Arama

Popüler aramalar

‘’Savunma savaşı‘’

Euroleague’de CSKA Moskova- Real Madrid maçıyla beraber en önemli mücadelerinden biri oynanacak Atina’da... Geçen yıl finalde karşılaşan Olympiakos ile Fenerbahçe Doğuş, bu kez Dostluk ve Barış Spor Salonu’nun parkelerinde kozlarını paylaşacak. İstanbul’da çok çekişmeli geçen bir maçtan sonra Olympiakos, uzatmada galip gelirken Fenerbahçe hem rövanşı almak, hem de rakibiyle puan farkını açmaya çalışacak.

En az sayı yiyenler

İki takımın en önemli özelliği yaptıkları savunma. Fenerbahçe Doğuş en az sayı yiyen birinci, Olympiakos ise ikinci takım. Hal böyle olunca, çok çekişmeli ve sert bir maçın bizi beklediğini tahmin etmek zor olmaz.

Atina’da 1 kez kaybetti

Olympiakos, sezona 4’de 4’le başlarken sonra düşüşe geçti. Özellikle dış sahada ağır yenilgiler alıyor. Son iki maçı da kaybettiler. Ama Atina’da sadece ezeli rakipleri Panathinaikos’a mağlup oldular. Real Madrid ve CSKA Moskova gibi iki favoriyi yenmeyi başaran Olympiakos evinde 9’da 8 yaptı.

9 maçta 6 galibiyet

Ligde son 5 maçını kazanan Fenerbahçe içinse deplasmanlar sorun olmuyor. Şu ana kadar 9 dış saha maçı oynayan Kanarya, bunların 6’sından galibiyetle döndü. Malaga ve Panathinaikos’a ise son saniyede kaybettiği gözönüne alındığında, Atina’daki zor atmosfer Fenerbahçe için çok fazla sorun yaratmayacak.

Guardların kapışması

Olympiakos, İstanbul’da kazanırken Spanoulis sakattı ama Strelnieks-Thompson guard ikilisi tam 37 sayı atıp canımızı fazlasıyla yakmıştı. Fenerbahçe ise oyun kurucularından çok az katkı almıştı. İlk 10 maçı kaçıran Spanoulis iyileşti ve direksiyona geçti. Olympiakos sistem olarak kısaların performansına dayalı bir takım. Bu nedenle son haftaların formda ismi Wanamaker’ın yanı sıra eski takımına karşı hep kötü oynayan Sloukas’a, Dixon’a hatta Sinan’a çok iş düşecek.

01 Şubat 2018, Perşembe 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Lidere Banvit sürprizi‘’

Banvit, lig ve Avrupa’da son 10 maçı kazanarak çıkmıştı Fenerbahçe Doğuş karşısına. Geçen yıl kupayı kazanan ve ligin en başarılı coachlarından olan Filipovski, bu sezon da önemli işler yapacak gibi. Yabancı oyuncuların çoğunu değiştiren Sloven coach Rıdvan, Erkin gibi gençleri de rotasyona dahil etti, roller belirlendi, seri galibiyetler de gelmeye başladı.

Fener’i 61 sayıda tuttular

Dün de Fenerbahçe’ye çok iyi çalışmışlar. Euroleague’de son 3, ligde de son 9 maçı kazanan Fenerbahçe 61 sayıda tutmak herkesin yapabileceği iş değil. İki takım da savunmada birebirde hiç geçilmedi. Sayı atmak, deveye hendek atlatmaktan daha zordu belki. Ama Banvit, Fenerbahçe’nin savunma rotasyonunun da zayıf yönlerini çok iyi çözmüş. Savunma kayarken, tepeden paslarla defalarca pota altında boş adamı buldular. Sarı-Lacivertliler’i bu savunmada Euroleague takımları bile zorluk çıkaramamıştı, ama Filipovski’nin öğrencileri bir kaç kolay basket buldu.

Datome ve Vesely dışında...

Fenerbahçe’de 8/9’la oynayan Datome ve takımın ilk 9 sayısını atan Vesely dışında, diğerleri devreye giremedi. Wanamaker bir ara takımı öne geçirdi ama yine el yakan toplarda hata yaptı. Banvit ise bu hataları sahanın yıldızı Caloiaro ile değerlendirirken, son iki topu basket yapan Taylor zaferi Banvit’e getirdi. Özellikle son saniye basketinde, faulle karışık müdafaya karşı zor bir açıdan attığı turnike, usta işiydi.

