Arama

Popüler aramalar

‘’Sanki 10 kişi kalan Cim Bom’du‘’

Gergin bir başlangıç sarı kartların havada uçuştuğu maçta kırmızı kaçınılmazdı. Djiku gibi tecrübeli bir oyuncu sarı kartı varken yaptığı acemice faul ve gördüğü kırmızı kart takımı adına işler iyi giderken büyük bir darbeydi. Aslında oyun olarak Fenerbahçe müthiş etkili bir ilk yarı oynadı ve Galatasaray‘a yaptığı baskıyla hataya zorladı tek yapamadığı son vuruşlardı. Rakip 10 kişi kalmasına rağmen koskoca 45 dakikada Barış Alper’in yakın mesafeden kafa vuruşu ile kaçırdığı gol pozisyonundan başka bir notumuz yoktu ev sahibi adına. Özellikle orta alanda Mertens ve Kerem Demirbay bütün yükü Torreira’ya yıkarak adeta sahada saklandılar. İcardi ve Ziyech de iyi marke edilince tek hücum kozu Barış Alper’di Galatasaray‘ın. Okan Buruk’un ekibi tek bir şut atmadan soyunma odasına giderken rakibine de birçok gol pozisyonu verdi. Kaybedecek bir şeyi olmayan ve kazanmaya oynayan Fenerbahçe 11 kişiyken de 10 kişiyken de baskılı ve akıllı sahaya iyi yayılan bir futbol ortaya koydu. Özellikle Fred’in kaçırdığı gol inanılmazdı kendisi dahi inanamadı vuruş sonrası topun dışarı gitmesine. Okan Buruk geçen hafta Karagümrük karşısında düştüğü çaresizliği bu maçta da ilk yarıda da tam manasıyla yaşadı diyebilirim. Zaten ilk yarı istatistikleri her şeyi fazlasıyla gösteriyor. İkinci yarısı gerçekten Galatasaray adına korku filmi gibiydi. Sanırım beraberliğin yetecek olması ev sahibi ekibi fazlasıyla rehavete kaptırmış. Sanki sahada 10 kişi oynayan Fenerbahçe değil Galatasaray diyebiliriz rahatlıkla. Çünkü Sarı-Kırmızılı ekipte Fenerbahçe’nin baskılı oyunu karşısında sahada yoktular.

Sezon sonuna yakışmadı

Duran toptan gelen golle öne geçen Fenerbahçe gerçekten bu maça çok iyi hazırlanmış ve kazanmak için ne gerekiyorsa sahaya yansıtmayı başardılar. İsmail Kartal belki de sezonun en iyi futbolunu bu maçta oynattı takımına. Livakoviç belki de Türkiye’deki en rahat maçını dün gece Rams Park’ta oynadı bana göre. Okan Buruk 80 dakika Köhn’e nasıl tahammül etti anlayamadım bütün atakları o bölgeden ve gol yedikten sonra değiştirebildi. Buruk son bölümde bütün tuşlara bastı ama artık çok geçti. Şampiyonluk için hala bir puan yetiyor olabilir ama bu sonuç ve oyun sezon sonunda yakışmadı. İsmail Kartal ve öğrencileri bu dalgalanmalar içinde müthiş bir oyun sergilediler, kutlarım.

20 Mayıs 2024, Pazartesi 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Gaziantep, Karagümrük'ü yaktı‘’

Gaziantep’te kelimenin tam anlamıyla iki takım için de ölüm kalım maçıydı. Ev sahibi için yenilmemek bir nebze teselli olurdu ama Karagümrük ligde kalmak için mutlaka kazanmak zorundaydı. İlk yarıda daha etkili daha topa sahip olan taraf Karagümrük bu baskısına rağmen pozisyon bulmakta çok zorlandı. Gaziantepspor ise hızlı hücumlar denedi ama etkili olamadı. Ev sahibi için Draguş gibi bir golcünün cezalı olması böyle kritik bir karşılaşmada çok önemli bir eksikti. Aslında öyle gergin bir ortam ki futbolcuların üzerindeki baskı gerçek kalitelerini sergilemede engeldi adeta. Açıkçası kozlarını hamlelerini ikinci yarıya bıraktıkları kısır bir ilk yarı izledik Antep’te. İkinci yarıya golle başlayan Gaziantep psikolojik üstünlüğü de alan taraftı.

