Özellikle VAR konusunda donanımlı ve yeterli deneyime sahip bir kurul üyesi 8 kişi arasında yok. Zaman çok dar, takvim çok sıkışık... 15 gün sonra ilk düdük çalacak, lig başlayacak. Hakem kadrolarının belirlenmesi, seminerler, atletik testler, talimatlar ve değişen kuralların hayata geçirilmesi... Tatlı ve ekibini zorlu bir süreç bekliyor. Umarım uzun soluklu bir görev süreleri olur ve projelerini hayata geçirebilirler.
Serdar Tatlı - (Yaş 55, 2006’da bıraktı, 3.kez MHK’de)
Bundan 14 yıl önceydi. Benim de bulunduğum Bursa/Uludağ’daki sezon başı kampında sakatlanan Serdar Tatlı, atletik testi yarıda bırakmak zorunda kalmıştı. Sonrasında hakemlerin yer aldığı bir oturumda söz alarak: “Bu ayak artık beni taşımıyor” diyerek, hakemliği noktaladığını bizlere açıklamıştı. Henüz 40 yaşındaydı ve önünde 5 yılı vardı. Görev yaptığı süre içinde kamuoyu tarafından sert mizacı ve “güvenilir” kimliğiyle tanınmıştı. Daha önce iki kez kurullarda üye olarak yer alan Tatlı ilk kez “Başkan” sıfatıyla görev yapacak. 25 yıl aradan sonra, FIFA Kokardı takmadan başkanlık yapma başarısını gösteren, hakem kökenli olan ilk başkan olacak. 2006 senesinde Samsunspor-Fenerbahçe maçında oyundan attığı kaleci Kerem ile ilgili ek raporunda, hatalı bir kararla Kerem’e kırmızı kart gösterdiğini yazmış ve Kerem’in cezası kaldırılmıştı.
Metin Tokat - (Yaş 61, 2006’da bıraktı, 4.kez MHK’de)
Son 10 yılda 4.kez MHK koltuğuna oturacak. Uzun yıllar FIFA kokardıyla Avrupa’da boy göstermiş aynı zamanda uzun süre Hakem Derneği’nin Genel Başkanlığı’nı yaparak, hakemlere liderlik yapmıştı. 1997 yılında Van’da oynanan, Vanspor-Beşiktaş maçında Sergen’in serbest vuruşunda barajda Aykut’un topu koluyla kestiği ve yıllarca konuşulan maçın hakemiydi. En son Yusuf Namoğlu’nun kurulunda da Başkan Vekili iken, görevden alınarak yerine Bedri Dölkeleş getirilmişti.
Erol Ersoy - (Yaş 59, 2006’da bıraktı, 3.kez MHK’de)
Uzun yıllar göğsünde FIFA kokardı taşıdı. Daha önce Namoğlu’nun başkan olduğu iki kurulda da görev yapmıştı. 2001 yılında Galatasaray’ın Gençlerbirliği ile oynadığı maçta, Hagi’yi oyundan attığı maç hafızalardan silinmedi. Kırmızı kart sonrası Hagi’nin üzerine yürüdüğü, ayağına bastığı ve kendisine tükürdüğü gerekçesiyle Hagi’yi mahkemeye veren Ersoy; Hagi’nin 17 ay hapis cezası almasını (Sonrasında para cezasına çevrildi) sağlamış, kendisi de tazminat kazanmıştı.
Kadir Tozlu - (Yaş 64, 2002’de bıraktı, 3.kez)
Mersin’de yaşayan Kadir Tozlu, daha önce Namoğlu dönemlerinin ikisinde MHK üyesi olarak görev yapmıştı. Hakemliğinde yönettiği Siirtspor’un şampiyon olduğu İzmirspor-Siirtspor maçının tartışmaları uzun süre bitmemişti.
Mahmut Çetiner - (75 yaşında, 1990’da bıraktı, 3.kez MHK’de)
Hakemliği 30 yıl önce bırakan Çetiner, en son 2004 yılında Sabri Çelik komitesinde görev yapmıştı. Kurullarda eğitim yönüyle öne çıkan Çetiner’in oğlu Özgür Çetiner de uzun süre Süper Lig’de yardımcı hakem olarak görev yapmıştı. Serdar Tatlı’nın hakemlikte yükselmesinde Çetiner’in önemli rolü olmuştur. Kurulun en yaşlı üyesi olarak görev yapacak Çetiner başkan Tatlı gibi Urfalıdır.