29 Ocak 2018, Pazartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Barça kolay lokma değildi‘’

Barcelona’nın kadro kalitesi ile bulunduğu yer doğru orantılı değil. Takım olma yolunda büyük sorunlar yaşıyorlar. Heurtel’in oyun kurucu olduğu bir takımda bu gayet doğal. Ama oynadıkları zaman da, kazanacakları hiç bir maç sürpriz olmaz. Nitekim de, Heurtel’in son periyot performansı neredeyse canımızı yakacaktı ama, maçın genelinde hakim taraf olan Fenerbahçe Doğuş, buna izin vermedi.

Kanarya’da genelde her şey paylaşılıyor.

Dün ise iki oyuncu ön plana çıktı. Wanamaker-Melli 86 sayının 47’sini attı.

Fenerbahçe oyunun başında farklı öne geçince rahat bir maç olacağı izlenimi doğmuştu belki ama Barcelona son zamanlarda iki 4 numaraya döndüğünde çok etkili oluyor. Dün de, Oriola-Claver aynı anda oyuna girince, 12-0’lık bir seri yakaladı İspanyol ekibi, oyunun geri kalanında da maçın hep içinde oldu.

Gecenin sorusu

Maçın karar anı, 3. periyottu. Fenerbahçe bu bölümde tamamen bench oyuncularıyla oynadı, potasında sadece 13 sayı gördü. Bu savunma diğer 3 periyotta neden yapılamadı?

Maçın starı

İtalyan uzun Nicola Melli, geldiği günden bu yana en iyi performansını sergiledi. İlk defa bu kadar çok top kullandı, 23 sayı (1 Sayı: 4/5, 2 Sayı: 8/9, 3 Sayı: 1/6) üretirken çoğu basketi kritik anlarda geldi.

Maçın olayı

İlk yarı oynamayan Melih, 3. periyotta sahaya girerken her pozisyon sonrası Obradoviç’in sert uyarılarına maruz kaldı ama kısa sürede 7 sayı atarken, kaptığı top sonrası bulduğu turnike, tribünleri de havaya soktu.

Kısa mesaj

İlk 4 yolunda zor bir engeli aştık. Obra, hem maçı hem bazı oyuncuları kazanmaya çalıştı. Örnek; Guduriç ve sakatlıktan çıkan Kaliniç.

27 Ocak 2018, Cumartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Gelenek devam etti‘’

Fenerbahçe Doğuş için ilk dört, Anadolu Efes içinse az olan umutları sürdürme açısından kritik bir maçtı. Sarı-Lacivertliler, yeni formatta çift maçlı haftalara geçildiğinden bu yana hiç iki galibiyet alamamıştı. Bu kez kolay kazandı diyebiliriz. Anadolu Efes dönem dönem zorladı Fenerbahçe’yi ama bu seviyelerde sadece atarak kazanamayacakları bir kez daha görüldü.

İlk yarıda Melih’in müthiş performansı, Ahmet’in savunmada Dunston ve Stimaç’ı durdurmasıyla Kanarya oyunu genelde çift haneli farklarla önde götürdü. Son maçlarda Wanamaker- Sloukas ikilisini kenardan getiren Obradoviç, bu kez onları ilk beşte başlattı. Sloukas için değil belki ama Wanamaker için çok şey farketti. İki maçtır ortalarda görünmeyen Amerikalı, dün takımın en skoreri oldu. * Efes vazgeçmedi, sürekli hamle yaptı ama her defasında karşılık verdi Fenerbahçe fazlasıyla. Özellikle Douglas’ın son periyotta hiç kaçırmadan 21 sayı atması, tek başına karakter koyması da kar etmedi. Çünkü Efes ne kadar zor basketler bulup havaya girmeye çalıştıysa da, Fenerbahçe dönüşte bir o kadar kolay sayıları rakibin potasına bıraktı.

Bu bölümde Guduriç ve Melli’nin yüksek yüzdeli şutları, panik havasının oluşmasına engel oldu. Euroleague’de, Efes’i 11 maçın 9’unda yenen Sarı-Lacivertliler, bu geleneğini de sürdürdü. Evindeki 7. yenilgisi alan Anadolu Efes artık prestij mücadelesi verecek. İlk sekiz şansları kalmadı ama ilk sekize kalan takımları onlar belirleyebilir.