10 kişi kaldı ama...

Savunmadan gelen Ertuğrul kafa ile takımını öne geçirirken rakip stoper Cecherini ise yaptığı sert faulle kırmızı kart görüp takımını 10 kişi bıraktı. İtalyan oyuncu böyle kritik bir karşılaşmada sorumsuzca davranarak Karagümrük’ün kaderiyle oynadı. Ancak 10 kişi ile daha organize olan bir Karagümrük, Tolunay Kafkas’ın da yaptığı değişikliklerle aradığı golü de buldu ve Markao’nun uzaklardan sert şutu ile beraberliği yakaladı. Son bölümde iki takım da kazanmak için risk aldı ve bol pozisyonlar izledik. Hayati 3 puanı alan ise Jevtovic’in golüyle Güneydoğu ekibi oldu. Son sözü ise Jamiro söyledi: 3-1.

19 Mayıs 2024, Pazar 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Son söz Aslan'ın‘’

Bitime 3 maç kala zirve yarışında 6 puan farkla çıktığı Karagümrük maçında, Galatasaray’ın ilk yarı performansı belki de sezonun en kötüsüydü. Karagümrük akıllı savunma anlayışıyla rakibinin oyun kurmasını engellerken, ani ataklarla da önemli gol pozisyonları yakaladı. Gerçekten tempo yapamayan, rakibinin baskısını kıramayan Galatasaray’ın bu futboluyla skor üretmesi çok zordu. Sadece Ziyech üzerinden tehdit etme çabası da yetersiz kalınca her şey Karagümrük’ün istediği gibi gitti. Mendes’in şok golü zaten geliyorum dercesine bir goldü. Ardından Ziyech’in kaçırdığı mutlak pozisyonun ardından Sarı-Kırmızılı ekibin bu sezonki kurtarıcı ismi sahneye çıktı. Mertens’in asistinde Barış Alper harika yükseldi ve takımını beraberliğe taşıdı. İlk yarıda özellikle Galatasaray‘ın zayıf bölgesi Köhn’ün olduğu taraftı, Abdülkerim’in de düşük performansı eklenince Karagümrük oldukça etkili oldu. Açıkçası ilk yarı Galatasaray adına gol haricinde yazılacak iyi bir not bulamadım. Karagümrük ise dersini iyi çalışmış ve az pozisyon verdi ve rakibini bozarak oyunu domine etmesini önledi. İkinci yarıda biraz daha Galatasaray‘ın etkili olduğunu söylebiliriz. Ancak Okan Buruk’un kafasında hamleleri vardı belki ama kilitlenen bir oyun vardı sahada. İşte böyle durumlarda birilerinin sahne alması lazım kötü giden işleri düzeltmek için. Ve ilk goldeki ikili bu sefer rolleri değişti ve Mertens tarihi bir gole imza attı takımını öne geçirmeyi başardı.

İpler Cim Bom’da

Tabii ki bu golde Barış Alper farkı ortaya çıktı genç yıldız inanılmaz bir top takibi ve zor pozisyonda yaptığı asist çok değerliydi. Ancak Karagümrük yenilgiyi kabullenmedi ve Markao ile beraberliği buldu. Aslında 90 dakikaya baktığımızda Galatasaray’ın rehavet değil ama gergin her zamanki futboluna göre tutuk olduğunu ve sonlandırmada rakip ceza alanına girmede düşük bir performans gösterdiğini söylemek mümkün. Yine de kötü bir gününde olmasına rağmen kazanan takım olmak çok önemli. Oyuna sonradan giren Berkan ilk Süper Lig golünü öyle bir günde attı ki tarihe geçti. Artık ipler Sarı-Kırmızılı ekibin elinde bundan sonra son sözü söylemek Rams Park’a kaldı diyebiliriz.

