Arama

Popüler aramalar

‘’Asla yarı yolda bırakmaz‘’

Göreve gelen MHK futbolumuza hayırlı olsun. Ben Zekeriya Başkan’ın başarılı olacağına inananlardanım. Kendisiyle 3 yıla yakın görev yaptım. Bana “Hakemlik hayatında karşılaştığın, bu işi hakkıyla yapan 3 MHK başkanı say!” deseniz, Zekeriya Alp ilk üçte olur. Geçmişte, hakemlerle sağlam bir iletişim kurdu. Başkan-hakem ilişkisinden çok abi kardeş gibi bir yakınlığı var. Adalet duygusu sağlam, ekibini çok iyi organize ediyor. En büyük özelliği hakemine sahip çıkar, yarı yolda bırakmaz. Sağdan soldan gelen baskılarla hakem harcamaz ama hakemliğe yakışmayan davranışları olduğuna inandığı hakemin de gözünün yaşına bakmaz.

Ders çıkarmasını da bildi

Görev yaptığı dönemde elbet hataları da oldu ama ders çıkartmayı da bildi. Bu döneminde de hataları olacaktır. Hatasız olmasını bekleyemeyiz. Ama emin olun “O kişiye, bu kuruma, şu kulübe yaranayım” diye bir tavrı olmayacaktır. Yeni MHK Perşembe akşam saatlerinde açıklanmıştı. Başkanla cuma saat 10.00’da görüştüm. “Yarım saate kadar ilk toplantımıza başlıyoruz ” dedi. 24 saat geçmeden yeni kurul iş başı yaptı. “Zorlukların farkındayız ama üstesinden gelecek gücümüz ve inancımız var” dedi.

‘Liste bana ait’

Kendisine ekibini sordum: “Eşrafta, istediğim özelliklerde her ismi değerlendirdim. Ekibimdeki isimlere olumlu bakan da olumsuz bakan da olacaktır. Düzgün, dürüst, geçmişte adı olumsuzluklar içinde anılmamış, çalışkan ve bana katkı sunacağına inandığım bir ekip yaptım. Ne Nihat Bey (Özdemir) ne de bir başkası bana tek bir isim önerdi. Liste tamamen benim tercihlerimle oluştu. Bir önceki görev dönemimden 6 arkadaşım var. Oğuz Sarvan ve Murat Ilgaz kurulda olmasa da birlikte diğer alt kurullarda görev verdiğim arkadaşlarımdandı. Aramıza Ahmet Şahin ve Yunus Yıldırım ilk kez katıldı. Bugün start verdik, sezona en iyi şekilde hazırlanacağız” dedi.

06 Temmuz 2019, Cumartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Avrupa'nın 4 numarası‘’

UEFA Başkanı Ceferin’le aynı milliyete tabi olmanın avantajını fazlasıyla kullanan Sloven hakem Skomina; bu sezonu Şampiyonlar Ligi finaliyle taçlandırdı. Çok başarılı bir sezon geçirmemiş olmasına rağmen şartlar onu finale taşıdı. Skomina ismini her duyduğumda aklıma 2014 Dünya Kupası elemeleri Playoff rövanş maçı gelir.

Ukrayna’nın 2-0 kazandığı maçın rövanşında, Fransa’ya 3-0 kaybettiği maçın hakemiydi. Fransa lehine verdiği kararlarla gündem olmuş, maçtaki performansıyla Fransa’nın Dünya Kupası vizesi almasını sağlamış ama kendisi Dünya Kupası’nda Brezilya’da düdük çalma şansını kaybetmişti.

Bana göre 1 Çakır, 2 Hollandalı Kuipers, 3 Alman Brych’in ardından Avrupa’nın 4 numarası. Kendisini Avrupa arenasında bu kadar kabul ettirmiş olmasına rağmen ülkesinde çok fazla sevilmiyor ve çok fazla eleştiriliyor. Bu sezon Slovenya’da 15 maç yönetebilirken, Suudi Arabistan Ligi’nde 21 maça çıktı.

06 Haziran 2019, Perşembe 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Çakır büyük iş başardı‘’

Dün akşam ligin hakem açısından en zor maçı oynandı. Bu tür atmosferlere fazlasıyla alışık olan Cüneyt Çakır, maç süresince kontrolü sürekli elinde bulundurdu. Öyle anlar oldu ki, küçük bir kontrol kaybında maç çok farklı yerlere gidebilirdi. Böyle bir maçta her çalınan düdüğü, her çıkan kartı değerlendirmek doğru olmaz. Oyun geneline bakmak lazım. Hakem ekibi, hakemlerin konuşulmasına mahal vermeyecek şekilde maçı tamamlayarak, büyük iş başardı.