20 Ocak 2018, Cumartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Fenerbahçe söktü aldı‘’

Fenerbahçe Doguş, son dönemde çok iyi oynamıyor. Bunda özellikle oyun kurucuların formsuz olmasının etkisi büyük. Wanamaker kaç maçtır çok etkisiz. Sloukas, geceyle gündüz gibi. Dixon, hala eski günlerinden çok uzak. Tribünler de eski coşkusunda değil. Bu şartlara rağmen sıralama açısından çok kritik bir maçı kazandı Fenerbahçe Doğuş. Panathinaikos, ligin en iyi üçlük atan takımlarından biri. 4 ve 5 numaralarından bile dış isabet bulabiliyorlar. Dün de 28 üçlük, 27 ikilik şut denediler.

Hücum ritmi bozuluyor

Sarı-Lacivertliler ise hem içeriyi, hem de dışarıyı oldukça iyi savundu. Savunmayla gelen bir galibiyet daha oldu. Fenerbahçe’de Wanamaker-Sloukas ikilisi yan yanayken, hücum ritmi bozuluyor. Dün de ikinci yarıdan itibaren bu ikili beraberdi, Panathinaikos bir anda öne fırladı. Kısalardan hiç verim alamayan Kanarya’da sakatlıktan çıkan Vesely’nin ekmeğini taştan çıkarması, girmeyen şutların ribaundunu alması, Thompson’un çember altında 7/8 isabet oranı ile oynaması galibiyetin anahtarı oldu. İlk üçlüğünü kaçıran Melli, vazgeçmeyip 4. denemede isabet bulurken, takım olarak 19 üçlükten sadece 5 basket atabilen Fenerbahçe açısından oldukça önemliydi.

Savaşan takım

4. periyotta taraftar da nihayet devreye girdi. Sonuç olarak iyi mücadele eden, savaşan bir takım vardı sahada. Kötü oynarken de, hele ki Panathinaikos gibi ligde 2. sırada bulunan bir takım karşısında kazanmak çok önemliydi. Fenerbahçe’nin önünde artık çok da zaman yok. Obradoviç, Wanamaker’ın bu takımın lideri olacağına inanıyor. Ama Obradoviç’ten daha çok Wanamaker’ın buna inanması gerekiyor.

18 Ocak 2018, Perşembe 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Son sözü Efes söyledi‘’

Türk basketbolunun en önemli coachlarından iki tanesi sezona işsiz başlamıştı. Yıllarca Efes’te beraber çalışan, ardından sırasıyla Galatasaray ve Anadolu Efes’i dönüşümlü çalıştıran Ergin Ataman ve Oktay Mahmuti, bir kez daha karşı karşıya gelmişti. Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi’ndeki derbi, Sarı-Kırmızılı ekip açısından biraz daha önem taşıyordu. Çok kötü bir yarım sezon geçiren, içi boşalmış, ruhu olmayan bir takım görüntüsündeki Galatasaray, Mahmudi yönetiminde ilk maçına çıkıyordu. Böyle bir takımı hemen ayağa kaldırmak zor, belki de imkansız ama Mahmudi, kısa zamanda birşeyler değiştirmeye çalıştı. Tahmin ettiğimiz gibi Hopson ve Renfroe gibi oyuncuların onun sisteminde yeri olmayacağı dün anlaşıldı.

Pes etmedi

Ataman, Euroleague’de geçen haftanın MVP’si Dragiç’i keserken, Douglas’a ilk beşte yer verdi. Maça enerjik başlayan Sarı-Kırmızılılar, kaptığı toplarla hızlı hücumlar buldu, geri koşamayan Efes karşısında periyodu 20-18 önde bitirdi. Efes, Motum-Brown ikilisi ile iki dört numaraya dönünce 10-0’lık seriyle devrede 40-37 öne geçti. İlk yarı 0/8 üçlük atan Efes, ikinci yarıya Birkan ve Simon’un üçlükleriyle başlayınca 15-0’lık farka ulaştı. Ama Galatasaray, geçmişin aksine pes etmeyen bir karakter ortaya koydu.

Dunston’ı tutamadılar

Taylor, Mehmet, Hardy ile oyuna tutundu, sürekli geri gelmeyi denedi. Bunu başardı da. 4. periyodun ortasında skor 61- 60 oldu Hendrix’in yokluğunda pota altı savunmasında büyük zaaf yaşayan Cim Bom, Dunston’ı durduramadı, oyunun genelinde daha iyi oynayan ve hak eden Anadolu Efes, salondan galip ayrıldı.