13 Mayıs 2024, Pazartesi 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Hezimet‘’

Finale çıkacak ve Beşiktaş’ın rakibi olacak 2. takımın belli olacağı mücadelede ilk yarı futbol adına çok kısırdı. Tolunay Kafkas’ın sahaya sürdüğü Karagümrük 11’i beklenen bir 11 değildi. Özellikle önemli oyuncuları kulübede görünce sanırım Karagümrük’ün önceliği kupa değil ligde kalmak olduğunu söyleyebiliriz. Tabii ki bu kulübün bir stratejisi olabilir ve saygı duymak gerekir. Bir taraftar da kupada final oynamak kupaya uzanmak süper kupa oynamak gibi bir çok güzel duyguyu da gözardı etmek mümkün mü! Tabii ki bunlar bizim yorumlarımız ama dikkat çekici bir değişiklik ister istemez bu yorumu bize yaptırdı. Ancak sahaya döndüğümüzde mücadele eden bu hibrit kadro Trabzonspor karşısında kulübedekileri aratmadı ve Trabzonspor’a pozisyon vermedi üstelik az ama net bir kaç gol pozisyonu da buldu. Sonuçta ilk yarı adına izlediğimiz Karagümrük bize Tolunay Kafkas‘ın bir bildiği varmış dedirtti. İkinci yarı futbol adına biraz kımıldama olunca goller de geldi. Meunier’in nefis asistini Onuachu gole çevirince Trabzonspor’un final kapısı da açıldı. Tolunay Kafkas yenik duruma düştükten sonra üst üste hamlelerini yapsa da artık çok geçti çünkü rakip momentumu yakalamıştı. Nitekim sonrasında üst üste gelen gollerle farka giden Trabzonspor ilk maçtaki skor avantajıyla geldiği İstanbul’da çok rahat bir galibiyetle Beşiktaş’ın rakibi oldu.

Tek taraflı üstünlük

Açıkçası yarı finalde bir sürpriz olur mu diye beklenti içinde olanlar yanıldı. Aslında bizi yanıltan Trabzon’dan tek farklı yenilgi ile dönen rövanşta böyle bir anlayışla sahaya çıkan Karagümrük’tü. Tabii ki Trabzonspor özellikle ikinci yarıda rakibini adeta sürklase edip hezimete uğratarak geceye damgasını vurdu Bordo-Mavililer. Karadeniz ekibinde Onachu’nun golü attıktan sonra sakatlanıp sahayı terketmesi dün geceki sevince burukluk kattı. Gecenin özeti daha çekişmeli daha güzel bir yarı final bekliyordum ama öyle olmadı. Özellikle ilk yarısı çok kötü ikinci yarısı da tek taraflı Trabzonspor’un üstünlüğüyle geçen bir 90 dakika izledik.

09 Mayıs 2024, Perşembe 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Disiplin ve istek‘’

Şampiyonluk yolunda ligin sonuna doğru asla hata yapmak istemeyen Galatasaray dün gece Rams Park’ta çok disiplinli ve istekliydi. Kazanan 11’i bozmayan Okan Buruk açıkçası moralli ve üst sıraları hedefleyen Sivasspor karşısında sadece oyuncu kalitesiyle değil oyunla da kazanmanın gerektiğini düşünüyorum gösterdi. Çünkü Sarı-Kırmızılı ekibin içerde dışarda seriyi sürdürürken genelde yıldızların devreye girdiğini görüyorduk. Dün öyle bir ilk yarı izledik ki yine ustalar devreye girdi ve iki şık gol vardı ama futbol olarak da Sivasspor’a adeta nefes aldırmadan soyunma odasına gitti Okan Buruk’un öğrencileri. Özellikle Kerem Demirbay’ın diri ve güçlü hali Torreira‘yı da orta alanda çok rahatlatıyor. Dolalayısıyla iki beki ve iki ön hücumcusuyla atletik bir yapı ve sert savunma iki güzel gol net bir ilk yarı üstünlüğü sağladı... İkinci yarının başında gelen Sivasspor golü acaba maça denge gelir mi dedirtti ama İcardi ve Ziyech üst üste attıkları nefis gollerle işi şansa bırakmadılar. Dün gece Galatasaray tribünleri sanırım sezonun takımları adına en güzel maçlarından birini izledi. Oyunun her dakikasında 4-1 öndeyken bile sanki maç 0-0 mış gibi oynayan bir Galatasaray izledik. Gerçekten sezonun sonlarında sahada bu kadar diri ve motive olmak çok çok önemli Galatasaray adına.