Kamil Abitoğlu - (51 Yaşında, 2015’de bıraktı, 2.kez MHK’de)
Kurulun en genç üyesi. Daha önce Sabri Çelik kurulunda kısa bir süre görev yaptı. Yakın zamanda hakemliği bırakmış tek üye. Faal hakem jenerasyonuna hâkim, mevcut kadrodaki birçok isimle sahada ter dökmüşlüğü var. Kurul üyeleri içerisinde sayı olarak hakemlik tecrübesi en yüksek, Süper Lig’de en fazla düdük çalmış olan isim.
Hikmet Öksüzoğlu - (66 Yaşında, 1998’de bıraktı, 4.kez MHK’de)
Eski bir profesyonel futbolcu. Trabzon Sebatspor’da takım kaptanlığı yaptı. Futbolculuktan sonra başladığı hakemliği de 1998’de bıraktı. İki kitap yazmış, iyi bir Fizik Öğretmeni... Geçtiğimiz günlerde öğretmenlik mesleğinden emekli oldu. En son Müftüoğlu kurulunda görev yapmıştı. Bugüne kadar eğer istifa etmemişse; Öksüzoğlu’nun Trabzonspor’un kongre üyesi olması, MHK’nin yumuşak karnı olabilir.
Ahmet Erdoğan - (71 yaşında, 1994’de bıraktı, 2.Kez MHK’de)
Daha çok liglerde yardımcı hakemlik yapmış bir isim. Yusuf Namoğlu’nun hakemliği döneminde, kendisine çok sayıda yardımcı hakemlik yapmıştır. Bu yakınlığı sayesinde Namoğlu MHK’sinde görev alma şansı yakalamıştır. Bir dönem İstanbul Hakem Derneği şube başkanlığı yapmıştır.
Nedim Göklü - (Yaş 66 yaşında, 1997’de bıraktı, ilk kez MHK’de)
Urfa/Halfetili olan eski Süper Lig hakemlerinden Göklü, uzun yıllar Süper Lig’de gözlemcilik yaptı. İlk kez kurulda yer bulan Göklü, emekli bir Beden Eğitimi Öğretmeni ve eski bir profesyonel futbolcudur.
‘’MHK'nın şok istifasının perde arkası‘’
Son 1 ay içinde görüştüğüm TFF’de yetkili ağızların hiçbirinden ve yakın zamanda birkaç kez telefonla irtibat kurduğum, Zekeriya başkanın kendisinden istifayla ilgili bir sinyal almamıştım. Aksine tüm görüşmelerde gelecek yılla ilgili planlarından söz etti. Öyle ki MHK istifadan 48 saat önce, önümüzdeki sezon Süper Lig’de görev yapacak hakemleri belirlemek üzere sınav yaptı. Sınav sırasında hakemlerle yapılan görüşmelerde geleceğe yönelik planlamalar paylaşıldı. Bazı eski hakemler aranarak, önümüzdeki sezon için gözlemcilik görevi teklif edildi.
Hakemler belliydi
Dahası TFF sitesinde istifa haberi yayınlanmadan 2 saat önce MHK toplantı yapmış ve önümüzdeki sezon görev yapacak hakemleri ve gözlemcileri belirlemişti. Ne olduysa o “iki” saatte oldu ve Zekeriya Alp istifa etti. Elde ettiğim bilgilere göre Zekeriya Başkan’dan kuruluyla ilgili bir tasarrufta bulunulması ve ekibini revize etmesi istenmiş. Zekeriya Başkan da, “Ekibimle geldim, ekibimle giderim!” diyerek istifa etmiş.
Senaryo değişmez!
Her kurulda başkan hariç 8 üye var. MHK koltukları “devre mülk” gibi! Başkan ayrılırken, koltuğu bırakan üyeler; en çok 1 yıl sonra aynı koltuğa tekrar geliyor. Kısaca son 10 yılda 9 kurul değişse de aslında hake mliği yöneten kişiler çok değişmiyor. Einstein’in aynı şeyleri tekrarlayıp, farklı sonuçlar beklememekle ilgili meşhur sözünün yansıması gibi... Yine bir kurul değişikliğinin arifesindeyiz ve emin olun Türk hakemliğinde değişen hiçbir şey olmayacak. Senaryo belli. Ye ni kurul önceki kurullarda yer alan bir ismin başkanlığında kurulacak. Önce kamuoyunun ilgisine mazhar olacaklar. Ye ni kurul, Tü rk hakemliğini zirveye nasıl taşıyacağını, nasıl “yeni Cüneyt Çakırlar!” yetiştireceklerini bizlere anlatacaklar. Sezon başlayacak, maçlar gerilmeye başladığında hedef yine hakemler ve MHK olacak. “MHK istifa” sesleri yükselecek ve en çok 1.5 yıl içinde “MHK istifa etti” haberini TFF sitesinden tekrar okuyacağız!
