Arama

Popüler aramalar

‘’Aslan pes etmedi‘’

Play-Off çeyrek finalin hiç kuşkusuz en çekişmeli serisi yaşanıyor son şampiyon Pınar Karşıyaka ile Eurocup şampiyonu Galatasaray Odeabank arasında. İstanbul’da servis kırıp, üstüne üstlük dün son 4 dakikaya 62-56 önde girerek yarı finale çok yaklaşan Kaf Kaf, kalan bölümlerde hiç sayı atamayınca, Cim Bom seriye sımsıkı tutundu: 62-65. Maç müthiş bir savunma sertliği ile başladı. İlk 3 dakika 0-0 geçilirken, Galatasaray 6. dakikada 9-1 öne geçti. İlk 6 dakika hiç basket bulamayan Kaf Kaf, periyodu sadece Gabriel’in iki üçlüğü ile tamamaladı ve Cim Bom ilk çeyreği 15-7 önde bitirdi.

McCollum sahne aldı

İzmir ekibi Abercrombie’nin 3 üçlüğü ile 18-17 öne geçse de, yakın mesafeden skor üretememeye devam etti. Çok iyi savunma yapan, bloklarla pota altını karartan Sarı-Kırmızılılar, devreyi 32-24 galip tamamladı. Karşıyaka ilk yarıda kullandığı 14 iki sayılık atıştan sadece 2’sinde isabet bulabildi.

İkinci yarıda ise bambaşka bir senaryo yazıldı. İlk yarıda 24 sayı atan Karşıyaka, sadece 3. çeyrekte 26 sayı bulunca skora denge geldi: 50-50. Geriden gelmenin avantajını yakalayan Kaf Kaf, Kenan ve Kerem Gönlüm’ün sayılarıyla 36. dakikaya 62-56 önde girdi. Burada maçın rengi değişti. Galatasaray kalan 4 dakikada yaptığı mükemmel savunmayla rakibe sayı imkanı tanımazken, McCollum’un üçlükleriyle 9-0’lık bir seri yakaladı ve elenmek üzere olduğu seriyi uzatmayı başardı: 62-65. Serinin 3. maçı yarın İstanbul’da oynanacak.

21 Mayıs 2016, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Fener bıraktığın yerden‘’

Üç gün önce bütün bir sezon boyunca koyulan hedefi dramatik bir şekilde kaybettikten sonra mental olarak ayakta kalabilmek kolay değil. Uzatmada kaybedilen Euroleague finalinin ardından, hâlâ herkesin kaçan faulleri, hakem hatalarını, şanssızlıkları konuştuğu bir zamanda, Play-Off ilk maçını aynı konsantrasyonla oynadı Sarı-Lacivertli basketbolcular. İlk dakikadan itibaren, savunma sertliğini ortaya koyan ve farkı sistematik olarak açan Fenerbahçe, ligin flaş takımı Uşak karşısında sürprize yer vermedi ve salondan 79-60 galip ayrılıp seride 1-0 öne geçti.

Doğru hücumlar

CSKA karşısında 10’da 1 faul atıp şimşekleri üzerine çeken Vesely’yi tekrar kazanmak için Obradovic ve taraftarlar önemli çaba sarfetti. Sezon boyunca takımın en önemli isimlerinden biri olan Çek pivot, 6 sayı ve 7 ribauntla hayata dönerken, tam 5 oyuncusu çift haneli rakamlara ulaştı Fenerbahçe’nin. Udoh, Sloukas, Datome, Bogdanovic ve Antic takımı hücumda sırtlarken, yapılan tam 19 asist, Fenerbahçe’nin sezon boyunca yaptığı doğru hücumların devam ettiği anlamı taşıyordu. Geçen yıl Final- Four sonrası, Fenerbahçe lige hiç motive olamamıştı. Bu yıl ise tam tersi. Aynı kararlılık ve motivasyon devam ediyor. Final-Four ciddiyetinde oynanan bir Uşak maçı, Sarı-Lacivertliler’in lig şampiyonluğuna ne kadar önem verdiğinin bir göstergesi oldu.