Yetersiz kaldılar

Sivasspor’u daha etkili ve güçlü bekliyordum ancak oyun olarak çok yetersiz kaldılar. Özellikle Manaj havalanmış her topta elleri havaya kalkıyor. Oysa mücadeleci ama iki ağır Galatasaray stoperleri karşısında golü düşünmesi gerekirken hakemle oynamaya çalıştı. Açıkçası bu sezon büyüklere çelme takan Sivasspor’dan eser yoktu. Okan Buruk son bölümde farka gittikten sonra değişiklik hamlelerini yaptı ve artık hem liderlik hem de averajı da devreye soktuğunu gösterdi. Birbirinden güzel gollerle adeta Rams Park’ta bir futbol resitali veren Galatasaray 3 puanı alırken Sivasspor’a ağır bir yenilgi tattırdı...

06 Mayıs 2024, Pazartesi 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Kupa öncesi büyük moral‘’

Sanırım bu sezonki kadar ilk 3 ve 4. sıranın, takımlar tarafından birbirlerine ikram edildiği bir yıl olmamıştır. Dün gece de İstanbul’da öyle bir maç izledik ki oldukça can sıkıcıydı. Özellikle ilk yarıda Rizespor attığı golün haricinde hiç bir varlık göstermeden soyunma odasına 1-1’lik beraberlikle gitmenin mutluluğunu yaşadı! Beşiktaş açısından evet, bir çok isim sakatlık ve cezası nedeniyle kadroda yoktu; bunlar kabul edilebilir mazeretler diyebiliriz. Ancak elde kalan isimlerin de geleceğe dönük Beşiktaş için bir değer olduklarının farkına varması ve sahaya fazlasıyla ağırlıklarını koyması gerekirdi. Gördüğümüz kadarıyla Beşiktaş’ta sadece yönetimsel değil futbolcuların da kafaları karışık gibi.

Rize iyi değildi

İkinci yarıya baktığımızda daha istekli bir Beşiktaş vardı. Ghezzal’ın eski günlerini hatırlatan nefis asistinde Rashica’nın zor pozisyonda vurduğu kafa, Rizespor kalecisi Tarık’ın hatasıyla birleşince skor 2-1’e geldi. Ancak bu öne geçiş fazla sürmedi. Attıklarının benzeri ve bir duran toptan kafa golü ile topu ağlarında gördü Beşiktaş. Rizespor’un bu sezon deplasman karnesine baktığımızda gerçekten en başarısız ekiplerden biri. İlhan Palut iç sahadaki performansı dış sahaya yansıtamıyor. Skordan ziyade bunu oynanan futbola bakarak söylüyorum. Açıkçası Beşiktaş’ı bu kadar eksikle yakalamışken mental olarak yaralı bir rakip karşısında daha diri, daha etkili bir Rizespor olmalıydı bence. İyi oynamadıkları gibi puan da alamadılar. Beşiktaş’a gelince; önlerinde hafta içi bir kupa rövanşı var. Artık tek hedef Ankaragücü’nü eleyip finale çıkmak ve oradan da kupaya uzanmak. Son dakika galibiyeti elbette moral olacaktır. Artık acısıyla tatlısıyla Beşiktaş böyle bir sezonu geride bırakmak üzere. Umarım yaşananlardan iyi dersler çıkarılır...

04 Mayıs 2024, Cumartesi 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’Aslan nefes aldı‘’

Van anhold, Kazım Can, Angelinho ve D. Köhn koskoca Galatasaray bir Sol bek bulamaz mı gerçekten inanılır gibi değil. Dün gece de en yumuşak karnıydı herkesin görüp de transfer komitesinin bir göremediği bu zafiyet. Deyim yerindeyse bu bölge koridor olurken Okan hoca nasıl izledi anlayamadım sanırım nasıl olsa Muslera var dedi herhalde!