‘’VAR, Bahattin Şimşek'i kurtardı‘’
Maçın hakemi Bahattin Şimşek, maç süresince kritik kararlar vermek zorunda kaldı. Önemli pozisyonlarda hatalı kararlar verdiğinde, VAR devreye girdi ve hakemi kurtardı. 15. dakikada Beşiktaş’ın Diaby’le kazandığı gol iptal edildi. Karar doğruydu. Diaby topu koluyla düzeltmişti. Burada hakemin eksiği Diaby’e sarı kart göstermemesiydi. 33. dakikada Gençlerbirliği golünün VAR yardımıyla iptali de doğruydu. Flavio’nun şutunda top barajın içinde bulunan takım arkadaşının koluna çarpmıştı Diaby, penaltıyı aldı 43. dakikada bu kez Beşiktaş’ın golü iptal edildi. Golden önce Diaby’nin eliyle topa müdahalesi hakemin gözünden kaçsa da VAR’ın gözünden kaçmadı. 51.dakikada hakemin penaltı kararında tartışılacak bir durum yoktu, karar doğruydu. Candeias net bir şekilde topu eliyle oynadı. 80. dakikada Beşiktaş lehine bir penaltı daha verildi. Hakemin kararına saygı duyuyorum ancak Diaby penaltıyı almak üzere gitmiş ve almış görünüyor
‘’İptal doğru penaltı yanlış‘’
Karşılaşmanın hakemi Koray Gençerler, oyunun ilk yarısında kritik bir karara imza attı. 22’de Adem’in golü, VAR müdahalesi sonucu iptal edildi. Yerinde ve doğru bir müdahaleydi. Beto’nun topa savurduğu ayağı ile topun arasına Adem, haksız bir müdahale ile ayağını koyuyor. Adem’in ayağını topa uzatması ve topla oynaması gerekir. Savrulan ayağın önüne blok olarak konulan ayak, ihlaldir. Hakemlerin kararı doğruydu. 47’de Galatasaray lehine çalınan penaltıda Atınç’ın Feghouli’ye küçük bir teması var. Penaltı diyene saygı duyarım ama bence bu itme, penaltı için yeterli bir itme değil. Penaltı vuruşunda kalecinin öne çıktığı gerekçesiyle tekrarı da talimata uygun.
VAR gereksiz müdahale etti
65’te VAR müdahalesiyle, Göztepe golü öncesi faul tespit edildi. Bir pozisyona faul diyebilmemiz için ihlali yapan oyuncunun en azından “Düşüncesiz ve tedbirsiz” davranması gerekir. Benim şahsi düşüncem Göztepeli oyuncu rakibini görmüyor ve hedefinde topu arkadaşına aktarmak var. Kalkan ayağını yere indirirken bir kaza meydana geliyor. Aksini düşünen de olabilir. Oyuncunun tedbirsiz ve düşüncesiz davrandığını iddia edebilir. Dolayısıyla böylesi tartışılan bir pozisyonda VAR gereksiz bir müdahale yaptı diyebiliriz.
‘’Performansı parlak değil‘’
MHK, mecburi ara sonrası, kalan 8 haftada bazı atama kriterlerini uygulamayacağını duyurmuştu. Aranın ardından 7 haftada 63 maçı tamamlamış olacağız. Bu maçların 30 tanesini -yani yaklaşık yarısını- sadece 6 hakem yönetmiş olacak. Halil Umut Meler, Yaşar Kemal Uğurlu, Fırat Aydınus, Atilla Karaoğlan, Ali Şansalan ve Cüneyt Çakır... MHK, bu olağandışı dönemde; hata da yapsalar, çok eleştirilecek maçlar da yönetseler, bu isimlerden vazgeçmedi.