19 Mayıs 2016, Perşembe 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Seneye o kupa İstanbul'da kalır!‘’

Çok inanmıştık. Çünkü Fenerbahçe inandırmıştı bizi. Sezonun ilk gününden itibaren kararlı, sürekli gelişen, doğru basketbol oynayan, iyi savunma yapan, sakatlıklara, dar rotasyona rağmen ligi domine eden bir Fenerbahçe izledik. Finale gelene kadar ‘şampiyon’ performansı sergilemişti Sarı-Lacivertliler. Finalde de ‘şampiyon gibi’ oynadılar. Ama her zaman iyi oynamak ve mücadele etmek yetmeyebiliyor. Finalde bir çok faktör belirleyici olabiliyor...

Maksimumla oynadılar

-CSKA Moskova, bütçesi 40 milyon Dolar’ın üzerinde olan 15-16 tane üst düzey oyuncuya sahip bir kulüp. Ve onlar da performanslarının yüzde 100’ünü ortaya koydukları bir günde,
21 sayıdan yakalanıp uzatmada kazanabildiler.

-Rakip bizden güçlüydü ve neredeyse maksimum performansla oynadılar.

Tetikçi Javor!

-Hakem faktörü finalde baş gösterdi. Fenerbahçe sezon boyunca hakemlerden beklediği saygıyı görmüş, Real Madrid deplasmanında bile adil düdükler bulabilmişti. Ama Sloven Damir Javor’un bırakın Final-Four’a, finale verilmesi bile ‘tetikçilik’ alametiydi. Daha düne kadar adı sanı duyulmayan bu Sloven düdük, CSKA’nın kazanması için elinden geleni yaptı.
-Sadece bir ribaunt. Koskoca finalin hikayesi bir pozisyonla yazılamaz belki ama, dördüncü periyotta yapılan olağanüstü savunma, 21 sayı geriden gelip 2 sayı öne geçmemiz ve savunduğumuz son topun ribaundunu alamamamız, avucumuzda olan kupanın elimizden kaymasına neden oldu... De Colo’nun kaçırdığı şutta biraz da şans eseri top Khrypa’nın önüne düştü. 30 santimetre başka tarafa gitse şu an hâlâ şampiyonluk kutlamaları yapıyorduk belki de. Belirleyici faktörlenden biri de şans kesinlikle...

Vesely birini atsa...

-Serbest atış sorunu... Fenerbahçe sezon boyunca çok iyi serbest atış atmadı belki ama kötü de değildi. Yüzde 75’le çizgiden isabet bulan Kanarya’nın en kötü atıcısı ise Vesely’ydi. Çek pivot sezon boyunca yüzde 45 ile serbest atış kullandı. Ama Final-Four’da felaketleri yaşadı. Berlin’de bu oran yüzde 7’ye düştü. Laboral maçında 4’de 0, CSKA Moskova karşısında ise 10’da 1 attı. 14 serbest atışın 13’ünü kaçırmak yeteneksizlikle açıklanacak bir şey değil. Tamamen konsantrasyon eksikliği. Vesely, bırakın yüzde 45’le normal istatistiğini yakalamayı, yüzde 10 ile atsa şu an yine şampiyonluk kutlamaları tüm hızıyla devam ediyordu. 14’te 1 değil, tek istediğimiz 14’te 2 atmasıydı...

Kaliniç yanlış seçim

-Tercih yanlışları... Gerek Laboral, gerekse CSKA maçında sezon boyunca görmediğimiz yanlış şut tercihlerinde bulundu Kanarya. Tabi rakipler de buna zorladı ama finalin uzatmasında en kritik topları Kaliniç’e kullandırmak hataydı. Sahadaki 5’te hücum kapasitesi en sınırlı isim olan Kaliniç, iki kez ısrarla sırtı dönük oynamak için pas istedi. İkisinde de top kaybı yaptı. Geri dönüşte payı büyük olan Dixon burada inisiyatif alsa -ki kaçırma lüksü de var çünkü maçı oraya getiren isimlerin başında geliyor- sonuç daha farklı olabilirdi.

