‘’Nasıl bir planlama?‘’
Matematik hâla gruptan çıkabileceğimizi işaret ediyor. O nedenle iniş ve çıkışları bu kadar uçlarda yaşayan insanlar olarak motivasyonumuzu acilen yükseltmek zorundayız. Dün akşam sanki baştan kabullendiğimiz 'Bizden çok daha iyiler' görüşünü aşırı içselleştirmiş gibiydik. Çekya takımı gibi savunma yapar, Gürcistan takımı gibi de geçişlerle durumu idare edecektik. Hele bir de puan(lar) alırsak işimize bakarız mantığıyla sahadaydık. Bir kere bu orta alan kurgusuyla, daha da doğrusu dünkü üçlüyle oluşturduğumuz düzenle başarılı olma ihtimalimizin olmadığını görmek için ne kadar pratik yapmamız gerekiyor? Biz bu kurguyla Hakan Çalhanoğlu eleştirisi yapmaya, o da kulübünde başarılı olmaya devam edecek, öyle görünüyor. Klasik bir 9 numaramızın olmaması da sorunlarımızdan biri bence. Montella’ya, Çekya maçı öncesi şu soruları da sormak gerekiyor. Belki faydası olur.
Yeter ki inanalım
Turnuva oynayan bir takımın bu kadar kolay demoralize olması normal mi? Gol yedikçe devamının gelmesi doğal mı? Çekya maçına mağlup çıkmakla fark yemiş bir milli takım olarak çıkmak aynı mı şimdi? “Yorgun” Arda’yı on bir başlatmadık. Kenarda dinlendirip, fark yedikten sonra sahaya sürdük. Bu nasıl bir planlamanın ürünüydü? Portekiz’e karşı geriye düşmek normal, futbolda zaten bunlar var. Peki bu beklenen bir durumken, erken yenik duruma düşmüşken; ön alan baskısına hazır mıydınız? Gözüken o ki; o konuda da pek hazırlanmış gibi değildiniz. Şimdi Çekya maçı öncesi yapılacaklar belli. Biz bu gruptan çıkarız… Yeter ki inanalım…
Son soru: Montella’nın inişli çıkışlı da olsa bir tam sezon oynamış Uğurcan Çakır’ı değil de sezonda neredeyse hiç maçı olmayan Altay Bayındır’ı tercih etme gerekçesi ne olabilir?
‘’Hamleler skoru tayin etti‘’
Kötü oyuna rağmen son ana kadar kupaya uzanma şansı yakalayan Trabzonspor için Olimpiyat’ta alınan sonuç yıkım gibiydi. Böylesi bir kayıp sonrası yaşanan fiziksel ve ruhsal çöküntünün bu karşılaşmaya da yansımaları elbette beklenen bir durumdu.
Can derdinde bir Ankaragücü takımı, hedefsiz ve moralsiz bir Trabzonspor. Topa daha hakim bir Trabzonspor izledik maç başlangıcında. Daha kontrollü, daha çok bekleyen, diğer maçlardaki gelişmeleri, özetle ortamı adeta koklayan da bir Ankaragücü vardı ilk dakikalarda. Risk almaya pek niyetli gözükmüyorlardı. Stratejileri daha çok, bekleme üzerineydi denilebilir. Olasılık hesaplarının bu kadar yapıldığı bir son hafta uzun zamandır izlememiştim. Ankaragücü de diğer tüm küme düşme tehlikesi yaşayan takımlar gibi kontrollü ama golü de bir fırsat kollayarak bulma derdindeydi. Özellikle Bardhi’nin sakatlanıp oyundan çıkması sonrası gözle görülür bir momentum değişimi yaşandı...
Avrupa bileti...
Penaltı ile öne geçen Ankaragücü oyunda hakimiyeti de uzunca süre eline aldı. İki kez de öne geçmesini bildiler. Ancak koruyamadılar üstünlüklerini... Trabzonspor’un kenardan gelen hamleleri son derece başarılı oldu. Ankaragücü heyecan dozu son derece yüksek olan maçın içinde son ana kadar verdiği mücadele ile kümede kalmaya çalışsa da olmadı! Trabzonspor kötü geçen sezonu bir Avrupa bileti ile kapatmış oldu.