Sorun kulübelerdi

Çakır, asıl problem olan yerin kulübeler olduğunu fark etti ve gereğini yaparak Fatih Terim, Ümit Davala ve Orhan Ak’ı haklı olarak tribüne gönderdi. Bu adımıyla kontrolü tamamen ele aldı. Verdiği kritik kararlar kabul gördü. 64’te Onyekuru’nun golünde ofsayt beklentisi oldu. Kudryashov, top Onyekuru’ya gelmeden; bilerek, isteyerek topla oynadı. Dolayısıyla top savunmadan geldiği için Onyekuru ofsayt olmaz.

Palabıyık hatalı

Hakem, 55’te Belhanda’nın golünü, VAR’da izledikten sonra iptal etti. Diagne’nin topu eliyle bilerek oynadığına hükmetti. Çakır’ı VAR’a çağıran Palabıyık’ın burada hatalı olduğunu düşünüyorum. Sana göre/bana göre bir pozisyondu. Çakır kararını sahada vermişti. Müdahale etmemesi gerekirdi. Bu karar elbet Çakır’ın genel performansına gölge düşürmedi ama bence de Diagne topu eliyle bilerek oynamamıştı.

20 Mayıs 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Kusursuz yönetim‘’

Maçın hakemi Fırat Aydınus, karşılaşmanın sonucunu etkileyecek kararların altına imza atmadı, verdiği 5 sarı kart da doğruydu. 16. dakikada Trabzonsporlular’ın yoğun itirazlarda bulunduğu pozisyonda Güven Yalçın’ın eline çarpan topta devam kararı doğruydu.

Fırat Aydınus maçın son düdüğünü çaldığı ana kadar; tartışılacak, maçın gidişatını etkileyecek, uzun süre tartışılacak bir kararı olmadı. Oyunun gidişatını bozmadı. Olumlu kararlarının yanında, ufak tefek, oyunun gidişatını etkilemeyen hataları da oldu. Maç süresince elini 5 kez cebine attı, beş sarı kartında da haklıydı ancak kararına aşırı tepki gösteren Medel’e ve Quaresma’nın bileğine basan Pereira’ya da birer sarı kart göstermesi gerekirdi. 16. dakikada Beşiktaş ceza sahasında Güven’in eline gelen topta penaltı yoktu.

Bariz gol değildi

Top Güven’in kendi ayağından sekerek, doğal konumda olan koluna istemeden çarptı. Hakemin devam kararı doğruydu. 72. dakikada Mirin, Rodallega’yı düşürünce; Trabzonsporlular ‘bariz gol şansı’ dolayısıyla hakemden kırmızı kart beklediler. Hakem doğru olarak sarı kartını çıkarttı. Çünkü henüz Rodellaga’nın topa hakimiyeti yoktu ve yüzde yüz topa hakim olabilir diyeceğimiz bir pozisyon da değildi.

19 Mayıs 2019, Pazar 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Çakır yönetmeliydi öyle de oldu...‘’

Belki de bu hafta şampiyon ve düşenler belli olacak. Onca hakem hatası yaşandı ama bu hafta yapılan hataların telafisi olmayacak, sonucu ağır olacak! MHK, Bursaspor - Göztepe ve Erzurumspor - Fenerbahçe maçlarında risk taşıyan iki atamaya imza atmış. Türkiye Kupası finali sonrası Suat Arslanboğa ile Mete Kalkavan’a, haftanın çok kritik iki maçını vermiş. MHK bu atamalarla “mesaj” verme gayretinde ama ne olursa olsun son viraj “mesaj verme” yeri olmamalıydı! MHK; bu maçlarda yaşanabilecek bir olumsuzluğun sorumluluğunu, bu atamalarla omzuna almış görünüyor.

Can simidi Aydınus

Ligin final maçında Cüneyt Çakır’ın değil de, başka bir hakemin ismini görürsem şaşırırdım. Kamuoyu bu atamayı kendiliğinden hafta içinde yapmıştı zaten... Ligin kader maçını, ligin en formda hakemi yönetmeliydi, öyle de oldu! Trabzon - Beşiktaş maçında da Fırat Aydınus var. Disipline sevk edilmesi, ceza alması, yüz verilmemesi hadiselerine rağmen Aydınus son haftalarda MHK’nin can simidi oluyor. MHK’ye “Benden kolay kolay vazgeçemezsiniz!” mesajı veriyor. Maçı iyi yönetir, kötü yönetir bilemem ama bildiğim bir şey var: “Nerede zor maç varsa Aydınus her zaman adaydır!”

Bu kez geç açıklandı

Bu haftanın atamalarında belli ki MHK çok zorlandı. Hakemleri gecikmeli olarak açıklayabildi. 32 hafta boyunca 1. Lig hakemleriyle birlikte açıklanan Süper Lig hakemleri; bu hafta 1. Lig hakemlerinden bir buçuk saat sonra açıklanabildi.