Final 3 maç olmalı

-Adı üstünde, final. Bütün bir sezonun emeğinin karşılığını almak için bir çok faktörün yanında olması gerekiyor. Ne kadar adil bir sistem orası da tartışılır. Seneye Euroleague’de format değişiyor. 16 takım lig usülü oynayacak. 30 hafta sonunda, 8 takım Play-Off’a kalacak. Sonra yine 5 maç üzerinden oynananacak serileri kazananlar Final-Four’a kalacak. Madem lig usülüne dönüldü, NBA modeli baz alınıyor, o zaman yarı final ve finali de 5 maç üzerinden oynayalım. Rakibini bir değil (O gün sakatı olur, şanssız günündedir vs.), 3 kere yenen, yani tamamen hak eden şampiyon olsun.

Fenerbahçe dramatik bir şekilde kupayı kaybetti. Ancak CSKA gibi bir takıma karşı 21 sayıdan geri gelmek bile Sarı-Lacivertliler’in ne kadar büyük bir takım olduğunu gösteriyor. Evet, bu sene olmadı. Ancak önümüzdeki sezon Euroleague’in en büyüğü olma konusunda herkesin inacı tam. İstanbul’da olmasına kesin gözüyle bakılan Final-Four’da, artık daha da tecrübeli olan Fenerbahçe o kupanın şehirden ayrılmasına izin vermez.

17 Mayıs 2016, Salı 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Şampiyon gibi‘’

Bazı günler vardır, ne yaparsan yap, neyi denersen dene olmadı mı olmuyor. Çok değişik, tarihe geçecek bir final izletti Fenerbahçe bize Berlin’de... İlk yarıda CSKA Moskova belki de bu sezonki en iyi performansını sergiledi. Hücumda topu inanılmaz çevirdi, savunmadaki tüm gayretlerimize rağmen skor bulmayı başardı. De Colo ve Teodosic organizasyonundaki hücumlar, Fenerbahçe’nin moralini de bozdu. Savunmadaki çabaya rağmen yenilen sayılar hücumları da etkiledi. Fark 20 olmuştu. Ama ne Obradovic’in ne de onun askerlerinin pes etmeye niyeti yoktu. Bütün bir boyunca yaptıkları gibi çıkıp kazanmak için ellerinden geleni yaptılar. Obradovic de, her şeyi denedi.

Her sertliğe izin verdi

4. periyotta Udoh ve Antic’in pota altında üstünlüğü ele alması, Bobby Dixon’un MVP performansı sergilemesi, savunmada gösterilen olağanüstü mücadele sonrası 21 sayılık fark kapandı. Kanarya, Sloukas’ın serbest atışları ile son 20 saniyede 2 sayı da öne geçmişti. Berlin’deki 10 binlerce Fenerbahçe taraftarı coşmuştu. Ama son ribauntu alamamak çok pahalıya mâl oldu. Uzatmada ise hakemler bütün taktir haklarını CSKA’dan yana kullandı. Onların yaptığı her sertliğe izin verildi, Fenerbahçeli oyuncuların her temasına faul çalındı. Sonuçta 21 sayıdan yapılan muhteşem dönüş zaferle taçlanmadı.

Durmak yok, yola devam

Euroleague’de şampiyon kolay olunmuyor. Real Madrid üst üste 2 final kaybettikten sonra şampiyon olmuştu. CSKA son 5 senedir Final-Four oynuyor ve kaybediyor. Neredeyse dün de kaybediyorlardı. Fenerbahçe ise ilk finalinde şampiyon gibi oynadı, şampiyona yakışır bir mücadele sergiledi ama yetmedi. Durmak yok. Yola devam. Fenerbahçe taraftarının söylediği gibi, ‘Bize bu yoldan dönüş yok’. Bu sene olmadı ama seneye olur.

Vesely’nin kaçırdıkları...

Uzatmaya giden maçta Vesely’nin kaçırdığı 9 serbest atış, önemli bir faktör oldu. Özellikle 3. periyotta CSKA’ya sayı attırmadık ama atamadık da. Vesely 10’da 1 değil de, 10’da 5 atsa fark belki daha önce kapanacak, skor böyle olmayacaktı. Türk basketbol tarihinin en önemli gecesini yaşadık. Kazansaydık dünyalar bizim olacaktı. Ama yine de gurur doluyuz. Bu oyuncular duruşlarıyla, ortaya koydukları karakterle, şampiyonluğu sonuna kadar hak etmişti. Hepsini gönülden tebrik ediyorum.