Çok zorlanabilir
Bu hafta oynanacak derbide ligi sırtlayan (!) isimlerden Halil Umut Meler düdük çalacak. Meler’in pandemi sonrası performansı pek parlak değil. Vasat altı maçlar çıkartıyor. Belki de henüz yıpranmamış olan isminin avantajını kullanıyor, bu yüzden sık maç alıyor olabilir. Tansiyonun düşük olacağı yönünde bir beklenti olsa da maçın kolaya alınacak bir tarafı yok. Meler, son haftalardaki performansını bu maçta da sürdürürse, çok zorlanacağı kanaatindeyim. Bu hafta daha dikkatli olmalı ve tüm konsantrasyonunu ekibiyle birlikte sahaya yansıtmalıdır. Diğer maçlardaki hataları gündeme gelmemiş olsa da derbilerde en küçük hataya dahi tahammül olmadığını Meler, hatırından çıkartmamalıdır.
Maçlar 6’lı gruba
Haftanın diğer önemli maçlarında da yukarıda yazdığım 6’lı grubun hakemleri görevlendirilmiş, sürpriz yapılmamış. Bu 6’lı guruptan; geçen hafta sorunsuz maç yönetenler olduğu gibi, “Performansım yetersiz!” diye bağıranlar da vardı. Üst liglerimizin kadın hakemi Seçim Demirel 2015’de hakemliği bırakmıştı. O tarihten sonra ilk kez bir kadın hakem 1. Lig’de bayrak sallayacak. Kadın hakemimiz Mürvet Yavuztürk’ü tebrik ediyorum. İnşallah bu klasmanda kalıcı olur.
‘’Aydınus'tan kaçtı, VAR'dan kaçmadı‘’
Yeni Malatya-Beşiktaş karşılaşmasının hakem kararları açısından en önemli pozisyonu, ikinci devrenin hemen başında 48. dakikada yaşandı. Yeni Malatya kalecisi Farnolle’nin zamanlama hatası yapması sonucu, topa doğru hamle yaptığı yumruğu ceza sahası içerisinde yer alan Beşiktaş'tan Gökhan Gönül’e isabet ediyor. Bu net bir ihlal olmasına rağmen mücadelenin hakemi Fırat Aydınus’un gözünden kaçtı. VAR (Video Yardımcı Hakem) masasında oturan Alper Ulusoy’un müdahalesi ile doğru bir penaltı kararı verildi. Aydınus’un, VAR uyarısı sonrası kenarda pozisyonu çok kısa izlemesi de çok açık bir ihlali gözden kaçırdığının ispatı gibiydi.
‘’Penaltı doğru, Kırmızıyı atladı‘’
Hakem için stresi düşük ve çok fazla kritik pozisyonun yaşanmadığı bir maç oldu. 10'da Sivasspor lehine doğru bir penaltı kararı verdi. Ozan dikkatsiz şekilde topa doğru kayınca, topa temas edemedi ama o hızla rakibini düşürdü. 40'ta Sivasspor ceza sahasında, Appindangoye topu uzaklaştırdıktan sonra, Muriç ile çarpıştı. Bu pozisyonda penaltı yoktu, hakemin devam kararı doğruydu. 79'da Fenerbahçe’nin attığı golün ofsayt gerekçesiyle iptalinde hakemler yanılmadı. Yardımcı hakem acele ederek bayrağını pozisyon tamamlanmadan kaldırmıştı. Bu hatayı fark eden Palabıyık’ın bayrağı dikkate almadan pozisyon tamamlanana kadar beklemesi çok doğruydu. 88'de Hasan Ali topu bilerek eliyle oynadı. Sivasspor takımının umut vaat eden atağını önledi. Bu pozisyonda 2. sarı kartla oyundan atılması gerekirdi.
‘’İki penaltıyı es geçti‘’
Ligimizin tecrübesiz ama yetenekli hakemlerinden Atilla Karaoğlan’ın yönettiği önemli maçta, Karaoğlan ve ekibi kritik kararlar vermek zorunda kaldılar. 62’de Ankaragücü lehine verilen penaltıda, Karaoğlan yanılmadı. Emin’in, Scarione’ye müdahalesi net bir penaltıyı gerektiriyordu. Maç içinde sayısız penaltı beklentisi oldu ve Karaoğlan’ın devam kararları çoğunlukla doğruydu. 67’de Kitsiou’nun, Saracchi’ye koluyla yaptığı müdahale ve 76’da Emin’in Michalak’a ayağı kaydığı için yaptığı dikkatsiz müdahalede penaltı kararı verilse daha doğru olurdu.