‘’Onuachu attı Trabzon durdu‘’
Uzunca bir süre lig üçüncülüğünü birbirine ikram eden, sonunda da Trabzonspor’un lig üçüncüsü olduğu iki büyüğün kupa finali müthiş tribünler önünde oynandı. İstiklal marşı hep bir ağızdan büyük coşkuyla okundu. Trabzonspor, Paul Onuachu’nun mükemmel tek kişilik resitaliyle öne geçti.
Geçtikten sonra da olan oldu. Trabzonspor durdu, Beşiktaş bu sezon oynadığı belki de en iyi oyununu rahat rahat sergilemeye başladı. Formsuz gözüken tüm oyuncular formda, takım bütünlüğü, oyun organizasyonu eleştirilen Beşiktaş takımı bambaşka bir görüntüyle sahneye çıktı.
Beşiktaş mı iyiydi, Trabzonspor’un oyunu mu buna izin verdi, kararı siz verin artık. Evet Trabzonspor’da kadro temaslı oyuna izin vermiyor. Kadro sil baştan da yapılacak, buraya kadar tamam. Ancak ilk golü attıktan sonra bağıra bağıra gelen penaltı pozisyonu, Beşiktaş’ın daha da artan özgüvenine rağmen oyuna 2-1 olana kadar kenardan müdahale gelmemesi ilginçti.
Onuachu indiriyor ama
Sonradan gelen değişiklikler cansuyu olduysa da bu kez talihsiz gol tüm hayalleri de yıkmış oldu. Haftalardır eleştirdiğimiz oyundan bir kupa yine de çıkabilirdi. Şu kadarını söyleyeyim maçın özeti olsun. Onuachu’ya uzun oynanıyor, öyle ya da böyle o top o bölgeye iniyor. Ama orada bir tane arkadaşı olmuyor. Kaybetmen normal. Kazanmak için daha fazlası lazımdı.
‘’Favori yok ama... ‘’
Trabzonspor’un İstanbul’daki evi gibidir Olimpiyat Stadı... Yıllardır türlü vesilelerle gelir, şöyle bir havalandırır, gider! Özellikle bu stadyumda oynadığı finallerle, kazandığı kupalarla Trabzonspor taraftarlarının hafızalarında hep kazandıran mekan gibi görülmüştür. Bugün bir kez daha tereddütsüz “Olimpiyat’ta oynayalım” denilmiş, Beşiktaş’ın bir İstanbul takımı olmasına rağmen tarafsız saha şehir kavramına farklı bir anlam getirilmiştir.
Onuachu’nun maçı olabilir
Böylesi bir sezonu her iki takımın da kupayla kapatma arzusu ortaya çok güzel, heyecanıyüksek bir karşılaşma çıkaracak. Trabzonspor tam kadro, en ideal kadro, en formda oyuncularıyla sahada olacak. Başakşehir önünde verilen sınav mükemmeldi. Adeta kupanın prova maçı gibiydi. Stratejik bir üçüncülük maçı, ortaya konan futbol aklı ile final havasında oynanmıştı. Rakibi Beşiktaş bol rotasyon yaparken, Trabzonspor’un bu son üst düzey antrenmanı Trabzonspor’u daha da dinamik hale getirmiş olabilir. Her iki takım için de kupa müthiş bir motivasyon. Trabzonspor rakibine göre biraz daha iyi bir sezon yaşamışken yine de derbilerin favorisi olmaz demek en doğrusu. Trezeguet’nin dönüşü, Visca Menuier’in uyumu Onuachu’yu kupa finalinin altın adamı yapabilir. Beşiktaş’ın formsuz gözüken ama bu tip maçları iyi oynayan oyuncuları var.