16 Mayıs 2016, Pazartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Şampiyonluk geliyor‘’

Sezon başından bu yana devam eden şampiyonluk yürüyüşüne sadece bir adım kaldı. Fenerbahçe, bugün Türk basketbol tarihinin en önemli maçlarından birine çıkıyor. Birinci kupada finale kalıp bir ilke imza atan Sarı-Lacivertliler, şimdi o kupayı kaldırmanın planlarını yapıyor. Laboral maçında gerginlik ve stres takımı etkilemişti. O maçta favori Fenerbahçe’ydi. Ama finali daha rahat oynayacaklarını düşünüyorum. CSKA Moskova gerek bütçesi gerekse kadrodaki yıldızları ile sezon başından bu yana en büyük şampiyonluk adayı olarak gösteriliyor. Fenerbahçe ise oynadığı basketbolla en büyük şampiyonluk adayı.

Finaldeki faktörlere bir göz atalım

Taraftar farkı

Berlin’in, İstanbul’dan bir farkı yok. CSKA Moskova yıllardır Final-Four hatta final oynuyor ama kazanamıyor. Finalde kazanmak için sadece iyi takım olmak yetmiyor. Takım ruhu, taraftar desteği, büyük kulüp olmak, taraftarla bir bütün olmak fark yaratıyor. CSKA Moskova’da bu yok. Yani ruh yok. Mercedes Arena’daki atmosfer ve yaratılacak sinerji Fenerbahçe için itici faktör olacaktır.

Pota altı sorunu

CSKA’nın elinde sezonun ilk beşine seçilmiş ve MVP olan Nando De Colo ve Milos Teodosiç gibi iki skorer ve yaratıcı kısa var. Bu ikili takımın her şeyi. Freeland’in sakatlığı, Khrypa’nın iki kez elinin kırılması ve yüzde 30’larda performans göstermesi, pota altında Fenerbahçe’yi avantajlı kılıyor. Udoh’un istikrarlı katkısı, Vesely’nin sakatlıktan formda dönmesi ve Antiç’in tecrübesi ile Fenerbahçe’nin rakipten üstün olduğu bölgeyi çok iyi kullanması gerekecek. Nitekim Laboral maçında da sürekli ikili oyunlarla uzunları besleyen ve kısalar dahil her pozisyonda potaya gitmeye çalışan bir Fenerbahçe izlemiştik. Benzer bir strateji bizi avantajlı kılacaktır.

Coach faktörü

Usta, çırak karşı karşıya. 13 yıl yardımcılığını yapan İtoudis ile Obradoviç kariyerlerinde 7. kez karşı karşıya gelecek. Geriye dönüp baktığımızda 6 maçın 5’ini İtoudis kazandı. Ama o maçların hiçbiri final değildi. Kupayı en çok kazanan, en çok final oynayan Obradoviç’in, ilk finaline çıkacak olan çırağına karşı büyük bir avantajı var. Coach faktörü de Fenerbahçe’nin yanında olacak.



15 Mayıs 2016, Pazar 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Müthiş final‘’

Her ne kadar tecrübeli oyuncuların, en kariyerli coach’un da olsa, Final-Four stresi takımı etkiliyor. Daha çok da favori olan tarafı. Geçen yılın aksine dün Laboral karşısında favori gösterilen Fenerbahçe’ydi. Maça da çok iyi başladı Sarı-Lacivertliler. Ama erken farklar her zaman tehlikelidir. Rakip yetişir, sen baskı altına girersin.

Nitekim öyle de oldu. Laboral geriden gelip öne geçti, Fenerbahçe’de panik ve stres başladı. Erken ve acele atışlar, yanlış tercihler sonrası girmeyen şutlar.

Fenerbahçe’de işler bu kadar kötü giderken, Laboral en iyi oyunlarından birini sergiledi. Bourusis döktürdü, Adams
birebir oynadığı her pozisyonda sayıya gitti.