Sıcağın etkisi mi öyle bir ilk yarı izledik ki tempo bir çıktı bir indi. Hikmet Karaman rakibinin oyun kurmasına izin verirken kapılan toplar üzerine planını yapmış ve özellikle savunma zaafı yüksek olan Köhn’ün bölgesini tercih etmiş. Gerçektende tecrübeli hoca bu bölgeden Galatasaray kalesini önemli ataklarla zorladı. Şöyle bir baktığınızda Ziyech, Icardi, Barış Alper’in düşük performansları ilk yarıdaki gol kısırlığının sebebiydi. Sadece Mertens’in çalışkanlığı oyun zekası ve isteği bir yere kadar dedirtti. Adana Demirspor savunmada açıklar verse de hücuma çok adamla çıkarak Galatasaray defansına zor anlar yaşattı ancak her zamanki gibi Muslera faktörü gole izin vermedi. Bir anlamda özellikle son haftalarda iyi oyun olmasa da kalitesiyle skoru bulan Galatasaray bu yarıda o kalitenin devreye girememesi Okan Buruk’un hesaplarını bozdu diyebilirim.

Koruma ve bozma...

İkinci yarı Alanyaspor maçını anımsatan başlangıçtı Galatasaray adına. Nitekim iyi oyun beklenirken kaliteli solaklar sahne aldı önce Ziyech sonra Kerem Demirbay skoru 2-0 yaptı ve takımlarına nefes aldıran isimler oldular… Rahatlayan konuk ekip biraz daha topu kendinde tutarak rakibin tempo yapmasını önlemeyi amaçladı. Son bölümde iki teknik adamın da oyuncu hamleleri vardı skoru koruma ve bozma adına. Son zamanlarda galibiyetlerin de oyun olarak eleştirdiğimiz lider dün yine kazanan taraftı ve bu galibiyetle 15. kere üst üste aldığı 3 puanla bir rekora da imza attı.

27 Nisan 2024, Cumartesi 06:59
YAZININ DEVAMI

‘’10 kişiyle daha iyiydi‘’

Trabzon’da yarı finalin ilk ayağında iki takım için de hedef ikinci maç için avantajlı bir skor elde etmekti. Maça etkili başlayan konuk ekip daha ilk dakikada Emre Mor ile gole çok yaklaştı ama Uğurcan’ı geçemedi. Trabzonspor’un ilk etkili atağında Visca tecrübesini konuşturup takımını öne geçirdi. Ancak ilk yarıya baktığımızda net pozisyonlar yakalayan etkili şut denemeleri yapan taraf Karagümrük’tü. Nitekim bu pozisyon zenginliği çok şık bir gol getirdi Karagümrük’e ve Ryan Mendeb takımını beraberliğe taşıdı. Tempoya bakarak ilk yarı böyle biter derken Trabzonspor stoper yapımı bir golle skoru 2-1’e taşıdı. Ancak ilk yarı Trabzonspor’un hesabında olmayan Enis’in gördüğü kırmızı karttı. VAR uyarısıyla verilen karar doğruydu. Enis’in böyle kritik bir kupa maçında yaptığı hareket sorumsuzcaydı.

Rölantiye alabilirlerdi

İkinci yarı, ilk golün asistini yapan Fountas’ın Karagümrük ağlarını havalandırmasıyla başladı. Oysa 10 kişilik Trabzonspor bu yarıda skoru korumak duygusuyla mücadele eder derken gelen 3. gol adeta bir bonustu... Ancak günün başarılı ismi Fountas’ın 57’deki sakatlığı Avcı’ya Onachu hamlesini yaptırdı. Aslında 10 kişilik Trabzonspor’un, 11 kişilik Trabzonspor’dan daha diri ve etkili olduğunu gördük. Son bölümde gelen Karagümrük golü ve 3-2’lik skor ister istemez ikinci maçın çok çetin geçeceğini gösteriyor. Aslında ikinci yarıyı 10 kişi oynayan ve 3-1’i yakalayan Trabzonspor’un oyun iştahı biraz kupa aklının önüne geçti. Bence 2 farkı yakaladıktan sonra daha rölanti bir futbolla maçı bitirmeyi planlamak daha gerçekçi olurdu.

25 Nisan 2024, Perşembe 06:59
YAZININ DEVAMI