En önemlisi hoca farkı
Haliyle kolay maç olmayacak her iki takım adına. Ancak şunu büyük bir fark olarak görüyorum. Abdullah Avcı, bu tip maçları çok oynamanın verdiği deneyimleriyle kenarda daha etkili işler yapabilir. Güzel bir final, güzel oyunlar, kazananın alkışlandığı, hakemin konuşulmadığı bir gece olsun.
‘’Final öncesi gövde gösterisi‘’
Kupa finali öncesi oynayabilecek en zor takımlardan biriyle büyük bir taktiksel mücadeleye girişildi. İyi bir Başakşehir takımı izliyoruz ve asla bulundukları yere tesadüfen yerleşmediler. Korakor bir oyun başlangıcı yaşanınca bu maçtan kolay kolay gol çıkmaz dedik. Ancak Trabzonspor’un ustaları öyle bir dakikada ortaya çıktılar ki şapka çıkarılacak bir gole imza attılar. Tribünlerde ve ekranları başında olan birçok isim Onuachu’nun hem güzel golüne hem de yüksek aidiyetle mücadelesine tanıklık etti. Dev adamı durdurmak için fizik kuralları çoğu kez ihlal edildi. Uğradığı fauller ve sertliklere karşı yılmadan karşı koyup, ön alanda korner bayrağına doğru rakiplerini kovalamaya devam etti. Sonra belki de veda maçlarını oynadığı Trabzonspor’da alkışlarla yerini Enis’e bıraktı. Kupa finali öncesi zor rakibe karşı adeta üçüncülük için final de oynamış oldu Trabzonspor. Elbette yoruldular. Ancak taktik disipline bu kadar sadık, sert ve temaslı oynayan bir rakibe karşı mükemmel bir final antrenmanı da yapmış oldular.
Hazırlık böyle yapılır!
Kafalar kupa finalinde hem kaybetmemek hem kazanmak hem sertliklere temasla ve aynı dozda yanıtlar verebilmek son derece önemliydi. Prestijli bir oyun, kupa finali öncesi gövde gösterisi, ligde de üçüncülük... Abdullah Avcı hem elindeki en ideali sahaya sürdü hem de en idealiyle alkışlık mücadele ve oyun çıkardı. Kupaya hazırlık da böylece mükemmel şekilde yapılmış oldu. Daha ne olsun!
‘’3.’lük için final maçı‘’
Şu 6 günlük süreç Trabzonspor için sezonun en kritik dönemi olacak. Ligin sonu geldi ve üçüncülük bu maçın sonucuyla belirlenebilir. Perşembe günü oynanacak karşılaşmaya da yıpranmadan çıkmak gerekiyor. Maç sonunda sonuç üzerinden gerek fiziksel gerekse de zihinsel anlamda güçlü kalabilmek çok önemli. Kupa finali öncesi ufak tefek rotasyonlar görebiliriz. Ancak Trabzonspor kadrosu rotasyonlara olumlu yanıt veren bir ekip değil. Haliyle tam kadro çıkıp lig üçüncülüğünü cebine koyması ve dinlenme için yeterli sürenin de olacağı hesaba katılmalı diye düşünüyorum. Başakşehir Çağdaş hocayla iyi işler yaptı ve alt sıralardan aldığı takımını Avrupa potasına taşıdı. Lig üçüncülüğü gibi prestijli bir sırayı kapmak isteyecektir. Güçlü, motivasyonu yüksek bir Başakşehir karşısında koltuğunu bırakmama adına kafasında kupayı bir tarafa bırakmış Trabzonspor başarılı olabilir. Abdullah Avcı deneyimli ve bu tip stratejik maçları iyi oynayan bir teknik adam. Avantajını rakibine kaptırmamak adına en doğru oyunu ve kadroyu tercih edecektir.
En önemli koz Onuachu
Oynanmamış ilk maç en önemli maçıdır takımların. Trabzonspor açısından iki maçı da dinamik oynamak için gerekli dinlenme süresi de olduğuna göre tam kadro sahaya çıkılmalı. Eğer bugünden kupayı düşünürse, her iki maçta da hayal kırıklığı yaşanabilir. Fiziksel yıpranmanın 5 günde iyileşmesi mümkün. Ama mental yıpranma için süre verilemez. Onuachu en büyük silahı olur Trabzonspor’un.