Ne Dixon’un, ne Bogdanoviç’in, ne Datome’nin bomboş üçlükleri girdi.

Bogdanoviç işi bitirdi

Bu kadar aksiliğe rağmen, bu kadar top kaybına, bu kadar serbest atış kaçmasına rağmen, bütün maç yapamadığını, yani sakin kalmayı son dakikalarda başaran Kanarya, zor da olsa tarihi zafere ulaştı.

Uzatmanın ilk dakikasında Bogdanoviç’in giren üçlüğünden sonra gerisi çorap söküğü gibi geldi. Fenerbahçe, Fenerbahçe gibi büyük oynadı, Laboral’in süngüsü düştü.

Mercedes Benz Arena’nın, Ülker Arena’dan hiçbir farkı yoktu. Salonda 10 bin Fenerbahçeli, sahada kötü de oynasa asla pes etmeyen, geri adım atmayan, mücadele eden, şampiyon olmaya kararlı bir Fenerbahçe vardı.

Kupa Türkiye’ye gelecek

Real Madrid maçından sonra yazdığım gibi Fenerbahçe’nin şampiyonluk yürüyüşü devam ediyor. Kötü oynama hakkını da kullandı Sarı-Lacivertliler. Final-Four stresini de üzerinden attı. Yarın CSKA Moskova karşısında herşey çok daha güzel olacak, o şampiyonluk kupası Türkiye’ye gelecek.

Fark kapanırken Vesely’nin inadı, Datome’nin kritik üçlüğü, Sloukas’ın soğukkanlılıkla çembere gitmesi, Antiç’in savaşçılığı, Datome’nin hem savunma hem de hücumdaki katkısı, Kaliniç’in kovaladığı hücum ribauntları, Bodganoviç’in uzatmalara damgasını vurması, Obradoviç’in son anlarda Bobby Dixon’a olan inancını yitirmemesi ve iki oyun kurucuya dönmesi ve tabii ki tribünlerin coşkusu, müthiş finali getirdi. Şimdi sıra şampiyonlukta...

14 Mayıs 2016, Cumartesi 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Fener bir adım önde‘’

15 yıllık hasretin ardından üst üste ikinci kez Final-Four heyecanı yaşıyoruz Fenerbahçe ve coach Obradoviç’le... Normal sezonu, Top 16’yı lider bitiren, ligi domine eden Fenerbahçe, şimdi bugün de kazanırsa tarihinde ilk kez finale çıkma başarısı gösterecek. Geçen yılki yarı finalin aksine bu kez favori gösterilen taraf Sarı-Lacivertliler.

Laboral hak etti

Ölüm grubunda Barcelona ve Real Madrid’i 2 kez yenen, CSKA dahil bütün takımları en az bir kez mağlup edip çeyrek finale kalan, ardından Panathinaikos gibi bir rakibi 3-0’la geçip Final-Four’a kalan Laboral, bunu kesinlikle hak etti. İki formda, iki iyi basketbol oynayan, Final-Four’u sonuna kadar hak eden 2 takım, bugün finalist olabilmek için kozlarını paylaşacak.

3 kilit isim

Laboral’e genel olarak bakacak olursak, adeta Birleşmiş Milletler gibi. Kadrosunda sadece bir İspanyol bulunan (Carbacho. O da çok az oynuyor), Hırvat coach Perasovic yönetiminde birbirleriyle pek de benzemeyen bir oyuncu grubundan harika bir takım yarattı. İki skorer oyun kurucusu Mike James ve Darius Adams’ın performansları, takımı direkt etkiliyor. Bu iki isme yapılacak baskı, onların hücumlarını bozacaktır. Bir de yıllanmış şarap Bourousis takımın kilit isimlerinden biri. Fenerbahçe’nin Laboral’e istediği açık alanları vermemesi, tempoyu mutlaka kendi belirlemesi gerekecek. Dixon ve Sloukas oyunun iki yönünü de çok iyi oynayabiliyor. Bogdanoviç ve Datome forvetten istikrarlı skor katkısı yapıyor. Udoh, çeyrek final serisini MVP gibi oynadı. Vesely sakatlıktan iyi döndü. Melih gibi oyunun sıkıştığı anlarda kilidi açacak keskin bir şutörü de var Fenerbahçe’nin.