15 Ocak 2018, Pazartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Efes direniyor‘’

Anadolu Efes için artık her maç bir final. Perasoviç döneminde fazlasıyla cepten yiyen, iç sahada toplamda 6 yenilgi alan Lacivert- Beyazlılar’ın, yenilgiye tahammülü kalmadığı bir maçtı. Kızıl Yıldız, ligin en vasat takımı olmasına rağmen yine de 7 galibiyete ulaşmayı başarmıştı. Ataman döneminde sistemi de değiştiren Efes, son üç yıldır İstanbul’da kaybetmediği Belgrad ekibini, zaman zaman zorlansa da devirdi, ihtiyacı olan galibiyete ulaştı.

Galibiyet kadar Simon, Dragiç ve Motum’un harika oynayıp, özgüven kazanmaları da önemliydi. Ataman’lı dönemde büyük bir düşüş yaşayan Dragiç, hiç kaçırmadan 24 sayı, 3 ribaunt 4 asistle oynayıp, harika bir performans sergiledi. Tüm gözler yeni transfer Tony Douglas’taydı. NBA tecrübesi olan oyuncu, ikinci periyotta oyuna girdikten sonra fark Efes lehine açıldı. O da yüksek bir yüzdeyle oynayıp, 12 sayı ve 4 asistle katkı verirken, Euroleague sertliğinde savunma yapmasını öğrenmesi gerekecek. 22-21, 28-25, 27-25, 27- 24... Bunlar periyot skorları...

Efes, rahat kazanamadı belki ama bütün periyotlarda öndeydi. 40 dakika boyunca oyunu domine etti. Zorlandığı anlarda McCollum sahne aldı. O günündeyken, birebirde durdurulması imkansız bir oyuncu. Tam 7 faul aldı, Kızıl Yıldız potasına 20 sayı bıraktı. Efes’in şu an itibariyle Play-Off potası ile arasında 4 galibiyet fark var. Önünde de 13 maç. İşi tabii ki çok zor ama, 3 maçlık bir seri onlar için sezon sonunu çok heyecanlı bir hale getirebilir.

13 Ocak 2018, Cumartesi 06:00
YAZININ DEVAMI

‘’Fener başladı Fener bitirdi‘’

Fenerbahçe Doğuş'ta Vesely, Nunnally ve Kalinic gibi önemli isimler yoktu belki ama 10 maçlık yenilgi serisinin ardından Panathinaikos ve Malaga'yı yenip toparlanma sürecine giren Valencia'da da Sastre, Vives ve Green gibi topa yön veren skorer oyuncular sakattı.

Zorlu geçmesi tahmin edilen bu deplasmana Fenerbahçe, inanılmaz başladı. Fenerbahçe tam 7 dakika 38 saniye sayı yemedi, Melli, Guduriç ve Thompson'un sayıları ile 15-0 öne geçti. Erken oluşan farklar her zaman tehlikelidir. Rakibin arayı kapaması için önünde çok uzun süre vardır ve bu fark önde olan takımı biraz rehavete sokar. Nitekim ikinci periyot itibariyle Wanamaker-Sloukas ikilisi oyuna girince Fenerbahçe'nin pas ritmi bozuldu. Sloukas, Wanamaker'la beraber oynarken adeta dibe vuruyor. Amerikalı da dün yılın en etkisiz performansını sergileyince oyunun başında girmeyen Valencia üçlükleri sayı oldu, 3. periyodun ortalarında ev sahibi 47-39 öne geçti.

Wanamaker çıkınca

Wanamaker kenara gelip direksiyonun başına Sloukas geçince işin rengi de değişti. O akıcı hücumlar tekrar başladı. Yunan guard 1 sayı ve 12 asistle double-double yaparken Vesely'nin yokluğunda fazla süre alan Ahmet, harikalar yarattı. Hele Dubljevic'i geçip yaptığı smaç görülmeye değerdi. Malli, bütün ağır yükü çekerken Guduriç ve Datome istikrarlı olarak skora katkı yapmaya devam etti. 3. periyodu 50-51 önde bitiren Sarı-Lacivertliler, son çeyrekte 29-17, 8 sayı geriye düştüğü andan itibaren de 41-20'lik bir seri yakalayıp iyi başladığı maçı daha da iyi bitirdi: 67-80

12 Ocak 2018, Cuma 06:00
YAZININ DEVAMI