17 Mayıs 2019, Cuma 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Mete Kalkavan karışmamalıydı‘’

62’de Barbosa’nın Linnes’i düşürdüğü pozisyonda da Arslanboğa yanılmadan ve işini VAR’a bırakmadan doğru bir penaltı düdüğü çalmıştı. Ne olduysa 75’te oldu. Diagne, Lopes’in arkadan yatarak yaptığı hamle sonrasında yerde kaldı. Arslanboğa ‘devam’ dedi fakat VAR’da Mete Kalkavan, Arslanboğa’yı pozisyonu tekrar izlemesi için kenara çağırdı. Arslanboğa da penaltı kararı verdi.

Protokole göre gereksiz

Sağlıklı göreceğimiz açılardan birinde Diagne topa dokunmuş görünürken, diğer açılarda Lopes topa vurmuş görünüyor. O yüzden Arslanboğa’nın ‘devam’ demesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Protokole göre bu pozisyonda VAR müdahalesi olmaması gerekirdi. Kalkavan gereksiz şekilde pozisyona karıştı.

Hakemin midesi bozulsa!

Penaltı sonrası Lopes’in yaptıklarını kabul etmek mümkün değil. Gördüğü kırmızı kart doğru. Sonrasında çıkan kartlara da söylenecek bir şey yok. Hakem, otoritesine karşı gelen oyuncular için gereğini yaptı. MHK’ye şöyle bir soru sormak istiyorum: Maç sabahı uyandığında Arslanboğa midesini bozduğunu fark etse, henüz ligde 3 maç yönetmiş olan 4. hakem Bahattin Şimşek mi yönetecekti maçı?

16 Mayıs 2019, Perşembe 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Penaltı verse daha doğruydu‘’

Çakır ve ekibi başarılı sayılabilecek bir performans sergiledi. Maç sonunda, sonuca tesir edecek bir hakem hatası olmadı.

Çakır 3 kez elini cebine attı, gösterdiği sarı kartlarda haklıydı. Bu maçtaki performansıyla MHK’nın de elini rahatlattı.

Çünkü hakem adına yaşanabilecek bir olumsuzlukta önümüzdeki hafta oynanacak ligin kader maçı Galatasaray- Başakşehir maçına atanmasını tartışmalı hale getirebilirdi. Bu maçta belki de hakem adına tartışabilecek tek pozisyon 25. dakikadaki Caner-Welinton arasındaki mücadeleydi. Caner ayağını şut atmak için savurduğunda Welinton ayağını Caner’in savrulan ayağının önüne engel olarak koydu. Çözülmesi çok kolay bir pozisyon değildi ama penaltı kararı verilse daha doğru olurdu.

14 Mayıs 2019, Salı 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’3 büyük yanlış‘’

Bu maçta konuşulacak çok pozisyon var. Ancak en kritik 3 pozisyondan bahsetmek istiyorum. 35’te Galatasaray lehine VAR müdahalesiyle penaltı kararı verildi. Topun korner atılırken oyuna girip/girmediği ile ilgili tartışma var. Milimetrik bir değerlendirme yapmak lazım. Görüntülere göre şahsi fikrim topun oyuna girmediği yönünde. VAR’da başka bir görüntü açısı varsa bilemiyorum.

Penaltı tekrarlanmalıydı

Penaltı vuruşu sırasında ise her iki takımdan da oyuncular henüz topa vurulmadan çok açık şekilde ceza sahasına girdiler. Bu durumda penaltı vuruşunun tekrarı gerekirdi. Fakat hakem oyun alanına giren oyuncuları değerlendirmedi ve Diagne’nin direkten dönen topla 2. kez oynamasını değerlendirerek endirekt serbest vuruş verdi. Penaltıyı tekrarlatmayarak önemli bir hata yaptı.

Kırmızı kart hatalı

Emre Akbaba’nın sakatlandığı pozisyonda, VAR müdahalesiyle Samudio’ya kırmızı kart çıktı. Oyuncunun sakatlığının ciddiyeti ile gösterilecek kartın rengi arasında bir korelasyon yoktur. Samudio’nun hedefinde top var ve topa savrulmuş ayağın önüne Emre ayağını sokuyor. Bence kırmızı kart hatalı... Hakemler duygusal davranmış olmalılar.

Son penaltı yanlış

Son dakikalarda Galatasaray lehine verilen penaltıya da katılmıyorum. İki oyuncu arasında mikroskopla tespit edilecek bir temas var. Futbol bir temas oyunudur. Bu temas oyuncunun bir sonraki yapmak istediği hareketi engellemeli ki, penaltı olsun. Galatasaraylı oyuncu ayağını yere basıyor ve kendisini kolay bırakıyor. Hakem kendi kararıyla penaltı verse; ‘böyle taktir etti’ derdim ancak VAR nasıl müdahil oldu anlayamadım. Pozisyonda ‘açık ve bariz’ bir hata yokken, VAR müdahalesi tamamen gereksiz oldu.

12 Mayıs 2019, Pazar 06:01
YAZININ DEVAMI