Obradovic farkı

En önemlisi de Euroleague’i en çok kazanan bir coach var kenarda. Obradovic yine çok motive, konsantre ve şampiyonluğu herkesten çok istiyor. Takımı, Laboral için en iyi şekilde hazırlamıştır. Oyuncular da Berlin’e ayak bastıkları ilk dakikadan itibaren çok ciddi ve konsantre göründü. Maç konsantrasyonu sağlanır, Fenerbahçe sezon boyunca gösterdiği performansı tekrarlar, kısacası bir aksilik olmazsa, finale adımızı yazdırırız.

13 Mayıs 2016, Cuma 02:30
YAZININ DEVAMI

‘’Play-Off savaşları‘’

İspanya ile birlikte Avrupa’nın en güçlü ve kaliteli liginde sona yaklaşılıyor. Dünkü sonuçlardan sonra Konya’yla beraber, Galatasaray’a karşı tarihi bir maç oynayıp kaybeden Türk Telekom küme düştü. 2 yıl önce bu sezon için Euroleague’de Final-Four hedefi ile yola çıktığını varsayan, milyon Dolar’lar harcayıp, bir o kadar reklam yapan köklü Ankara ekibinin ikinci ligin yolunu tutması da Türk basketbolu açısından üzüntü verici. Gerçi bizden çok, takımı bu duruma düşürenlerin üzülmesi gerekiyor ama ne kadar üzüldüler, orası merak konusu?

İlk 4 belli ama...

Gelelim son hafta öncesi yaşanan Play-Off heyecanına. İlk dört şekillendi ama kimin hangi sırada olacağı henüz net değil. Anadolu Efes son hafta Darüşşafaka’yı yenerse normal sezonu lider bitirecek. Kaybederse, maçını kazandığı takdirde Fenerbahçe lider olacak. Efes kazanır, Galatasaray da Karşıyaka ile oynayacağı erteleme maçını ve İBB karşılaşmasını alırsa Cim Bom normal sezonu 3. sırada tamamlayacak.

Saha avantajı çok önemli

Son 4 yılda 4 değişik şampiyonun çıktığı bu ligde, saha avantajı artık çok daha büyük önem taşıyor. Fenerbahçe ve Galatasaray’ın son 20 maçtır birbirini deplasmanda yenemediğini gözönüne aldığımızda, Efes ve Fenerbahçe avantaj yakalamış görünüyor. İlk 4 ve küme düşenler belli oldu ama ya Play-Off için kalan 4 bilet kimin olacak? Karşıyaka hâlâ garantileyemedi Banvit’in yeri garanti. Kalan 3 sıra için Uşak, Karşıyaka, Beşiktaş, Büyükçekmece ve Gaziantep savaşıyor. Uşak ve Karşıyaka birer galibiyet avantajlı gibi gözükse 3’lü-4’lü averajlar söz konusu. Kim dışarıda kalırsa yazık olacak. Özellikle de son şampiyon Karşıyaka’nın halen Play-Off’u garantilememiş olması, ligimizin ne kadar zorlu olduğunun bir göstergesi.

Beşiktaş’ın işi mucizelere kaldı

Keza sezon başında Euroleague ayarında bir takım kuran, Barcelona’dan Lampe, Olympiakos’tan Darden, Laboral’dan Hamilton, NBA’den Walters gibi oyuncuları alıp şampiyonluk parolası ile yola çıkan Beşiktaş’ın şansının mucizelere kalması da bu ligin cilvelerinden biri. Henüz Play-Off’a kalan takımlar belli değil. Galatasaray, Eurocup finalinin ardından seri yenilgiler aldı. Fenerbahçe’nin Final- Four’dan nasıl döneceği merak konusu. Bizi yine sürpriz bir şampiyon mu bekliyor yoksa favori gösterilen 4 takımdan biri mi mutlu sona ulaşacak? Hep birlikte bekleyip göreceğiz.

05 Mayıs 2016, Perşembe 02:30
YAZININ DEVAMI