‘’Akıllarda Türkiye Kupası finali‘’
Kupa mesaisi sonrası oynayabileceği en iyi rakiple oynadı Trabzonspor. Karşılaşmanın erken dakikalarında buldukları gollerle de düşük olan riski, sıfır riske dönüştürüp maçı tamamlamasını bildiler. Onuachu gibi bir golcüden “Çok daha uzun süre, çok daha fazla maçta faydalanabilseydik” diye düşünerek bir kez daha hayıflandı Trabzonsporlular. Gelecek sezon planlamasında ne yapıp etmeli, kadroda tutmalı Trabzonspor Onuachu’yu... Visca asistleriyle geceye damga vururken, sezon bitimine doğru yükselen performansıyla dikkat çekti. 3 gol atanın topu evine götürdüğünü biliyoruz. Bence 3 asist yapanın da benzer şekilde bir ödülü olmalı ve o toplardan biri asist yapanın evine kargoyla gönderilmeli. Küme düşmüş olmalarına rağmen asla vazgeçmemiş İstanbulspor, dün yine gücü nispetinde çok iyi mücadele etti. Trabzonspor ise rakibine karşı bariz bir güç ve kalite farkı olmasına rağmen önce işi sağlama aldıktan sonra ekstra performans üretme ihtiyacı duymadı. Böyle düşünüldüğünde maça dair söylenecek çok söz kalmıyor...
Bu bir gerçek
Trabzonspor’un ve Trabzonsporlular’ın aklında Türkiye Kupası finali var... Bu bir gerçek... Ancak bu kayıp sezonu lig üçüncüsü bitirmek de prestijli bir durum olacak. Sanıyorum kupa finali Abdullah Avcı’nın şu son dönemde en çok odaklandığı konu. Pepe yine bizim idrak edemediğimiz gerekçelerle Abdullah Avcı tarafından sahaya sürüldü. Kupa finalini büyük oyuncularla oynamak, kazanmak istiyor olabilir. Başka izahı yok bu tercihin!
‘’Sırada kupa var‘’
Trabzonspor mükemmel bir ikinci yarı performansıyla finale adını yazdırmasını bildi. İlk yarısı karşılıklı son derece etkisiz ama anlaşılabilir bir oyunla bitirildi. Ne Karagümrük’ün dezavantajlı ilk maçı ilk dakikalarda eşitlemeye niyeti vardı ne de Trabzonspor’un risk almaya. Keyifsiz ve yoklama ile geçen koca yarı sonrası ufak ufak risk alan Karagümrük’te çözülmeler özellikle Trabzonspor’a yapamadığı kenar organizasyonlarını yapma imkanı da verdi. Menuier mükemmel bir asitle arkadaşı Onuachu’yu kaleciyle burun buruna bıraktı adeta. Harika bir dokunuşla hem rakibinin hem de aslında oyunun tamamının kilidi de açılmış oldu Olimpiyat Stadı’nda. Goller son derece organize, son derece net ve temiz pozisyonlarla geldi. Trabzonspor müdavimi olduğu Türkiye Kupası’nı bir kez daha müzesine taşıyabilmek adına ihtiyacı olan skoru da morali de İstanbul’dan alıp Trabzon’a döndü. Onuachu’nun sakatlığı moralleri bozsa da yerine giren eskilerin gol kralı Umut Bozok’un penaltı ve yine mükemmel bir golü geceye damga vuran bir başka konu oldu.
Turnuva hocası...
Daha da önemlisi penaltının arkadaşlarınca Umut’a bırakılması idi. Bardhi büyük karakter olduğunu bir kez daha gösterirken Karagümrük’ün özellikle ilk golden sonra hızlı bir şekilde “Lig gerçeklerine dönüşü” dikkat çekti. Turnuva takımı ve turnuva hocası birlikteliği finali getirdi. Şimdi sıra kupada.